Tarkan, Sezen Aksu ve Ajda Pekkan'dan tepki: Hata yapıyorsunuz

'Hayvan Hakları Kanunu' ile ilgili yeni düzenlemede sahipsiz sokak hayvanlarının uyutulmasının yani öldürülmesinin gündemine alması tartışmalara yol açtı. Ünlü isimler de sosyal medya hesaplarından tepkilerini dile getirdi.

Son Güncelleme:

Sahipsiz sokak hayvanlarının uyutulmasına ilişkin çalışmaya ünlü isimler tepki gösterdi.

Ajda Pekkan paylaşımında şunları ifade etti:

"Hayvanseverler sandığınız gibi Facebook, Instagram'da hayvan sayfaları olan insanlar değildir. 15 tane sahte hesap yürütüp bütün gün sokak hayvanlarına düşmanlık eden insanların lafına bakıp hareket ediyorsunuz. Hata yapıyorsunuz. Bu ülkede daha önce hiç karşı karşıya kalmadığımız vicdanlı merhametli milyonlarca insan, sonu ne olursa olsun asla buna izin vermeyecektir ki bunu savunmak için hayvansever olmak gerekli değil, vicdanlı olmak yeterlidir. Ayrıca Enam Suresi 6/ 38 hayvanlarında Allah'ın ümmeti olduğunu buyuran peygamber efendimizin ümmeti olduğumuzun altını çizelim. Haksız yere bir serçeyi öldürenden Allah kıyamet gününde hesap soracaktır. Yıllardır yapılmayan kısırlaştırmalar da artan nüfusu çözmeyi beceremeyince onları öldürmeye karar veremezsiniz. Belediyelere görevini yaptıramadınız diye bedelini hayvanlara ödetemezsiniz."

"NE KADAR DOĞRU İFADE ETMİŞ"

Tarkan X hesabından Güven Eken adlı kullanıcının yazısını "Ne kadar doğru ifade etmiş" notuyla paylaştı. İşte o yazı:

"Sokak hayvanları tarafından kimi zaman zarar görmemize neden olan üzücü olaylar yaşıyoruz. Ancak şunun adını koymak lazım. Bu sorunun öznesi hayvanlar değil, bizlerin ve can dostlarımızın can güvenliğini koruması gereken devlettir. Devlet, bu konuda düzenleyici yetkilerini ve gücünü tam olarak kullanmamakta, adeta iki mağduru karşı karşıya bırakmaktadır. İhmaller nedeniyle oluşan bu acı reçetenin faturası, can dostlarımıza ödetilemez. Bu sorunu itlafsız çözmenin tek geçerli ve bilimsel yolu, merkezi ve yerel yönetimler arasında kurulması beklenen güç ve vizyon birliğidir. Fakat gündelik siyasetin gölgesinde bu birlik bir türlü tesis edilememektedir. Biz, bu ülkenin halkı, hayvan hakları konusunda daima Batı uygarlığından birkaç gömlek ileride ve uygar olduk. İtlafın, uyutmanın, bu ülkenin kanunlarında yer almasına asla müsaade etmedik. Bundan sonra da müsaade etmeyeceğiz. Çünkü biz bu ülkede can dostlarımıza sadece merhametle bakmayız. Onlarla adalet içinde yaşarız. Yaşamı ve yaşadığımız alanları, sokakları, parkları onlarla paylaşırız. Halkımızın bu duruşu bir tesadüf değildir. Bilinçli bir tercihtir. İradi bir kültürdür. Bu derin kültür, bir gecede bir kağıt parçasıyla değiştirilemez. Kimse bize Batı'daki bazı ülkeleri örnek gösterip can dostlarımızı uyutalım demesin. Vicdanımızı da, can dostlarımızı da uyutamayız. Uyutmayız… Hükümeti ve belediyeleri, ivedilikle, bizlerin ve can dostlarımızın sokaklardaki can güvenliğini sağlamak konusunda ortak bir politika ve eylem planı belirlemeye ve uygulamaya davet ediyorum."

"NEDEN AKLA İLK YOK ETMEK GELİR?"

Sezen Aksu da tepkisini yazdığı mektupla dile getirdi: 

"Tarihimizdeki Sivriada hikâyesi vicdanıma, kalbime batıyor… 80 bin köpeğin kâh bir turiste saldırdı diye kâh sayıları arttığından toplanıp Sivriada'ya götürülmelerini, her zaman var olagelmiş iyi insanların çabalarına rağmen açlığa ve ölüme terk edilmelerini okurken seslerini duydum. Biz orayı hak edilmiş sıfatıyla 'Hayırsız Ada' diye anarız. Açlıktan olduğu yazılsa da, vefasızlığa attıklarından emin olduğum çığlıkları hepimizin gökyüzünün bir yerlerinde kayıtlı, bundan eminim. Hayırsızlığın başı ademoğlunca tutulmuş, adanın günahı yok. Bir asırdan fazla zamanın affına sığınacak yüzümüz de… Neden benim sevgili ülkemde çare ararken akla ilk yok etmek gelir..."

Sonraki Haber