Yaşlı kıtada tehlike çanları! Rusya, Avrupa'yı işgal eder mi?
Ukrayna savaşında Trump yönetiminin taraf değiştirmesi Avrupa'da tam anlamıyla şok etkisi yarattı. AB kamuoyunda Rusya'ya yönelik tehdit algısı genişlerken, Rusya'nın hamleleri de merak konusu oldu. Haber Global Web Özel'e Moskova'da oluşan havayı değerlendiren Rusya Uzmanı Doç. Dr. İkbal Dürre, "Rusya, Avrupa'yı işgal eder mi" sorusuna cevap verdi.
ABD'de göreve gelen Donald Trump yönetimi, Avrupa'yı İkinci Dünya Savaşı'nın ardından en büyük güvenlik kriziyle baş başa bıraktı. ABD desteği olmadan Ukrayna'yı savunması imkansız görünen Avrupa Birliği'nde, kıta sınırlarının da Rus tehdidiyle karşı karşıya olduğu görüşü hakim. Avrupa kamuoyu muhtemel bir Rus işgaline karşı neler yapabileceğini tartışıyor. Haber Global Web Özel'in; Avrupa'daki Rus kabusunun gerçekçi olup olmadığı konusundaki sorularını yanıtlayan Rusya uzmanı İkbal Dürre ise, İngiltere'nin gerginlikteki rolüne işaret etti.

* Avrupa'ya yönelik güncel bir Rus tehdidi var mı?
"Avrupa'nın Rusya'dan tehdit algısını anlayabiliyorum. Neden oluştuğunu tahmin etmek mümkün. Ancak Rusya'nın da Avrupa'yı işgal etmek gibi bir planı olduğunu düşünmüyorum. İngiltere ile Rusya arasında tarihsel bir çekişme var. Bu çekişmenin bir boyutu da her zaman Avrupa olmuştur. İngilizler, Avrupa ile Rusya'nın yakınlaşmasına engel olmak istiyor. Ukrayna savaşı bağlamında tekrar böyle bir durum oluştu. Bu, İngiltere dış politikasının başarısıdır. Yani Avrupa'yla Rusya'nın arasını bir kez daha açmayı başarmak..."
* İngiltere'nin amacı nedir?
"Ukrayna krizi öncesi süreçte özellikle Almanya ile genelde AB ile Rusya'nın arası ağırlıklı olarak ekonomik bağlamda iyiye gidiyordu. Bu, tarih boyunca İngiltere'nin istemediği bir dengedir. Şu anda da öyle oldu. İngiltere'nin Brexit'teki ana hedefi Avrupa'nın Rusya ile olan bu yakınlaşmasını sekteyle uğratmaktı. Ukrayna krizini kullanarak bunu başardı. Rusya'nın tehdit olarak algılandığını görüyorum. Ciddi bir tehdit olarak algılanıyor. Bunun nesnel alt yapısı olduğunu düşünmüyorum."
* Rusya, Ukrayna'da savaş sona erdikten sonra Avrupa'ya yönelik nasıl bir politika geliştirebilir?
"Rusya savaş bittikten sonra tabii ki Avrupa ile olan ilişkilerini tekrar düzeltmek isteyecektir. Zaten istediğini de saklamıyor. Savaş öncesi Rusya'nın en büyük ticari partneri Avrupa Birliği'ydi. Neredeyse Rusya'nın dış ticaretinin yüzde 36'sı Avrupa Birliği ile yapılıyordu. Onun yerini şu anda Çin aldı. Çin'in payı yüzde 36'ya, AB'nin ise yüzde 8 civarına düştü. AB ile tekrar ticari ilişkilere başlamak Rusya'nın çıkarınadır. Kuzey Akım hattının çalışması, Avrupa'ya gaz ithalatının canlanması ve diğer bütün yönleriyle ticaretin canlanması... Çin'in payı çok büyüdü. Tekrar bu süreci Avrupa'ya yöneltmek zaman alacak. Arada güven sorunu doğdu ama unutmayalım; Macaristan lideri Viktor Orban'ın açıklaması var: 'AB de Ukrayna konusunda Rusya ile temaslara başlamalı, ABD'nin inisiyatifine bırakılmamalı' diyor. Dolayısıyla Avrupa'da böyle bir süreç gelişebilir. Trump'ın son çıkışları Avrupa'yı da Rusya ile ilişkiler konusunda tekrar düşünmeye sevk edebilir."
* Avrupa'da Rusya'ya yönelik politikalarda İngiltere, Fransa ve Almanya arasında nasıl çatlaklar olabilir?
"Zelenski-Trump arasında yaşananların ortaya çıkardığı bir realite var. Putin nükleer silah kullanmadan Transatlantik sistemini bölmüş oldu. Avrupa'nın ABD'ye güveni ciddi şekilde sarsıldı. Bu, Rusya'nın işine gelen, Rusya'yı sevindiren bir durum. Ama diğer taraftan Trump'ın ne yapacağı da net olmadığı için geçici durum Rusya'da güven oluşturmadı. Rusya'nın oluşturmaya çalıştığı denge bir çırpıda bozacağı bir denge değil. Rusya BRICS'le ilgili çok ciddi emek verdi. Trump'ın çıkışıyla bütün bu sistemin bir anda terk edileceği düşünülmemeli."
* Putin bunları nasıl değerlendirir?
"Bundan sonraki süreç ABD'nin atacağı somut adımlara bağlı. Ben AB'nin ABD olmadan bir güvenlik sistemi kurabileceğini düşünmüyorum. Ukrayna bağlamında Almanya ve İngiltere kendi füzelerini vererek yardıma devam edebilir. Ancak Elon Musk, Starlink sistemini kapatırsa bu silahlar hiçbir işe yaramayacak. Fransa'nın nükleer güç olması önemli. Ama yeterli olmayacaktır. AB, kendi başının çaresine bakmaktan çok ABD ile arayı bulmanın yollarını arayacaktır. Aksi taktirde kendini güvende hissetmez."
Kaynak: Web Özel