Helenistik, Arkaik, Roma, Bizans, Ceneviz, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çok sayıda eserin bulunduğu ve 2015'te UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne dahil edilen Amasra'da, 1 Haziran'da başlayan normalleşme sürecinin ardından ziyaretçi yoğunluğu yaşanıyor.İlçe bakir koyları, temiz kumsalları, az dalgalı denizi ve doğayla bütünleşen güzelliklerinin yanı sıra balık ağırlıklı mutfak kültürüyle yerli ve yabancı turistlerin gözde mekanları arasında yer alıyor. Salgın tedbirleri kapsamında İl Hıfzıssıhha Kurulunun aldığı karar doğrultusunda il dışından girişlere yaklaşık 3 ay izin verilmeyen tarihi ve turistik ilçe, normalleşme süreciyle yaz sezonu boyunca yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oldu.Hafta sonu ve Kurban Bayramı tatillerinde konaklama talebinin karşılanmasında güçlük çekilen ilçe, yılın 8 ayında yaklaşık 700 bin ziyaretçiyi ağırladı.KORONAVİRÜSE RAĞMEN YOĞUN SEZONAmasra Belediye Başkanı Recai Çakır, yaptığı açıklamada, ilçenin gerek tarihi gerekse doğal güzellikleriyle bölgenin en önemli turizm merkezlerinden biri olduğunu söyledi. Ziyaretçiler için cazibe merkezi olan ilçeyi, yılda 1 milyonun üzerinde kişinin ziyaret ettiğini ancak sayının bu yıl yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle azaldığına işaret eden Çakır, şöyle devam etti:"Amasra, turizm potansiyeli yüksek ve yoğun turist ağırlayan bir ilçemiz. Hafta sonları ve bayram günlerinde günübirlik ziyaretçi sayısı 50-60 bini buluyordu ancak mart ayından hazirana kadar Kovid-19 salgını nedeniyle sokaklarımız boş kalmıştı. 1 Haziran'da başlayan normalleşme süreciyle ilçemiz yoğun şekilde ziyaretçi ağırlamaya başladı. Tabii bunda Amasra'da normalleşme sürecine kadar sıfır vakayla gelmemizin de etkisi oldu. İlçemizde vaka olmadığını duyan, bilen tatilciler buraya akın etti diyebiliriz, sezona hızlı bir giriş oldu. Yine çok şükür kayda değer bir olumsuzluk yaşamadan yoğunluğu atlattık."Çakır, ilçeyi yılın 8 ayında 700 binin üzerinde kişinin ziyaret ettiğini aktararak salgına rağmen yoğun bir sezon geçirdiklerini kaydetti. İlçenin sadece yaz sezonunda değil, sonbahar ve kış aylarında da özellikle balık avı sezonunun başlamasıyla da ziyaretçilerine alternatif güzellikler sunduğunu dile getiren Çakır, "Amasra, özellikle bahar mevsimlerinde daha sakin ve dingin bir görsellik sunuyor. Amasra'yı özellikle bahar ve kış aylarında görmek, balıkçı lokantalarında taze balık çeşitlerini yemek, sahilde ve kale içindeki tarihi sokaklarda gezmek, bahar ve kış mevsiminde de farklı bir tat verecektir." ifadelerini kullandı.Çakır, Amasra'yı sadece yaz döneminde değil, diğer mevsimlerde de ziyaret etmeyi tavsiye ederek "Özellikle içinde bulunduğumuz salgın sürecinde tatil için bahar aylarının tercih edilmesi, risk açısından daha uygun olabilir. Amasra, bu yönüyle de güçlü alternatifler sunabiliyor." değerlendirmesinde bulundu.