Pasif içicilerin yüzde 64'ü kadınlar

Uzmanlar, pasif içicilerin yüzde 64'ünün kadınlardan oluştuğunu ve dumana maruz kalmanın üreme fonksiyonlarını bozduğunu açıkladı.

Son Güncelleme:

Pasif içicilerin yüzde 64'ü, kadınlardan oluşuyor. Açıklama, Ankara Etlik Şehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi'nde riskli gebelik uzmanı olarak görev yapan Dr. Yüksel Oğuz'dan geldi.

Oğuz, tütün ürünleri kullanımının, kadın hastalıkları gelişimi üzerindeki etkilerine yönelik açıklamalarda bulundu.

Dünya genelinde yaklaşık bir milyar sigara kullanıcısının yüzde 25'ini kadınların oluşturduğunu ifade eden Oğuz, "Bizim ülkemizde de kadınların sigara içenler arasındaki oranı yaklaşık yüzde 15. Bu, üreme çağındaki 25–34 yaş arasındaki kadınlarda yüzde 20'lere çıkıyor." bilgisini paylaştı.

Oğuz, kadınların tütün dumanına maruz kalmasına bağlı pasif içicilikten de büyük oranda etkilendiğinin altını çizerek, Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) verilerine göre yaklaşık 600 bin kişinin pasif içici olduğunu ve bunun yaklaşık yüzde 64'ünü kadınların oluşturduğunu söyledi.

Tütün kullanımı ve dumana maruz kalmanın, kadın hastalıkları üzerindeki etkisinin özellikle gebelik döneminde hem anne hem bebek üzerinde çok daha yoğun olduğunu vurgulayan Oğuz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Üreme sağlığı açısından bakıldığında kadınlarda olumsuz etkilenimin daha yüksek olması söz konusu. Çünkü kadının erkekten farklı olarak yumurtalık (over) rezervi doğuşta sabit. Bu yaşla birlikte azalıyor, ancak yaş faktörü sigara kullanımıyla birleşince süreç daha çok hızlanıyor. Sigara kullanımı ve dumana maruz kalma, yumurtalarda azalma hızını arttırdığı, üreme çağındaki kadının yumurtlama fonksiyonlarını bozduğu için gebelik şansının da azalmasına neden oluyor. Aynı zamanda yumurtanın kalitesi de düşüyor."

Yüksel Oğuz, sigaranın içinde 700 binden fazla zararlı madde ve 70'e yakın kanserojen madde bulunduğunu anımsatarak, "Bu maddeler de yumurtalık fonksiyonunun daha fazla düşmesine neden oluyor. Bu durum, regl düzensizliklerine yol açıyor. Bu da kadınların menopozun riskleriyle daha erken karşılaşmasına neden oluyor." ifadesini kullandı.

"PASİF İÇİCİLİK ERKEN DOĞUM RİSKİNİ ARTIRIYOR"

Gebelik döneminde anne adayının tütün kullanımının ya da dumana maruz kalmasının, anne karnındaki bebeğin sağlığını da olumsuz etkilediğine dikkati çeken Oğuz, "Sigara kullanımı ve pasif içicilik, erken doğum, oluşan embriyonun rahime tutunmasının azalmasına bağlı düşük ve bebeğin içinde bulunduğu zarların da yırtılması şeklinde risklere yol açabiliyor." dedi.

Oğuz, gebelerin kesinlikle tütün ürünleri kullanmamasını ve dumana maruz kalmaktan kaçınmasını tavsiye ederek, günde bir tane sigaranın bile sağlık üzerinde kalıcı olumsuz etkilere neden olduğunun unutulmamasını istedi.

Sonraki Haber