Milyonlarca kişi üzerinde 16 yıllık çalışma... | Doğada zaman geçirmek bunamayı engeller mi?
Demans (bunama) hakkında şu ana kadar yapılan en geniş çalışmalardan biri, demansın doğayla iç içe yaşayanlarda daha az görüldüğünü ortaya koydu. Yeşillikler arasında, şehir gürültüsü ve hava kirliliğinden uzak vakit geçirmek ileri yaşlarda demansla ilgili hastalıkların riskini düşürüyor.
Parkinson ve Alzheimer gibi demansla (bunama) ilişki hastalıklar ilerleyen yaşlarda daha sık görülüyor. Bu hastalıklara nelerin yol açtığı ise uzun yıllardır çalışmalara konu oluyor. Kısa süre önce yapılan bir araştırma ise, tedavisi olmayan, sadece bazı önlemlerle yavaşlatılabilen demasla ilgili yeni bir bilgiyi ortaya çıkardı. Araştırmaya göre, doğayla iç içe olan yaşlıların demasla ilişkili hastalıklara yakalanma olasılığı daha düşük.
Sağlıklı yaşlanmanın bilişsel faaliyetleri geliştirme, tansiyon, ruh sağlığı ve uykuyla yakından ilişkili olduğu bilinen bir gerçek. Fakat Harvard Üniversitesi bünyesinde geniş bir ekip tarafından 62 milyon kişi üzerinde yürütülen çok kapsamlı bir çalışma, doğada haftada iki saat kadar az bir süre geçirmenin bile bilişsel faaliyetlere büyük faydası olduğunu ortaya koydu. Araştırmanın belki de en dikkat çeken bulgusu ise, yeşilliklerin arasında doğayla iç içe yaşamanın demans ve ilişkili hastalıklara yakalanma riskini azalttığını ortaya koyması. Araştırmanın detaylarına geçmeden önce kısaca demansa değinelim.
DEMANS NE DEMEK?
Demans, yaşla birlikte ve çeşitli faktörlerin etkisiyle bilişsel faaliyetlerde azalmaların görüldüğü hastalıkları ifade etmekte kullanılan kapsayıcı bir terim. Halk arasında daha çok bunama olarak bilinse de demans sadece yaşlılıkta yaşanan unutkanlığı değil, pek çok bilişsel rahatsızlığı ifade etmekte kullanılıyor. Demansın en bilinen şekli ise Alzheimer olarak ifade ediliyor.
Sağlık uzmanları, demansın bir teşhis olmadığını ve hafızadaki zayıflamanın ardında yatan nedenlere dair bir bilgi sunmadığını belirtiyor. Demasın ardında, tiroid, vitamin eksikliği, bazı ilaçların yan etkisi, depresyon, anksiyete, enfeksiyon, inme, Parkinson gibi sağlık problemleri yatıyor. Her ne kadar kesin bir tedavisi olmasa da bazı durumlarda, bahse konu sağlık problemlerinin erken teşhis edilmesiyle demasın da önüne geçilmesi mümkün.
DOĞA STRES SEVİYESİNİ DÜŞÜRÜYOR
Doğanın vücudumuzdaki stres seviyesini düşürerek, odaklanma kabiliyetimizin artmasını desteklediği doğa-stres ilişkisindeki en yaygın teori. Araştırmada, ağaçların, parkların ve yeşil alanların bolluğu, fizikel aktiviteyi teşvik eden ve insanlar arasındaki iletişimin artmasına destek sunan bir unsur olduğu vurgulanıyor. Çalışmada ayrıca göl, dere ve deniz gibi maviliklerin olduğu yerlerde ise Parkinson'dan ötürü hastaneye yatışların görece az olduğu belirtiliyor.
Çalışmanın bulgularına göre, kronik stres demans riskini arttıran bir faktör olduğundan, düzenli egzersiz ve sosyal aktivite Alzheimer ve diğer bilişsel hastalıklara karşı olumlu etki yaratıyor.
Araştırma, Harvard bünyesindeki T.H. Chan Halk Sağlığı Enstitüsü'nde yürütüldü. Araştırmanın yazarlarından Jochem Klompmaker, konuyla ilgili açıklamasında şöyle konuştu:
“Genel olarak yeşillik alanlarda hava kirliliği ve gürültü seviyesinin de az olduğunu biliyoruz. Bahse konu unsurlardan biri Alzheimer veya Parkinson ile ilgili olabilir.”
ABD'de 2000-2016 yılları arasında 65 yaş üstü kişiler üzerinde yürütülen araştırmanın sonuçları geçtiğimiz Aralık'ta JAMA Network Open dergisinde yayımlandı.
Washinton Üniversitesi'nde epidemiyoloji alanında çalışmalar yürüten Anjum Hajat ise çalışmayla ilgili değerlendirmesinde şunlara dikkat çekti:
“Bahse konu araştırma demans ile doğa arasındaki bağı gösteren ilk çalışma değil. Ancak aşırı kalabalık bir nüfus üzerinde gerçekleştirildiğinden ötürü bu alanda yapılan en kapsamlı çalışmalardan biri. Bugüne kadar bu alanda böylesi büyük bir çalışma yapılmamıştı.”
DEPRESYON VE DEMANS İLİŞKİSİ
Demansta hava kalitesi ve doğa ile iç içe yaşantıdan başka faktörlerin de etkin şekilde rol oynağı biliniyor. Özellikle Covid-19 kapanmaları sonrası fiziksel aktiviteden ve sosyal etkileşimden yoksun kalan 65 yaş üstü kişilerde demans belirtilerinin görüldüğü dönem dönem gündeme geliyor.
Ancak diğer yandan tam tersi durum da söz konusu. Yani bilişsel faaliyetlerin zayıflaması da depresyonu ve anksiyeteyi tetikleyebilir. Sadece “aklımı kaybediyorum” hissi bile kişiyi depresyona sürükleyebilir. Demans yaşayanların yarısından fazlasında depresyon ve anksiyete görülmesi de bu nedenlerle açıklanıyor. Dolayısıyla demans yaşayanlara aynı zamanda meditasyon, sportif faaliyet ve psikolojik terapi de öneriliyor.
Kaynaklar: The Washington Post, Psychology Today, Jama Network
Kaynak: Web Özel