Bu dünyadan bir Kemal Sunal geçti: Usta oyuncu ölümünün 20. yıldönümünde saygıyla anılıyor

Türk sinemasının büyük ismi Kemal Sunal, ölümünün 20. yıldönümünde saygıyla anılıyor. Birkaç neslin filmleriyle büyüdüğü, halen gösterildiğinde ilgiyle seyredilen yapımların unutulmaz oyuncusu için Zincirlikuyu'daki kabri başında tören düzenlenecek...

Son Güncelleme:

Kemal Sunal, Mustafa Sunal ile Saime Hanım'ın ilk çocuğu olarak 11 Kasım 1944'te İstanbul Küçükpazar semtinde dünyaya geldi.

Ailesi Malatyalı olan Kemal Sunal'ın daha sonra Cemil ve Cengiz adı verilen iki kardeşi daha oldu.

Bir röportajında oğlunun içine kapanık ve son derece sessiz bir kişiliği olduğunu anlatan Saime Sunal, "O kadar içine kapanıktı ki sıkıntısını, üzüntüsünü belli etmiyordu. Keşke belirtseydi, keşke kavga etseydi de o kadar kapalı olmasaydı," ifadelerini kullanmıştı.

Kemal Sunal, ilk öğrenimini Mimar Sinan İlkokulu'nda, liseyiyse 11 yılda bitirdiği Vefa Lisesi'nde tamamladı.

PROFESYONELLİĞE İLK ADIM

Henüz lisedeyken tiyatroya ilgi duymaya başlayan Sunal'ın yeteneğini felsefe öğretmeni Belkıs Balkır fark etti. "Sen oyuncu olmalısın," diyen Belkıs Öğretmen, Sunal'ın babasını ikna ettikten sonra onu Kenter Tiyatrosuna götürerek Müşfik Kenter'le tanıştırdı.

Lisede amatör olarak ilk kez Zoraki Tabip'le sahneye çıkan oyuncu, aynı tarihlerde oynadığı bir oyunla Akşam gazetesinin düzenlediği liselerarası tiyatro yarışmasında En İyi Karakter Oyuncusu ödülünü aldı.

Kemal Sunal, profesyonel tiyatro oyunculuğuna 1966'da başladı. Kenter Tiyatrosu'nda ilk kez Deli İbrahim adlı oyunda sahneye çıkan Sunal, celladın yardımcısı rolüyle repliği olmamasına rağmen seyirciyi güldürmeyi başararak dikkati üzerine çekti.

Kenter Tiyatrosu'nda uzun süre kalmayan Sunal, oyuncu Bülent Kayabaş'la tanışmasına vesile olan ve henüz yeni kurulan Pendik Tiyatrosu'na katıldı. Bir yandan tiyatroya devam ederken şu anki adı Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi olan Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksekokulu'nda 2 yıl öğrenim gördü. Buradaki eğitimini yoğun tiyatro turneleri sebebiyle yarım bırakan Sunal, 1992'de çıkan afla eğitimine kaldığı yerden devam etti; 51 yaşındayken 1995'te mezun oldu.

Mezuniyet töreni sırasında, "4 yıllık üniversite maratonu sonunda bitti ama benimki biraz zor bitti. Ben 4 yıllık üniversite hayatını 27 yılda bitirdim," diyen sanatçı, daha sonra radyo, televizyon ve sinema bölümünde yüksek lisans yaptı ve "Televizyon ve Sinemada Kemal Sunal Güldürüsü" başlıklı tez hazırladı. Sanatçının tezi, aynı adla 2005'te ailesi tarafından kitaplaştırıldı.

Dar gelirli bir ailenin çocuğu olarak zorlu şartlar altında çocukluk ve gençlik dönemini geçiren Kemal Sunal, bir röportajında "İşte o yokluklar, Kemal Sunal'ı yarattı," demişti. 

Sanatçı, henüz tiyatro ve sinemaya adım atmadan önce elektrikçi çıraklığı yaptı, üniversite öğrenimi sırasında ve sonrasındaysa Emayetaş Fabrikası'nda çalıştı.

VE SİNEMA 

Pendik Tiyatrosu'nun maddi sorunlar nedeniyle kapanması sonrası, idol olarak gördüğü Ulvi Uraz'ın tiyatrosuna geçen Sunal, ardından da Aksaray Küçük Opera'da, Ayfer Feray Tiyatrosu ve Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nda sahneye çıktı.

Usta oyuncu, Devekuşu Kabare'de oynadığı Dün Bugün adlı oyunu izleyen Münir Özkul'u performansıyla etkileyince Özkul, yönetmen Ertem Eğilmez'e, "Bak Ertem, bu çocuğa dikkat et. Bunda iş var," diyerek Eğilmez 'e Sunal'ın tanışmasını sağladı.

Sunal, Eğilmez'in 1973'te çektiği Tatlı Dillim filminin kadrosuna katılarak sinemaya ilk adımı attı. Sunal bu filmle Münir Özkul, Zeki Alasya, Metin Akpınar, Tarık Akan, Halit Akçatepe ve Filiz Akın ile rol aldı.

Sanatçı, 1974'te Atıf Yılmaz'ın yönettiği Salako filminin ardından 1975'te rol aldığı Zeki Ökten'in Hanzo ve Şaşkın Damat filmlerinde başrol oynadı. Türk sinemasının en parlak yıllarından biri olan 1975'te, Rıfat Ilgaz'ın eserinden Ertem Eğilmez'in beyazperdeye uyarladığı Hababam Sınıfı'nda usta isimlerle birlikte rol alan Sunal, filmin ardından Şaban ve İnek Şaban lakaplarıyla tanınır oldu.

Usta oyuncu, 1976'da rol aldığı Süt Kardeşler, Hababam Sınıfı Uyanıyor, Tosun Paşa, Sahte Kabadayı, Meraklı Köfteci ve Kapıcılar Kralı gibi unutulmazlar arasına giren altı filmde çalıştı.

Devekuşu Tiyatrosu'nun Ankara turnesi sırasında Gül Sunal ile tanışan ve 1975'te evlenen başarılı oyuncunun, Ali ve Ezo adını verdiği çocukları dünyaya geldi. 

Başarıya giden yolun disiplinden geçtiğine inanan, işinde her zaman titiz ve tertipli olduğunu söyleyen Kemal Sunal, canlandırdığı rollerde genellikle halkın içinden bir halk kahramanını canlandırarak dikkati çekti.

Yüzü ve fiziki yapısıyla Fransız komedyen Fernandel'e benzetilen usta oyuncu, filmlerde her zaman haklının haksıza, güçsüzün güçlüye karşı mücadelesini temsil eden komedi ustası haline geldi.

Sanatçı, 26 yıllık sanat hayatı boyunca oynadığı tiyatro oyunları hariç altısı yan rol, 76'sı başrol olmak üzere 82 film sığdırmayı başardı.

ÖLÜMÜ

Saygılar Bizden, Şaban Askerde, Şaban ile Şirin ve Bay Kamber olmak üzere 1993-1996 yılları arasında toplam dört dizide de oynayan Sunal, Kapıcılar Kralı filmiyle 1977 Antalya Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nü aldı. Sanatçı, ayrıca 1989'da Düttürü Dünya filmindeki rolüyle Ankara Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü alırken, 1998'de de Antalya Film Festivali'nde Yaşam Boyu Onur Ödülü'ne layık görüldü.

Uçak fobisi olduğu bilinen ve hayatında daha önce hiç uçağa binmeyen Sunal, oynayacağı son film Balalayka'nın çekimlerine başlamak için 3 Temmuz 2000'de Trabzon'a gitmek üzere bindiği uçakta kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Kemal Sunal, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi... AA

Sonraki Haber