Ali Koç, Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu'nda alınan kararı açıkladı: 11'e 3 'devam' kararı çıktı

Adana Demirspor - Fenerbahçe maçındaki tartışmalı hakem kararlarının gündemde ilk sırada olduğu toplantıda Ali Koç, "Maça çıkmama işini biz oyladık dün. 11'e 3 devam kararı çıktı. 3 oydan biri bendim, yeter artık" dedi.

Son Güncelleme:

Faruk Ilgaz Tesisleri'nde gerçekleştirilen toplantıya; Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, yönetim kurulu üyeleri, Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar, YDK üyeleri ve Sarı-lacivertli kulüp üyeleri katıldı. Divan kurulu toplantısına yoğun bir katılım olurken, bir çok üye konuşmaları ayakta dinledi.

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, yönetim kuruluyla yaptıkları toplantıda, Futbol Disiplin Talimatı'nın 24. maddesine baktıklarını, bir maça çıkmamayı oyladıklarını, 11'e 3'le maça çıkma kararı alındığını, 3 oydan birinin de kendi oyu olduğunu söyledi.

Kalamış'taki Faruk Ilgaz Tesisleri'ndeki Fenerbahçe Kulübü Yüksek Divan Kurulu toplantısında konuşan Ali Koç, TFF tarafından 3 Ocak'ta yapılan açıklamaya dikkati çekerek, şunları söyledi:

"8 hafta ceza veriliyor, sonra 6'ya indiriliyor. Neden, onu da bilmiyorum. 3 Ocak'taki açıklamada diyor ki 'bu hakemlerle ilgili gerekli inceleme yapılmıştır'. Sivas-Galatasaray maçı var, hakemine görev verilmeyeceği ifade ediliyor, Özdamar ve Karaoğlan'a da uzun süre görev verilmeyeceği söyleniyor. 6 hafta mı uzun süre? Sivas'taki hakem hele. Laubalilik, gevşeklik, direkt maçı katleden kararlar, adam 6 hafta alıyor. Atilla Karaoğlan yanlış karar veriyor ama doğruları yapıyor. Buna TFF, MHK aynı süre ceza veriyor. Atilla Karaoğlan uzun süre maç almadı. İnsansa ki insan, 'hata yaptım, kararımın arkasında durdum, ben nasıl bu adamla aynı cezayı aldım' diyecek. O işin travmasında zaten. Bir bakıyorsunuz ilk maçı, haftanın en kritik ikinci maçı. Şaka gibi. 'Yapay zeka böyle istedi' diyorlar. Sonra FIFA kokartlı hakemler, ki bulmakta zorlanıyoruz. 10 puan alarak maça 3-0 galip başlıyorlar. Erkan Özdamar'ı söylüyorum. Bir adam tartışmasız en tartışmalı pozisyona imza atıyor, 6 haftada maç alıyor. Karaoğlan'ın hatası bu kadar yüksek değil, uzun süre maç almıyor. Yapay zeka bizim maça veriyor. FIFA kokart diyor.

Soruyoruz, 'yapay zeka' diyor, değiştirin kardeşim. Ceza bitince 10 puanla başlamasın. Bu sistemde en ağır cezayı verdiğiniz hakemi dönüşünde en kritik maça veriyorsunuz. Adam zaten duygusal travmada, çöküşte. Öbür maçların da kıymeti var ama zor maç var, nispeten daha kolay maç var. Bu öneriyi de yaptık; şurada bir şey çıkıyor, bu sezon özelinde ama genelde fahiş hatalar hep bizim aleyhimize oluyor. Yıllarca unutulmayacak fahiş hatalarda hep bir takımın lehine oluyor, bu tesadüf mü?"

"NE HALE GELDİK, DERBİYE ATAYACAK HAKEMİMİZ YOK"

Derbiye atılacak hakem bulamayacak hale gelindiğini, artık her derbiye Halil Umut Meler'in atandığını aktaran Koç, "Ne hale geldik derbiye atayacak hakemimiz yok. 85 milyon ülke, futbolla yatıp kalkan ülke, derbiye atanacak hakem yok. Halil Umut Meler'e bir şey olmasın diye dua ediliyor. Geldiğimiz noktaya bakın. Yarınkiyle 7 derbi maçı oynanmış olacak. Zorbay Küçük, Ali Palabıyık, Volkan Bayaraslan, Ali Şansalan hepsi çuvallıyor, son 4 derbi hakemi Halil Umut Meler." dedi.

Süper Lig'de tam 6 kez ceza çekmiş hakemlerin geri dönüş maçlarında hep Fenerbahçe maçlarını yönettiklerine de işaret eden Koç, şöyle devam etti:

"Dünyada 6 sezon içinde, son haftada 3 şampiyonluk kaçıran kaç kulüp vardır? Bence hiç yoktur. Dünyada kaç takım ülkesini, devletini hedef almış bir terör örgütü tarafından saldırıya uğramış, kumpas yaşamıştır, hem de sportif ve finansal açıdan en parlak döneminde?

Dünyada kaç takımın otobüsüne silahlı saldırı yapılmıştır? Hala faili meçhuldür. Bu Türkiye Devleti'nin ayıbıdır. TFF'ye korkunç saldırı oluyor, ertesi gün yakalanıyor, bir daha olmasın Allah korusun. Doğrusu budur. Türkiye Cumhuriyeti kudretli bir devlettir. Maç uğruna, futbol uğruna devleti bile zaafa uğratmayı göze alabiliyoruz. O olayı takip eden hafta, bize zorla maç oynatıldı. Yabancı oyuncuların travma yaşadığı, Türkiye'den ayrılmak istediği, belki 40 kişinin hayatına mal olacak bir olaydan sonra hafta sonu bizim maç oynamamız istendi. Bir de vicdani hassasiyet nasıl olmaz? Bir takım yöneticisi otobüs direksiyonundan foto verdi. Bunlar hep bize oluyor. 12 Mayıs'ta stat ve taraftar gaz saldırısına uğradı. En darbe yediğimiz dönemde bunları da yaşadık. Türkiye Kupası kazanmış, dönüyorduk Ankara'dan. 'Ne oldu' dedim, 'gaz sıkmadınız', bana pişkin pişkin, 'organik gaz sıkıyoruz' dediler.

"2011'DEN BERİ YEMEYE DOYAMADILAR"

Kulüplerine yönelik saldırıların devam ettiğini de belirten Koç, "2011'den beri yemeye doyamadılar. Demek ki biz sistemin parçası değiliz. Faili meçhul bulunmuyorsa, ülkemize saldıran terör örgütüne karşı tek savaşan Fenerbahçe ise, Fenerbahçe mağdur edildiği, haksızlığa uğradığı, maddi manevi çektiklerine hiçbir devlet, hükümet, siyaset, 'biz bunu nasıl gidereceğiz' demiyorsa, bunlar da işin içindedir. Bunu niye diyorum? 3 Temmuz'dan 1-2 hafta sonra, Deniz Feneri Davası vardı, gizlilik geldi, bir tane haber sızdı mı? Gizlilik olmasına rağmen 3 Temmuz Davası sayfa sayfa verilmedi mi? Utanmadılar, başkanımızın fotosunu bastılar. Ben başkanınız olarak bunun büyük resmine bakmak zorundayım." ifadesini kullandı.

Karar vermeleri gerektiğini de kaydeden Ali Koç, ligden çekilme tartışmalarıyla ilgili de şu açıklamalarda bulundu:

"Figüran mı olacağız, yoksa uzun vadeli çıkarları müdafaa etmek adına, ülke futbolunu temizlemek adına bugünlerden feragat mı edeceğiz? Buna karar vermemiz lazım. Sizlerin huzurunda bunu masaya koymak istiyorum. Ben her şeyi kendi başkanlığımı feda etmeye hazırım. Niye çünkü önümüzde 2 yol var. Ligden çekilme felan saçma sapan şeyler, öyle bir şey yok. Aklınızın ucuna getirmeyin, bunlar duygusal olarak söylenen şeyler. 15 hafta var, Selahattin Baki'nin dediği gibi, 'biz bu ligi bitireceğiz ve şampiyon bitireceğiz' mi, yoksa, 'yeter arkadaş, bardağı taşırdınız, sınırı aştınız, biz maça çıkmıyoruz' mu diyeceğiz?"

"2 YOL VAR, BİRİ RADİKAL YOL, BİRİ DE SONUNA KADAR SAVAŞIP MÜCADELEYİ VERMEK"

Futbol Disiplin Talimatı'nın 24. maddesine baktıklarını ve önlerindeki iki yolu değerlendirdiğini vurgulayan Koç, "Bir yol bu, yani maça çıkmamak, maça çıkıp 1 dakika kalıp sahadan ayrılmak ama bu sezonu feda etmek. İnanın geleceğimiz için çok çok önemli bir adımdır. Biz dün bunu oyladık. Bunu Konya maçında da yapmak zorunda değiliz. Böyle devam edip başka maçta da yapabiliriz. Ben bir kere ölmek kısmındayım. 11'e 3 devam kararı çıktı. Ben 3 kişiden biriydim çünkü yeter artık." görüşünü paylaştı.

Fenerbahçe önünde 2 yol bulunduğunu anlatan Ali Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu camiayı siz ciddiye almıyorsunuz. Bu camiayı yeri geliyor katlediyorsunuz, yeri geliyor ufak ufak, ısıra ısıra yiyorsunuz. 2 yol var, biri radikal yol, biri de sonuna kadar savaşıp mücadeleyi vermek. Nereye kadar bu şekilde devam edebiliriz sorgulanmalı. Fenerbahçe'nin olmadığı bir Türkiye Futbol Ligi, futbol ligi değildir. Rakip takım ne diyor, 'her yerdeyiz' diyor. Biz adaletin, doğrunun yerindeyiz. TFF içine yuvalanmadık 20 senedir. 20 senedir kendimize çalışan medya ordusu yaratmadık, yapmayız da. Tüm gazetecilerden özür diliyoruz. Son maçımız son derece düzgün ele alındı ama bir grup var ki dertleri hem Fenerbahçe hem Ali Koç. Küçük bir grup var, sadece Ali Koç. Durum bundan ibaret. O kadar pişkinler ki başkan vekiline saldırıyorlar Fenerbahçeli diye, PFDK'ye saldırıyorlar. Federasyon Başkanı Galatasaraylı. Bir önceki hasta Galatasaraylı. Başka takımlar gündeme getirmiyor, sonrada dostluk diye adım atıyorlar. Biz pislik yapmayı bilmiyoruz, öğrenmek de istemiyoruz."

"ARZU EDERSENİZ DİĞER KARDEŞİNİZİ DE GETİRİN"

Ali Koç, son dönemlerde kulübün birçok haksızlığa uğradığını vurgulayarak, "Ama ondan sonraki dönemlerde geldik, bir şekilde futbolun içindeydik. Ta ki devre dışı bırakılana kadar. O yüzden tüm Fenerbahçeliler gibi görüyoruz biz bunu, her gün yaşıyoruz. Galatasaray'a yaptığım çağrıyı yine yapıyorum. İstediğiniz zaman, istediğiniz kanalda, istediğiniz kişilerle, arzu ederseniz diğer kardeşinizi de getirin, biz hazırız." dedi.

Hakem atamalarındaki yapay zeka kriterine değinen Koç, "Yapay zeka gelirse işlerin veriye bağlı yapılacağı için bu sistemi destekliyoruz. Bize söylenen hakem ve yardımcı hakemleri, yapay zekanın atadığı konusundan bizim şüphemiz var. Bize göre yardımcı hakemler yapay zekayla atanmıyor, yanılıyor olabilirim. Bütün VAR atamaları manuel yapılıyor hala. Kötülemek için söylemiyorum ama bu başlangıç. Gider ayak son hediyelerini verdiler. Kime verdiklerine siz karar verin." şeklinde konuştu.

Son maçta yaşananlardan Ali Palabıyık'ın yanında VAR hakeminin de suçlu olduğunu aktaran Koç, "Kim Koray Gençerler? Bu adam 2 sene evvel iyi gidiyorduk, liderdik, Fenerbaçe-Konyaspor maçı oynandı, Pelkas harika gol attı, gole sevinirken burada eli icat eden, pozisyonu iptal eden VAR'daki hakem. Bu sene Konyaspor-Fenerbahçe maçında Valencia aptalca bir hareket yapıyor, hakem görmüyor. Onu uyarıp Valencia'yı attıran yine bu arkadaş. Son olarak perşembe yine VAR hakemi bu arkadaş." ifadesini kullandı.

Ali Koç son olarak, Atilla Karaoğlan ve Serkan Çimen'in bu hafta kendi maçlarına atandığını tekrarlayarak, "Serkan Çimen bizim 2 kere rahatsızlık duyup açıklama yaptığımız hakem. Karaoğlan'ı açmak istiyorum. VAR konuşmalarını dinlediğimiz hakem. Tartışmasız en tartışmalı pozisyon dedim Sivasspor maçına. Pozisyon aslında VAR protokolü nasıl olur, eğitim için kullanılacak pozisyon. 'Ben kararımda duracağım' diyor. Katılır veya katılmazsınız ama derslik pozisyon. Ona Sivasspor maçıyla aynı süre ceza vermek olacak iş değil. O Özdamar'ı kurtarmak için yapılmıştır." sözlerini kullandı.

UĞUR DÜNDAR: FENERBAHÇE HEDEF TAHTASINA OTURTULDU

Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar ise açılış konuşmasında, Fenerbahçe'nin bir operasyona tabi tutulduğunu ifade ederek, "3 puanımızın katledilmesi ve peş peşe haksızlıklara uğraması benim yüreğimde de sizler gibi isyan duyguları oluşturdu. Nedenlerini çok düşündüm, bana göre neden ortada. 3 Temmuz'da Fenerbahçemiz hangi nedenle kumpasa hedef olduysa, bu sezon başlangıcından beri çeşitli girişimlerle puanlarımız gasp edildi ve Fenerbahçe hedef tahtasına oturtuldu. Her Fenerbahçeli yürekten inanır ki; 'Fenerbahçe' denildiğinde akla Cumhuriyet gelir, Atatürk gelir. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında Cumhuriyet'in fenerinin Atatürk'ün aydınlanmacı ışığının yayılmasını istemiyorlar. Onun için Fenerbahçe'yi engellemeye, haklı puanlarını gasp etmeye çalışıyorlar. Burada tek tesellimiz takımımızın sezon başından beri en heyecan verici futbolunu sergilediğini yaşamış olmamız. Bugün bizler, Fenerbahçe'ye sevdalılar, yönetimimizin arkasında her zamandan daha fazla birlik ve bütünlük içinde dimdik durmalıyız. Ya bir ve bütün olacağız, ya da hedef tahtasının ortasında durup çeşitli saldırılara uğrayacağız. Fenerbahçe bir ve bütün olunca 3 Temmuz'da ne yaptıysa ve gücünü Türkiye'ye gösterdiyse, bugün de aynı şekilde birlik ve bütünlük içinde göstermelidir. Çeşitli provokasyonlar yapmak isteyecekler. Ülkemizin seçim atmosferine girdiğini düşünerek yönetimin göstereceği hedef doğrultusunda ilerlemeye özen göstermeliyiz. Bugün başkanımız tarihi bir konuşma yapacak, bazı görseller kullanacak. Bütün kumpaslara, puanlarımızı gasp edenlere açık açık sergilenen bilinçli operasyonlara, kısacası Fenerbahçe'ye karşı her türlü girişime karşı ben ve yüksek divan kurulumuz, hepimiz inanıyoruz ki hiç bir güç Cumhuriyetin 100'üncü yılında şampiyon olmasını engelleyemeyecek. Yeter ki buna inanalım, takımımızın arkasında duralım" dedi.

Kaynak: DHA

Sonraki Haber