Ağırlık kaldırmanın felsefesi: Bağımsızlık, ustalık, aidiyet 💪
Bazıları ağırlık kaldırmayı zaman kaybı olarak görürken, bu alışkanlığa sahip olanlar için bırakmak mümkün değil.
Kilo vermek isteyen insanların uyguladığı yöntem genellikle basittir: Diyet ve egzersiz. Çoğu insan için bundan daha etkili bir kilo verme yöntemi yok. Kilo veren insanlar kas kaybı yaşamamak için de ağırlık kaldırma yöntemini tercih edebilirler. Bazı insanlar ise ağırlık kaldırmayı gereksiz bulur, bu yorucu ve rutin olarak kabul edilebilecek işlemi tekrar tekrar yapmaktan hoşlanmazlar.
Ağırlık kaldırmayı alışkanlık haline getirmiş olanlar ise bunun faydalarını sıklıkla etraftakiler ile paylaşır. Vücuttaki tüm kasları çalıştıran ağırlık kaldırma yöntemlerinin kollara ve bacaklara ne kadar iyi geldiğini aktarırlar.
Ağırlık kaldırmak kimileri için hoş bir fiziksel görüntünün yanında kas kazanımına yardımcı olur ve fiziksel gücü artırır. Aynı zamanda, metabolik ve kardiyovasküler sağlık açısından da olumludur.
'SONU YOK' PSİKOLOJİSİ
Ağırlık kaldırma, insanları depresyon ve endişe gibi duygulardan uzaklaştırıp daha zinde olmalarını sağlayabilir. Çoğu insan bir sonu olmadığı için ağırlık kaldırmak istemiyor ve şöyle düşünüyorlar: Belirli bir süre koşarsam terler ve kilo veririm ama ağırlık kaldırmanın sonu yok.
Filozof Matthew Crawford modern zamanlarda insanların ölçümleyemedikleri başarıların peşinde koşmadıklarını söyler. Örneğin iş yerinde iyi başarılmış bir iş çoğu zaman, ofis politikaları ve patronunuzun sizi olumlaması gibi duygular ile ölçülür.
Ağırlık kaldırma odasında ise sadece siz ve ağırlıklar vardır. Ağırlığı ya kaldırırsınız ya kaldırmazsınız. Eğer kaldırabilirsenez harika. Kaldıramazsanız biraz daha çalışıp tekrar o ağırlığın altına girersiniz. (Tabii bunu yapmanıza engel herhangi başka bir sağlık sorununuz yoksa) Bazen idmanınız iyi geçer, bazen kötü. İyi geçen bir idman sonrası bu dünyada somut olarak bir şey başardığınızı düşünürsünüz.
Süreç her zaman ilerleme şeklinde geçmeyebilir. Sabır ve düzenli olarak çalışmak bu işte başarının anahtarı. Eğer kendinizi çok zorlarsanız, sakatlanırsınız. İster istemez vücudunuzun gelişmeyi bıraktığı dönemler olacaktır (plato). Bu dönemleri iyi düşünmelisiniz. Hızlı sonuç almanın neredeyse kutsal kabul edildiği bir çağda plato dönemlerinde zorlanabilirsiniz.
PLATO EVRESİNDE BIRAKMAYIN
Kendinizi plato evresinde hissettiğiniz bu dönemi bir Araf olarak tanımlayabilirsiniz. Bu sadece ağırlık kaldırmada değil, yazı yazma, meditasyon ve evlilik gibi farklı disiplinler ve alanlar için de geçerli. Bu noktada geçirdiğiniz alan sonrası çok daha iyi bir yere varabilirsiniz. Fakat plato evresinde herhangi bir süreci bırakırsanız gelişmenizi engellersiniz.
Kasları geliştirmenin en efektif yolu, kas grupları üzerinde belli bir baskı uygulayıp bu baskıdan sonra kasların dinlenmesine izin vermektir. Yani baskı ve dinlenme arasındaki ilişkiyi iyi kurmalısınız. Fazla ağırlık kaldırıp, yeteri kadar dinlenmezseniz sonuç rahatsızlık, sakatlık veya tükenmek olacaktır. Çok fazla dinlenir, yeteri kadar ağırlık kaldırmazsanız, idman yapmaya karşı gönülsüz olur veya durağan bir döneme girersiniz.
Bazı insanların ağırlık kaldırmayı sıkıcı bulması anlaşılabilir. Aynı ekipmanlar, aynı insanlar ve aynı siz bir spor salonunun içinde dakikalar geçiriyorsunuz. Fakat araştırmalar gösterdi ki ağırlık kaldırmayı alışkanlık haline getiren bireyler spor salonlarında şu üç duyguyu hissediyor.
📌Bağımsızlık: Kendini bağımsız hissetme ve dilediğin gibi hareket.
📌Ustalık: Başarı yolunda olduğunu hissetme
📌Aidiyet: Bir topluluğun veya geleneğin parçası olma.
Yukarıdaki derlemede yer alan yorum ve bilgilerin büyük bir bölümü The New York Times'ta Brad Stulberg imzası ile yayımlanan 'The Zen of Weight Lifting' isim makaleden alınmıştır.
Kaynak: Web Özel