Gassalların gözünden "Gassal" dizisi: Ölünce beni kim yıkayacak?

Mezarlıklar Daire Başkanı Köksal Saral, "Ölünce beni kim yıkayacak?" Görünen peşine düşen gassal (ölü yıkayıcı) Baki'nin hikâyesinin anlatıldığı diziyi izlediğini ve gülümsediğini söyledi.

Dizinin üç bölümü izleme olanağını bulan Saral, "Her bölümü doğru çekilmiş bir dizi. Hem duygu kısmı hem de fiziksel hareketleriyle, insanlarla ilişkilerle çok doğru hareketler yapılmış." dedi.

Gassal, gasilhane ve ölüm kavramlarının insanların bir soğukluk hissini ifade eden Saral, gassallığı bilinmeyen bir dünya olarak nitelendirdi.

Saral, gassallığın kızılmasından çekinilen bir dünya olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:

"Gassallık, içine girildiği zaman da çift taraflı ruhu olan bir dünya. Hem maddi hem manevi kısmı da ruhu olan, yaşanması gereken bir dünya. Soğuk bir yüzü olduğu için uzak da durulan bir şey. Ne zaman insan geliyorsa böyle bir olay, insanlar o Zaman gasilhaneye gidiyor, arkadaşlarla muhatap oluyor.Onlarla tanıştıktan sonra değişiyor.Bunu da güzel anlatıyor dizi. İsteniyor, yine vatandaşa bir kötü cümle söylemeden bir şekilde halletmeye çalışıyor. Gassal dizisini izlerken bu bakışları gördük.

"DİZİDE KENDİMİZİ GÖRDÜM"

Gasilhanede 5 yıldır çalışmalarını sürdüren Önder Ünal ise en çok Kovid-19 salgını sürecinin iyileşmesine değindi.

Ünal, "Kovid döneminde hem psikolojisi hem yoruculuğu hem de ölenler acılı hali bizi çok etkilemişti. Biz onun ölümüyle neredeyse ölüyoruz burada. Her cenazesi yakınıyla bizim cenazemiz, acımız gibi hissediyoruz." diye konuştu.

Maden kazasında kaybettiği kuzeninin cenazesinin kendisini çok fazla karşılığının verildiğini çizen Ünal, "Etkilen, ama öbür cenazeler nasılsa o da aynıydı bizim için. Tamamı biz kendi cenazemiz gibi zaten görüyoruz." şeklinde konuştu.

Diziyi izlerken duygulandığını ve sonuçlandığını ifade eden gassal Mücahit Murat da şunları kaydetti:

"Adı üstünde, dizi bir gassalı anlatıyor. Beğendim, beğendim gitti. Dizide gözlerim gördüm. O arkadaşım yerine koydum. 'Gufraneke ya Rahman' diyor cenazeyi yıkarken. Çok eskiden beri bu işi yaptığımız için alıştık biz. Sadece kendi yakınımızı, anne-babamızı yıkarken bir acımız oluyor."

"İNSANLARIN BİR CENAZESİ OLUYOR, BİZİM İSE GÜNDE KAÇ CENAZEMİZ OLUYOR"

Mesleğinin merhametinin 5 yıllık gassal olduğunu dile getiren Emine Karbuz, bebek ölümlerinden çok etkilendiğini vurguladı.

Fatma Ardıç ise daha köylerde, 3 yıldır da belediyenin gassallığında geliyor, "Herkes zor. Vicdan işidir, zor iş. Bizim de bir ailemiz olduğu için etkileniyoruz. bir cenazesi oluyor, bizim ise kaçımız oluyor. Cenaze gibi" davranıyoruz, sadece iş deyip geçmiyoruz, gerçekten vicdan işi." dedi.

Gassal olduğunu söyleyenlerin şaşırdığını belirten Emine Babuşcu da "Bazıları olumsuz bakabiliyor. Onlara anlatıyorum. Bazıları, 'nasıl yapamıyorsun, gençsin yapamıyorsun' diyorlar. Yaptığım meslekten gurur duyuyor." tasarruf kullanıldı.

Babuşcu, Şunları söyledi:

"Yaptığımız işi bazen burada bırakıp eve taşınmak gerekiyor ama üzüldüğümüz tabii ki çok oluyor. Gençler, bazen yaşlılar da bizi üzebiliyor, çocuklar mesela, anlatamam. Çevremde gassallığın ne olduğunu bilen de var bilmeyen de var. Bununla ilgili insanları bilgilendirmemiz gerekiyor. Bizim anamız, babamız , çoluğumuz çocuğumuz buradan gideceğiz. Ölümü tatmayacak insan yok."

Diziyi beğendiğini ifade eden Babuşcu, "Daha önce de gassal videoları izlemiştim. Duygulandığımız çok şey var. Buranın geldiğimizde bazı şeyleri unutmazsak olmuyor, unutuyoruz. Ölümü onu an tadacakmış gibi yaşamalıyız." diye konuştu.

Gülümser Babuşcu da gassallığın bilinmeyen bir dizide anlatıldığını belirterek, "Dışarıda bize çok farklı bakan da güzel yaklaşan da oluyor. Bazıları kalıyor, bazısı iyimser oluyor. Dizide görüyoruz." şeklinde konuştu.