Ayrı eve çıkamayan gençler... 'Özel bir alanım yok!'
Türkiye'de gençlerin çoğu ekonomik bağımsızlıklarını kazandıktan sonra ayrı eve taşınmak istiyor. Ancak son dönemde artan emlak fiyatları önlerindeki en büyük engel. Peki yıllarca ailesiyle yaşayan ve kiralık ev arayan gençler ne diyor? Neden ayrı eve çıkmak istiyorlar?
Türkiye'de bazı gençler, belirli bir yaşa geldikten sonra, ailesinin yanından ayrılarak kendine ait bir eve taşınmak istiyor. Biraz daha kafalarına göre yaşama isteği, uyku ve uyanma saatlerine kendilerinin karar vermesi ayrı eve çıkmak için motivasyonlar arasında gösteriliyor.
Ancak son dönemde Türkiye'de artan kiralık daire fiyatları nedeniyle, bir kişinin ailesinin yanından ayrılıp, özellikle İstanbul, İzmir ve Ankara gibi metropollerde ayrı eve çıkması şu an ekonomik olarak çok zor. Salgın öncesi kiraya verilmesi için aylarca beklenen daireler, şu an gün geçmeden kiracı buluyor.
İstanbul gibi bir metropolde kiralık daire fiyatları pek çok yerde asgari ücreti (5 bin 500) geçmiş durumda.
Peki yıllarca ailesiyle aynı evde yaşayan ve kiralık daire arayan gençler ne diyor? Neden ayrı eve çıkmak istiyorlar? Ayrı eve çıkamamak psikolojilerini nasıl etkiliyor? Aile evinde nasıl sorunlar yaşıyorlar?
"ODAYI KARDEŞİMLE PAYLAŞMAK ZORUNDAYIM"
İstanbul'da özel bir şirkette çalışan Aydın Şavur (31), bütün hayatını ailesinin yanında geçirmiş. Şavur, "Üniversiteyi de aynı şehirde okuduğum için ayrı evde kalma deneyimini hiç yaşamadım. Bir yıldır ayrı eve çıkarak kendi düzenimi kurmak istiyorum. Ancak kazancım iyi olmasına rağmen ülkedeki ekonomik durum ve ev fiyatlarının fahiş şekilde yükselmesi beni sürekli durduruyor" diyor.
Ev ortamı nedeniyle istediği motivasyonu yakalayamadığını belirten Şavur, "Aile evinde kendi özel alanım kısıtlı. Odayı kardeşimle paylaştığım için şahsıma ait bir alanım yok. Kafa dinleme ve işe odaklanabilme ile ilgili sorun yaşıyorum" dedi.
Öğretmen Merve Öztürk (25), Çengelköy'de oturuyor, görevli olduğu okul ise Gaziosmanpaşa'da. Ekonomik özgürlüğünü eline aldığından beri ayrı eve çıkmayı istediğini belirten Öztürk, "İşim ve evim arası 2 saat. İş hayatında iki saatlik yoldan sonra verim beklenebilir mi? Memur maaşıyla 5-6 bin kira verip tek başıma sadece hayatımı sürdürecek şekilde yaşamak istemiyorum" diye konuştu.
"Sadece eve giriş-çıkış saatlerinde değil, kaçta yattığımın, kaçta kalktığımın hesabını da bu yaşta vermek zorunda oluşumun sebebi bu yüksek kiralar" diyen Öztürk, şöyle devam ediyor:
"Aile, elbette korumacı bir role sahip. Bu korumacılığı da baskılayarak göstermeye çalışıyorlar. Bu baskıya maruz kalmamın sebebi yine ayrı olarak yaşamıyor olmak."
Şişli'de çalışan organizasyonel gelişim uzmanı Tolga Şimşek (26), Tuzla'da yaşıyor. Şimşek, ayrı eve çıkmayı istemesinin temel nedenini, kariyer fırsatlarının ikamet ettiği yere uzak mesafede olmasına bağlıyor. Şimşek, "Arkadaş çevrem ile iş yerim yakın lokasyonlarda, o yüzden o bölgede ayrı eve çıkmak istiyorum. Mesafe uzak olunca haliyle sosyal hayatım da olumsuz etkileniyor. Yolda geçirdiğim vakit zaman kaybı olmasının yanı sıra ruhsal ve fiziksel sağlığımı da olumsuz yönde etkiliyor" diyor.
Sosyal medya uzmanı Pelin Ü. (33), belli bir yaştan sonra her bireyin kendi evine çıkması gerektiğini düşünüyor. Pelin Ü., "Ayrı eve çıkma nedenlerimden biri de istediğim saatte eve girmek. Karar verirken ya da hareket ederken birilerini haberdar etme/izin alma durumuyla karşılaşmak sorun teşkil ediyor. Aile evi ne kadar büyük ve konforlu olsa da genelde ebeveyn baskısı oluyor" şeklinde konuştu.
"25-40 YAŞ ARASI İNSANLAR..."
İstanbul'da yaşayan E.S., 38 yaşında ve 9 yıl ailesinden ayrı yaşamış. 2017'den beri yurt dışında yaşayan ve geçtiğimiz yıl Aralık ayında Türkiye'ye gelen E.S., "Döner dönmez ayrı eve çıkmak istiyordum ama kiraların yüksek olması nedeniyle çıkamadım. Ailemin kendi kuralları var. Benim çok sosyal bir hayatım var, gelenim gidenim çok olur. Ailem karışmıyor ama onları da rahatsız etmek istemiyorum" dedi.
Büyük kentlerde, aile ve bireylerin konut bulma sorununda zorlandığını dile getiren sosyolog Prof. Dr. Nilüfer Narlı, bunun sosyal bir soruna dönüştüğünü söylüyor. Prof. Narlı'nın tespiti şöyle:
"Reel ücretlerdeki düşüş 25-40 yaş grubundaki birçok insanın İstanbul gibi büyük kentlerde konut kiralaması önünde engel oldu. Anne-babasının evine geri dönen kişiler aile içinde sorunlar yaşıyor. Bu yaş grubundaki kişilerin anne ve babaları ile birlikte yaşaması onların sosyal ve özel yaşamlarını olumsuz etkiliyor."
Kaynak: Web Özel