Efecan Şenolsun'un cinsel tacizle suçlandığı dava başladı
Dizi setinde rol arkadaşı Elit İşcan'a cinsel tacizde bulunduğu ve hakaret ettiği suçlamasıyla yargılanmasına başlanan Efecan Şenolsun, hakkındaki suçlamaları reddetti. Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için ertelendi...
Anadolu 19. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına sanık Efecan Şenolsun ve müşteki Elit İşcan'la tarafların avukatları katıldı. Duruşmada Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da hazır bulundu.
Yaşamayanlar dizisinin setinde müştekiye cinsel saldırıda bulunmak ve alenen hakaret etmek suçlamasından 17 yıla kadar hapsi istenen Efecan Şenolsun, üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini belirtip "Olay günü hiç yalnız kalmadık. Sürekli yanımızda insanlar vardı. Kendisine hiçbir şekilde cinsel saldırı ya da tacizde bulunmadım. Bana böyle bir isnatta bulunmasını sindiremiyorum," dedi.
Çekim hazırlıklarının karavanda yapıldığını anlatan Şenolsun savunmasına şöyle devam etti: "Karavana geldiğimde kendisine yönelik herhangi hakaret içeren sözüm olmamıştır. Olay günü çekimin yapıldığı yerde oyuncular ve çekim ekipleri vardı. Kendisine sarılmam ve öpmeye çalışmam öyle bir ortamda zaten mümkün değildir. Sette o anda 40-50 civarında kişi vardı. Kendisiyle hiç yalnız kalmışlığımız da yoktur."
Müşteki Elit İşcan ise, karavanda bulunduğu sırada sanığın kendisine hakaret ettiğini savundu. İşcan, "Olay günü sanık bana ‘Allah belanı versin, yanıma yaklaşma’ diyerek karavanı terk etti. Bu durum karşısında gerildim ve olayı prodüksiyon amirine anlattım. Kendisi bana, ‘Efecan şu an alkollü, bir şey yapamıyoruz. İdare etmeye çalışıyoruz’ dedi. Son çekimin yapılacağı alanın içerisinde bulunan yıkık bir binanın duvarı üzerinde otururken sanık tekrar yanıma geldi. O esnada yanımda yönetmen asistanı bulunuyordu. Sanık yandan sarılarak 'Öp beni' diyerek başını bana uzatırken kendimi geri çektim. Bu nedenle beni öpemedi. Olay yerinden uzaklaşırken görmediğim bir esnada arkamdan gelerek bana sarıldı. Kendisini iterek oradan uzaklaştırdım. Bunun üzerine küfürler etti," dedi.
Müştekinin avukatı da olaya ilişkin çok sayıda tanık bulunduğunu belirterek onların dinlenmelerini talep etti.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatıysa "Sanığın hakaret eyleminden sonra gelip sarılıp öpmeye çalıştığı eylemi vardır. Bir de mağdurun olay yerinden uzaklaştığı sırada ve arkadan sarılması olayı vardır. Bunlar iki ayrı vakadır. Burada olay tek bir eylemin devamı gibi anlatılmıştır. Zincirleme suç hükümlerinin uygulanması açısından bu anlatımın özellikle belirtilmesini istiyoruz," dedi.
Bakanlığın davaya müdahil olma talebini kabul eden, olaya dair bilgileri olduğu anlaşılan yedi kişinin tanık olarak dinlenilmesine karar veren mahkeme hâkimi, oyuncular Kerem Bürsin, Elçin Sangu, Selma Ergeç, Birkan Sokullu'nun da aralarında bulunduğu dokuz kişininse olaya dair doğrudan bilgileri olmadığı gerekçesiyle tanık sıfatıyla dinlenilmeleri talebini reddetti.
Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için ertelenirken Efecan Şenolsun'un ajansı, basın kuruluşlarına oyuncunun ağzından şu açıklamayı gönderdi:
"Dünyada ve Türkiye'de kadına karşı suçlarla ilgili yükselen hassasiyeti istismar eden bir yaklaşımla, 'ağır ve gerçekdışı' bir suçlama ile bu çok değerli ve hassas mücadelenin haksız yere objesi haline getirilmek istenmekteyim.
Bugün duruşma sonrası bir kez daha gördüm ki kadın hakları savunucusu adı altında dava dışındaki bir grubun yargısız infaz yolu ile karşı tarafla birlik olarak planlı bir algı operasyonuna maruz kalmış bulunmaktayım.
Ailesinde kız kardeşi, ablası ve küçük kız çocuk yeğeni olan bir genç olarak dava sürecinde gerekli hassasiyetin gösterilmesini basın mensuplarından ve kamuoyundan önemle rica ediyorum.
İnanıyorum ki dava sürecinde gerçekler ortaya çıkacak..."