ABD'nin vekil güçleri sınırda! Mayınlar yeniden döşenmeli mi?

Türkiye, Ottawa Antlaşması kapsamında 2004 yılında, tüm anti-personel kara mayınlarını kademeli olarak temizlemeyi ve insani sınır gözetim sistemi kurmayı kabul etti. Bu kapsamda Suriye, İran ve Ermenistan sınırındaki mayınların büyük kısmı temizlenirken, mayından arındırılan sınır hattında ise güvenlik tedbirleri için teknoloji destekli sınır denetim sistemleri kuruldu. Ancak İsrail-İran çatışmasının tüm Orta Doğu'ya yayılma riski ve olası jeopolitik tehditler sonrası 'mayınlar tekrar döşenmeli mi?' sorusu bir kez daha gündeme geldi. Sınır ötesinden Türkiye'ye yönelecek olası düşman unsurlara karşı alınacak önlemler hakkında 'haberglobal.com.tr'ye konuşan uzmanlar ise önemli bilgiler verirken, yeni güvenlik konseptini anlattılar.

TEKNOLOJİK GÖZETLEME

Güvenlik ve Terör Uzmanı Coşkun Başbuğ, mayınların yıllar önce temizlendiğini artık mayınla sınır koruma döneminin bittiğini belirtirken, "Yeni güvenlik konsepti teknolojik sistemler üzerinden sağlanıyor. Türkiye, teknolojik gözetleme faaliyetleri konusunda en iyi ülkeler arasında" dedi.

25 KADEMELİ SİSTEM

Başbuğ, İran’dan olası bir göç dalgası halinde sınırdaki güvenlik tedbirlerinin 25 kademe halinde uygulanacağını ifade ederken, "İran’dan göç dalgası olmaz. Kaldı ki, sınırda güvenlik tedbirleri 25 kademe halinde uygulanıyor. Bunun içerisinde; termal kameralar, beton duvarlar, radar sistemleri, yerden titreşim alan güvenlik sistemleri var. Bir diğer tartışılan konu ordu mevcudunun artırılması. Türkiye’nin elindeki silahlı güç, ülkenin herhangi bir yerinde oluşacak tehdide karşı yeterli. Ancak tehdit büyürse dünyanın her yerinde uygulanan yedek askerlik gibi sistemler bizde de var" diye konuştu.

ESKİDE Mİ KALDI?

Güvenlik Politikaları Uzmanı Abdullah Ağar ise mayınla sınır güvenliği sağlamanın eski bir yöntem olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Mayınlar yıllarca toprağın altında kaldığından, toprak kayması, yağmur ve benzeri ekolojik sebeplerden yer değiştirebiliyor. Mayın tarlaları  güvenlikle ilgili ciddi sorunlar da doğurabiliyor. Söz gelimi sınır ötesi operasyon yapacaksınız. Bu durumda kendi mayınlarınızın üzerinden geçmek zorunda kalabiliyorsunuz."

YENİ KONSEPT NASIL?

"Türkiye son dönemde sınır güvenliği ile ilgili yeni bir konsept geliştirdi ve biz buna güvenlik duvarı diyoruz. Türkiye; Irak, Suriye, İran sınırlarının büyük kısmına duvar ördü. Aslında bunu sadece duvar olarak düşünmek yanlış olur. Yapılan bir güvenlik kuşağı. Sistem, birtakım sensörler, gözetleme kuleleri, devriyeler, erken ikaz ve ihbar sistemlerini barındırıyor."

ASKER SAYISI YETERLİ Mİ?

"Suriye sınırı boyunca bir güvenlik kuşağı ördük. Eksik kalan birtakım yerler de var. İran tarafında özellikle boşluklar olduğunu duyuyorum. Irak tarafı ise dağlık bir alan ve başka tedbirler devreye giriyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin zaten çok güçlü bir ordusu var. Şu an için hava savunma füze sistemleri ile ilgili bir takım eksikliklerimiz var ancak ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN, TUSAŞ bu açığı kapatacak hamleleri gerçekleştiriyor. Orta Doğu yangın yeri diye ordu mevcudunu halihazırda yükseltmeyi de doğru bulmam. Eğitimsiz askerleri aldınız, orduya koydunuz o zaman ne olacak? Türkiye bir tehditle karşı karşıya kalırsa buna dair tedbirler devreye girer."

YENİDEN DÖŞENEBİLİR

Prof. Dr. Kamer Kasım (Uluslararası İlişkiler Uzmanı)

"Türkiye hem terörle mücadele hem de düzensiz göçün engellenmesi için gerekli tüm tedbirleri alıyor. Eğer iş çok riskli bir boyuta gelirse elbette mayınlar yeniden döşer. Bu tamamen devletin güvenlik zirvesinde alacağı bir karar. Nitekim Suriye'nin kuzeyinden gelebilecek riskler var. Devletin, güvenlik zirvesinde bunları değerlendireceğini düşünüyorum. Özellikle Suriye sınırının 900 km olduğu dikkate alındığında 'mayınlar kaldırılmasa daha iyi olurdu' diyebiliyoruz. Türkiye'nin sınır hattı için mayın artı, ilave tedbirleri yeniden değerlendireceğini düşünüyorum."

Kaynak: Web Özel