Kızamık artışı Türk coğrafyasında

Geçtiğimiz Ocak ayından bu yana sağlık otoritelerinin "dikkatle izlenmeli" uyarısını yaptığı kızamık tablosundaki olumsuz artış devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) yayınladığ son tablo yaşanan durumun vehametini ortaya koyuyor. 4 Ağustıs itibarıyla elde edilen verilerin yayımlandığı belirtilen DSÖ kızamık tablosunda Türkiye halihazırda Avrupa genelindeki en çok vakanın görüldüğü ülke özelliğini koruyor. Temmuz 2022'den Haziran 2023'e kadar olan bir yıllık süreci kapsayan son raporda, vaka sayısının 2 bin 986 olarak bildirildiğine dikkat çekildi. Son bir yıllık süreçte. Rusya Federasyonu'nda 2 bin 179, Kazakistan'da 1.920, Kırgızistan'da 1.013, Tacikistan'da ise 665 vakanın kaydedildiği belirtilirken, Türkiye'deki artış eğrisi dikkatlerden kaçmadı.

Bir önceki DSÖ raporunda Mayıs 2022'den Nisan 2023'e kadar olan dönemde Türkiye'deki vaka sayısı 1.543 olarak saptanırken, Rusya ise 1.129 vaka ile ikinci sırada bulunuyordu. Raporda dikkat çeken ayrıntılardan biri de kızamık vakalarının Rusya ve Türkiye'nin yanı sıra Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Özbekistan'ın olduğu Türk Cumhuriyetleri'nde yaygın olması.

AŞI KARŞITLIĞI VE MÜLTECİ SORUNU 

Uzmanlara göre son haftalar da ailelerin korkulu rüyası haline gelen kızamık vakalarındaki artışın en büyük nedeni aşı karşıtlığı ile kaçak yollarla Türkiye'ye giren mültecilerden kaynaklanıyor. Türkiye'de, uluslararası kararlar doğrultusunda 2002 yılında “Kızamık Eliminasyon Programı” yürütülmeye başlanırken, bu program ile kızamık olgularının sayısı 2010 yılına kadar ülke genelinde 10’u bile geçmemişti. Çocukluk dönemi aşılanmasında örnek ülkeler arasında gösterilen Türkiye'de 2011 yılından itibaren vaka sayılarında ciddi artışlar görülmeye başlandı. Bu tarihten itibaren aşı karşıtlarının sosyal medya üzerinden ortaya attıkları birtakım yanlış bilgiler, ailelerde kafa karışıklığına yol açmaya başladı.

AŞILANMA YÜZDE 96 OLMALI

2022 yılında hazırlanan Sağlık Bakanlığı'nın faaliyet raporunda ise 2021 yılında yüzde 96.1 olan kızamık aşılanma oranı, 2022'de yüzde 95.21 seviyesine gerilediğine yer veriliyor. Oysa, uzmanlara göre kızamık virüsünün dolaşımının durdurulması için toplumun yüzde 96'sının aşılanmış olması büyük önem taşıyor.

GÜNEYDOĞU RİSKLİ 

Son yıllarda yapılan araştırmalara bakıldığında aşı kararsızlığı ve karşıtlığının en yüksek görüldüğü bölge ise Güneydoğu Anadolu. Bölgede Suriyeli çocuklarda kızamık, kızamıkçık, kabakulak aşılama oranı ise araştırmalarda yüzde 74.5 olarak yer alıyor.

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan da aşı reddi nedeniyle kızamık vaka sayısında artış gözlemlendiğine dikkat çekerken, özellikle sosyal medya üzerinden aşı karşıtlığı yapanlara karşı yaptırımların gündeme gelmesi gerektiğini söylüyor.

 "Kızamık, çok hızlı bulaşan bir hastalık. Bir vaka 18 kişiye hastalığı bulaştırabiliyor" diyen Prof. Dr. Ceyhan, "Toplumun yüzde 95'i kızamık aşılıysa salgın riski ortadan kalkıyor. Türkiye'de bu oran 2020'de yüzde 98 seviyesindeydi. 2023'deki oran ise yüzde 96 olarak duyuruldu. Maalesef şu an vaka artışı kızamık salgın riskine işaret ediyor. Mülteci aşısız çocuklar da ciddi risk oluşturuyor. Aşılanma takvimi konusunda en doğru kaynak Sağlık Bakanlığı'dır" diye konuştu.

Kaynak: Web Özel