'En yakın zamanda görüşelim' | Orta yaşta arkadaşlık kurmak neden zor?

İlişki öncelikleri düşünüldüğünde arkadaşlar genelde çocuklardan, eşlerden ve ebeveynlerden sonra geliyor. Buna rağmen arkadaşlık, yetişkinlikte farklı bir yere sahip. Fakat yaş aldıkça arkadaşlığa dair beklentiler değiştiğinden arkadaşlık kurmak giderek zorlaşıyor.

Arkadaşlık ilişkileri, içine doğduğumuz ya da kendi kurduğumuz aileden farklı bağlara sahip ve nasıl ki insanlar yaş aldıkça değişiyorsa arkadaşlık algıları da ona paralel ilerliyor. Araştırmalar, arkadaşlık kurmanın orta yaşlarda giderek zorlaştığını gösteriyor.

Sosyal paylaşım ağı Snapchat'in 2019'da 10 bin kişiyle yürüttüğü bir araştırma, arkadaşlık kurmanın bütün yaşlarda genelde mutluluk, değer görme ve desteklenme gibi pozitif duygular uyandırdığını ortaya koyuyor.

Avustralya, Fransa, Almanya, Hindistan, Malezya, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde yaşayan ve yaşları 13 ila 75 arasında değişen kişilerle yapılan çalışmada, katılımcıların yaklaşık yarısı arkadaşlığı zor günlerde sunulan destek olarak tanımlıyor. Araştırma ayrıca, insanların genelde yakın arkadaşlarıyla 21 yaşında tanıştığı gibi çarpıcı bir bilgi de sunuyor. 

BÜYÜDÜKÇE NE OLUYOR?

Ohio Üniversitesi'nden kişilerarası iletişim profesörü William Rawlins, “14 yaşındakilerle de 100 yaşındakilerle de dostları hakkında konuştum ve insanların arkadaşlığa aynı değerleri atfettiğini gördüm. Hepsi konuşacak, güvenecek ve eğlenecek birini arıyor” diyor. Rawlings ancak, arkadaşlıktan beklentiler benzer olsa da yaşla birlikte koşulların değiştiğini vurguluyor.

Araştırmalar ayrıca, gençlikte okul, iş ve aile gibi nedenlerle insanların çok sık taşınmak zorunda kaldığını gösteriyor. Texas Christian Üniversitesi'nde 19 yıl boyunca yapılan bir çalışma, insanların genç yetişkinlik ve orta yaş dönemleri arasında ortalama 5.8 kere taşındığını ortaya koydu. Araştırmayı yürüten ekibin başındaki isim Andrew Ledbetter, bu durumun sosyal yaşantımıza verdiği zararın pek farkında olmadığımıza vurgu yapıyor.

Rawlins ise, insanların orta yaşlarda zamanlarına daha fazla kıymet vermeye başladığını belirterek, bu nedenle zamanımızı kimlerle geçirdiğimizin daha da önem kazandığına işaret ediyor. 

Ayrıca, insanlar yaş aldıkça sorumlulukları ve öncelikleri değişiyor. Rawlings, “Neticede, bir buluşmayı iptal etmek, çocuğunuzla oyun oynamayı ya da bir iş seyahatini iptal etmekten daha kolay” demekte.

Genç yetişkinlik yıllarında insanların kim oldukları ve bir sonraki adımlarının ne olacağı gibi konularda arkadaşlarından yardım aldığının altını çizen Rawlings, bu nedenle arkadaşlıkların o yıllarda çok derin olduğunu söylüyor. Rawlings, “Genç yetişkinlik döneminin sonlarına geldiğinde de zamanında sana böylesi önemli kararlar almak için yardım eden arkadaşlarına artık vakit ayırmadığını fark ediyorsun” değerlendirmesini yapıyor. 

ARKADAŞ SAYISI AZALIYOR AMA YAKINLIK ARTIYOR

Stanford Uzun Hayat Merkezi'nden psikoloji profesörü Laura Carstensen, insanların orta yaşlara ilerledikçe daha az insanla arkadaşlık kurduğunu fakat halihazırda mevcut arkadaşlarıyla daha da yakınlaştığını dile getiriyor.

Carstensen'e göre, özellikle 30'lu yaşlarda zamanın önemini anladıkça arayışları sonlandırıp, içinde bulunduğumuz ana odaklanıyoruz. Carstensen, bu konudaki değerlendirmesine şöyle devam ediyor:

“Yaşımız ilerledikçe bizim için neyin duygusal önem taşıdığına odaklanıyoruz. O nedenle arkadaş buluşmalarına gitmeyi değil de mesela çocuklarımızla vakit geçirmeyi tercih edebiliyoruz.”

North Carolina Üniversitesi'nden sosyoloji profesörü Rebecca Adams da bireylerin zamanla insanlara mesafe koyduğuna ve zor güvendiğine işaret ediyor. Adams, “İşte bu yüzden birçok kişi en iyi dostuyla üniversite yıllarında tanışıyor” demekte. 

NESİLLERİN ARKADAŞLIK ALGISI

Snapchat'in araştırmasında, arkadaşlarla temastan en çok keyif alan neslin baby boomer'lar olduğu kaydediliyor. Ancak araştırmada dikkat çekici bir nokta var; baby boomer'lar aşk hayatı, maddi durum, ilişki sorunları ve ruh sağlığı gibi kişisel meseleleri yakın arkadaşlarıyla diğer jenerasyonlara göre daha az paylaşıyor.

Araştırmaya göre, baby boomer'ların yüzde 45'i, X jenerasyonunun yüzde 22'si, Y jenerasyonunun yüzde 12'si ve Z jenerasyonunun yüzde 16'sı aşk hayatını yakın arkadaşlarına anlatmıyor.

 Bu durumun nedeni olarak ise, baby boomer'ların hane içini bütün topluluklardan bağımsız bir sosyal yapı olarak görmesi ifade ediliyor. Yani, baby boomer'lar bu tarz konuların eşlerle paylaşılması gerektiğine inanıyor.

Kaynak: The Atlantic, The New York Times, Protein Agency, Snapchat

Kaynak: Web Özel