7. haftanın ardından… | Verilen sözlerden sadece biri tutulabilecek!

Bu sezon 'dört büyükler' taraftarlarına tanımlarındaki gibi büyük sözler verdi. Ama küçük bir detay var, sadece bir tanesi şampiyon olacak.

Son Güncelleme:

Süper Lig uzun, sürprizli, gergin ve bir o kadar da heyecanlı bir maraton. Haber Global Spor Müdürü Fatih Demirkol, haftanın maçları tamamlandıktan sonra ligin ‘fotoğraf’ını haberglobal.com.tr’de çekiyor.

***

Kral bir gün sarayın etrafında keşfe çıkmış. Dondurucu bir soğuk varmış. Nöbet bekleyen askerlerden biri ile karşılaşmış ve ona, “Üşümüyor musun asker?” demiş. Asker tüm enerjisiyle, “Ben bu soğuklara dayanırım kralım” demiş. Kral babacan bir tavırla, “Evet dayanırsın ama sana sıcak içecek ve battaniye göndereceğim, merak etme” demiş, oradan ayrılmış. Kral saraya girince askere verdiği sözü unutmuş. Ertesi gün askerin donmuş cansız bedeniyle karşılaşmışlar. Yanında bir not varmış: “Beni soğuk değil, sizin verdiğiniz sözü tutmanızı beklemek öldürdü KRALIM...”

Bu sezon dört büyük olarak adlandırılan takımlar taraftarlarına böyle büyük sözler verdiler… Hepsi de şampiyonluk vaat etti... Ama küçük bir detay var: Sadece bir takım şampiyon olacak. Şampiyon olamayan tamamen başarısız sayılacak ve bu takımların taraftarları kahrolacak. Çünkü sıra dışı transferlerle kadrolar kurulurken sözler verildi.

FENERBAHÇE’NİN OYUNU: ÇOK CESUR, ÇOK AGRESİF

Fenerbahçe başkan Ali Koç’un şampiyon olamadan geçirdiği 4 sezonun ardından dünyaca ünlü Jeorge Jesus’u takımın başına getirdi. Jesus bir sezonluk ve şampiyonluk garantili bir anlaşma yaptı. Portekizli teknik adam, “hayallerinizi gerçekleştiririm ama bana hiçbir şekilde karışmayacaksınız” dedi. Fenerbahçe yönetimi ne dediyse kabul etti.  12 transferle gövde gösterisi yaptılar. Jesus öncelikle bol alternatifli bir kadro oluşturdu. Birbirine çok yakın kalitede, tecrübeli ve agresif bir takım kuruldu. Jesus Türkiye Ligi’ni çözmüştü. Düşük teknik kapasiteye sahip, yavaş oynayan, pozisyon bilgisi zayıf ve yüksek pres altında inanılmaz hatalar yapan futbolcular… Umutlarını Avrupa liglerinin eskisi olan yıldızlara bağlamış takımlar.

Enner Valencia ligde 7 gole ulaştı. Fotoğraf: AA

İlk dakikadan son dakikaya kadar yüksek şiddette koşacak, olabildiğince çabuk paslaşacak ve rakiplerin oyunlarını bozup hataların cezasını hemen kesecek bir takım kurdu. Oyunun merkezi rakip ceza alanının önü olarak belirlenmişti. Çok cesur, çok agresif ve sadece gol atmaya odaklanan bir oyun tercih edildi.

Jesus karşısında oyuncular biat etti. Çok büyük bir isimdi ve tüm oyuncuların en az iki alternatifi vardı. Kapris, surat yapma, söylenme diye bir şey kalmadı. Fenerbahçe’nin en büyük yıldızı ve Samandıra’nın tek patronu Jesus oldu. Yönetim de hiçbir şeye karışmayınca Fenerbahçe rekorlar kırarak ilk 7 haftayı geçirdi. Toplam 20 gol atan Sarı- Lacivertliler sadece Konyaspor deplasmanından eli boş döndü. Konyaspor gibi kadro kalitesi ve oyun felsefesi iyi olan takımlar karşısında Fenerbahçe zorlanacak ama diğer takımlar karşısında her maç fark atacak bir anlayış ve kadro ile Fenerbahçe şampiyonluğun en büyük adaylarından biri.

GALATASARAY: LİDER AMA OYUNU BEĞENİLMİYOR

Galatasaray Icardi başta olmak üzere Avrupa futbolunda ses getirmiş çok önemli isimleri transfer etti. Geminin dümeninde evin oğlu Okan Buruk var. Seslendirilse de seslendirilmese de akıllarda hep o soru vardı: “Okan Hoca bu kadroya onları şampiyon yapacak oyunu oynatabilecek mi?” İlk 7 haftada 16 puan toplayarak zirveyi Adana Demirspor’la paylaşan Sarı Kırmızılı takımın oynadığı oyunu hiç beğenilmedi. Transferler çok büyük isimler ama takıma geç katılmaları ciddi sorunları beraberinde getirdi. Kerem ve Yunus’un sözleşmeyle ilgili kafalarındaki sorular her maç sahadaydı.

Gomis, Galatasaray'da kritik anlarda sahneye çıktı. Fotoğraf: AA

Eski toprak Gomis takımı iki maçta ipten aldı. Icardi, Mertens, Oliveira, Torreira, Mata gibi yıldızların hepsinin aynı anda aynı şarkıyı söylediği şöleni taraftarlar büyük bir umutla bekliyor. Şu anda hepsi ayrı telden çalıyor ama takım uyumu konusunda milli maç arası ilaç gibi geldi. Galatasaray umutlar diyarı ve Ekim ayının ikinci yarısına kadar beklentilerin ne kadar karşılanacağını göremeyeceğiz.

BEŞİKTAŞ: FENERBAHÇE MAÇI KADER NOKTASINA GELDİ

Beşiktaş Premier Lig takımı kurarak sezona başladı. Dele Alli, Saiss, Redmond, Weghorst, Masuaku, Cenk ve Ghezzal İngiltere’nin havasını almış, suyunu içmiş isimler. Onlara Gedson Fernandes gibi dikkat çeken bir isim de eklenince özellikle hücum hattı çok iddialı oldu. Ama ya savunma?.. Savunmanın sadece Saiss takviyesiyle sınırlı kalması en çok eleştirilen konu oldu. Teknik direktörlük koltuğunda oturan Valerian Ismael de verdiği ya da veremediği kararlarla sezona beklentilerin çok ötesinde başladı. Milli maç arasından sonra oynanacak Fenerbahçe derbisi Ismael için kader maçı noktasına geldi. Kulislerde Şenol Güneş’in Beşiktaş eşofmanını dolabından çıkardığı konuşuluyor.

Beşiktaş Fenerbahçe derbisi öncesinde puan kayıpları yaşadı. Fotoğraf: AA

Özellikle 3-0’dan 3-3’e gelen Alanya maçı ve 2-2 biten İstanbulspor maçı Siyah Beyazlıların çok canını yaktı. Tabi “Ersin’in sözleşmesi ne olacak?” konusunun sezonun 7. haftasında tartışılmaya başlaması da ayrıca akıl erdirilemeyen olaylardan biri. Beşiktaş’ın Fenerbahçe derbisiyle başlayacak kazanma serisine ve güven tazelemeye ihtiyacı var. Eğer bu olmazsa “Çalışarak gelişemiyorsak, değişerek gelişiriz” düsturu gündeme gelecek.

TRABZONSPOR: YÜKSEK DAĞLARIN RÜZGARI SERT OLUR

Son şampiyon Trabzonspor ise ligin en şanssız başlangıcını yapan takım oldu. Visca, Bakasetas, Hamsik, Peres gibi kadronun demirbaşlarının uzun süren sakatlıkları takımın dengesini çok bozdu. Cornelius’un yerine gelen Maxi Gomez’in son 1.5 yıldır oynanan ezberden çok uzak olması da Bordo Mavili takımı çok zorladı. Şampiyonlar Ligi’nden elenmek ve Antalyaspor karşısında alınan 5-2’lik mağlubiyet moralleri çok bozdu. Teknik direktör Abdullah Avcı bile sorgulanmaya başladı.

Trabzonspor'un yıldız ismi Marek Hamsik. Fotoğraf: AA

Yüksek dağların rüzgarı da sert oluyor işte. Ama tecrübeli teknik adam büyük bir soğukkanlılıkla uçağı tekrar rotasına çevirmeye çalışıyor. Sakatlıkların eski formlarıyla geri gelirse ve özellikle en iyi yaptıkları takım savunmasında fabrika ayarlarına dönerlerse Trabzonspor takımı da büyük bir hızla zirveye tırmanacak.

ADANA DEMİRSPOR: TAKIM OLURSA TEHLİKELİ

Lider Adana Demirspor ise Balotelli sorunundan kurtulduktan sonra ağırlıkları atılmış balon gibi daha hızlı yükseldi. Toplam 24 transfer yaptılar. Montella yönetiminde tüm rakiplerine meydan okuyan Akdeniz temsilcisi Belhanda, Onyekuru, Emre Akbaba, Yusuf Sarı ve Gökhan Töre gibi devamlılık sağlayamayan oyuncuların ne kadar sahada kalacaklarına bağlı bir süreç yaşıyor. Eğer takım olurlarsa çok tehlikeliler. Ama “Takım olup, takım kalacaklar mı?“ bütün sorun bu.

BAŞAKŞEHİR: SESSİZ VE DERİNDEN

Emre Belözoğlu yönetimindeki Başakşehir ise sessiz ve derinden ilerliyor.  Genç teknik adam, “Türkiye’nin en iyi teknik direktörü olmak istiyorum” demişti. Bu sezon gerek ligde gerek Avrupa’da gol yemeyen bir takım inşa etti. Tam bir antrenör takımı izliyoruz. Taraftar ve medya baskısı olmadan, tam anlamıyla kurumsal bir kulüpte Belözoğlu planlarını uygulamaya soktu. Şu ana kadar çok başarılılar ama bu süreç nasıl şekillenecek göreceğiz.

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber