Bu 1 puan günü kurtarmaz

Trabzonspor, Beşiktaş deplasmanında kazanmış, liderliği perçinlemiş. Bir diğer rakibiniz Galatasaray maçın başlamasından bir saat önce iki puan bırakmış. Üç haftadır kaybeden Fenerbahçe için yeniden ayağa kalkma fırsatı gelmiş. Antwerp maçındaki güzel oyun ve 3-0’lık galibiyetin morali ve Kadıköy’deki taraftarların müthiş desteği de cabası. Bir galibiyet üç puandan fazlası demek.

Ama Fenerbahçe yıllardır bizleri alıştırdığı gibi yine itinayla fırsatı tepiyor ve çok daha derin bir krizin içine sürükleniyor. 90+9. dakikada penaltı ile sadece tarihinde olmayan üst üste 4. mağlubiyet fiyaskosu kurtarılıyor. Bu 1 puan günü bile kurtarmaz çünkü.

Antwerp maçında Fenerbahçe’yi överken bir uyarıda bulunmuştum, abartmadan yola devam etmek lazım diye. Zira rakip, savunma direnci çok düşük, futbol oynamaya çalışan klasik bir Avrupa takımı. Ama Süper Lig çok başka. Burada fizik güç, tekme, çekme, rakibi bozma ne ararsan var. Koşmadan, savaşmadan maç kazanılmıyor. Sert bir lig burası, ona karşılık vermek şart.

Kayserispor Fenerbahçe’yi çok iyi analiz etmiş. Hikmet Karaman maç öncesinde “Farklı bir skor ortaya çıkabilir” demişti ve dediği oldu. Çünkü rakipler artık Fenerbahçe’yi çözmüş. Asıl sorun da biraz da bu. Fenerbahçe rakibi çözmeli, rakipleri Fenerbahçe’yi değil. Kayserispor bugün biraz dikkatli olsaydı 2-0’dan sonra farkı daha da açabilirdi.

Maça istekli başlayan bir Fenerbahçe ama rakip sert ve tam konsantre. Ayağa gelen bir penaltı fırsatı. Bu kez İrfan Can kaçırıyor. Sen penaltıyı kaçırırsan maçı da ateşe atarsın. İrfan Can 10-15 dakika kıpırdıyor tempolu oyunda yok ayağa oyunda var. O da penaltıdan sonra çok büyük bir düşüş yaşadı. Pereira’nın Sosa ile başlamamasına şaşırdım. Bir sakatlığı yoksa mutlaka 11’de olmalıydı.

Berke’nin hatalı çıkışları çok can sıktı. Çok genç bir kaleci, böyle böyle gelişecek ancak Fenerbahçe’de hata kaldırmaya hiç müsait bir zamanda değil onun şansına. Pelkas kafa olarak bitmiş. Kim yine her zamanki gibi savaşıyor.

Pereira üç değişiklikle ikinci yarıya başladı yani ben ilk yarıda yanlış yaptım dedi. Ama Mesut Özil hamlesi için ikinci golün yenmesini bekledi. Hocanın bu takıntıları can sıkmaya başladı. Trabzonspor maçında hakem hatası var demiştik ama ondan sonraki üç maçta kimse hakemden bahsetmiyor ve ona rağmen 8 puan uçup gidiyorsa herkes şapkasını öne koymalı. Bunu da görmezden gelirsek yanlış yapmış oluruz.

Fenerbahçe tribünleri 2-0’dan sonra yönetimi istifaya davet etti. Ali Koç yönetimi 4. sezonunda yine bu kadar erken ümitleri boşa çıkarırsa bu tür tepkiler her kötü sonuçta artarak devam eder. Galatasaray derbisi Fenerbahçe’de taşları daha çok yerinden oynatabilir. Orada alınacak bir mağlubiyet artık sabır bırakmaz.

Kaynak: Web Özel