Yağışların yüzde 50 azaldığı Trakya'da tedirgin eden görüntü

Trakya'da son yılların en kurak mevsimi yaşanıyor. Meriç Nehri'nde kuraklık nedeniyle adacıklar oluşurken, endişe içerisinde olan çiftçiler yağış bekliyor.

Son Güncelleme:

Türkiye'nin önemli tarım bölgesi olan Trakya'da yaşanan kuraklık, çiftçileri kaygılandırıyor. Çiftçilerin sulamada kullandığı Edirne'deki Meriç ve Tunca nehirleri kuruma noktasına geldi. Meriç Nehri'nde kuraklık nedeniyle kum adacıkları oluşurken, su çekilmesi nedeniyle Tunca Nehri'nin yatağının genişlediği görüldü. Taşkınlarla gündemde olan Meriç Nehri debisi, DSİ verilerine göre geçen yıl 150 metreküp/saniye akarken, bugünlerde 70 metreküp/saniye olarak ölçüldü. Kuraklık nedeniyle Edirne'de tarihi Selimiye Camii'nde Merkez İlçe ve Süloğlu Süt Üreticileri Birliği (SÜTÜB) tarafından yağmur duası yapıldı. İl Müftüsü Emrullah Üzüm, camiyi dolduran cemaatle birlikte, yağış için dua etti.


"TRAKYA'DA YAĞIŞ YÜZDE 50 DÜŞTÜ"

Edirne Meteoroloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Bilhan Dalkılıç, geçen yıla oranla Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli'de yağışların yüzde 50 azaldığına dikkat çekti. Türkiye'nin yıllık yağış ortalamasının 575 milimetre olduğunu ifade eden Dalkılıç, şunları söyledi: 

"Bunun yanında Trakya'da ortalama yağış 600 milimetredir. Yani Türkiye ortalamasının biraz üzerinde. Kuraklık 3'e ayrılır. Meteorolojik kuraklık, hidrolojik kuraklık ve tarımsal kuraklık. Meteorolojik kuraklık, az önce belirttiğim gibi hava sıcaklıklarındaki artış ve yağışlardaki azalıştan meydana gelir. Edirne'de 2019'un son 3 ayına baktığımızda toplam yağışın 98 milimetre civarında olduğunu görüyoruz. Oysa yapılan 90 yıllık ölçümlere göre bu yağışın 200 milimetre olması bekleniyordu. Bu demektir ki; Edirne'deki yağış yüzde 50 oranında azalmıştır. Bu yağışın 1 yıl içerisinde kendini 650 milimetreye tamamlamasını bekliyoruz. Ama yağışlar bu şekilde devam ederse bu rakamı yakalayamayacağımız ihtimali var. Aynı şekilde komşu iller olan Kırklareli ve Tekirdağ'da da aynı ölçümler yapıldı. Yine 2019'un son üç ayında Kırklareli'de bu azalmanın yüzde 35 olduğunu, Tekirdağ'da ise yüzde 61 olduğunu görüyoruz. Bu durum insani ve tarımsal faaliyetleri mutlaka etkileyecektir. İnsanoğlunun ihtiyacı öncelikle içme suyu ardından tarımsal amaçlı sulama suyu ve kullanma suyu gelmektedir. Bu dengeler tabii ki bozulma noktasına gelecektir. Meteorolojik kuraklıktan sonra hidrolojik kuraklık oluşacaktır. Hidrolojik kuraklıkta ise akarsularımızı besleyen derelerin, pınarlarda meydana gelen azalmadır. Bunun sonucunda akarsu su seviyelerinde de düşüşler meydana gelecektir. Bir seviye sonrasındaysa da bu tarımsal kuraklığa yol açacaktır. Bu nedenle tedbirler almamız gerek" dedi. 


"UYKULARIMIZ KAÇIYOR, KORKUYORUZ"

Edirne'nin önde gelen çiftçilerinden Erdal Akgün, yaşanan kuraklıktan üretici olarak hiç memnun olmadıklarını belirterek, "Uykularımız kaçıyor, korkuyoruz. Uzun süreli tahminlere baktığımızda yağışın da olmaması bizleri çok tedirgin ediyor. Bu aylarda kar yoksa, yağmur yoksa, Allah sonumuzu hayır etsin diyoruz. Ekolojik dengenin bozulmasından kaynaklanan olaylar olduğunu biliyoruz. Alırsak çok felaket yağışlar alıyoruz. Ama en çok yağış almamız gerek zamanda yağış alamıyoruz. Şu an normalde tarlaya çamurdan traktörle bile giremezken, kuraklıktan dolayı ayağımıza toz dahi yapışmıyor. Durum gerçekten çok kötü, nehirler neredeyse kurumak üzere. İşimiz gerçekten çok zor. Toprak bu aylarda yeterli yağış almadığı zaman doymuyor, ilkbahar ve yaz mevsiminde ne kadar yağış alırsa alsın, kuraklığın önüne geçilmiyor. Yani toprağın suya doyması gerek aylar bu aylar, maalesef 3 aydan bu yana yağış almadık diyebiliriz" diye konuştu. 

"BU KURALIK MAHSULE YANSIYOR"

Akgün, havaların soğuk olması nedeniyle mahsulün buzdolabındaki ürün gibi hayatını sürdürebileceğini belirterek, "Toprağın suya doyması için Aralık, Ocak ve Şubat aylarında yağışlar almamız gerekir. Aralık ayı geçti Ocak ayının da neredeyse sonuna geldik. Ancak o zaman mahsul güzel hayatını devam ettirebiliyor. O zaman bereket oluyor, o zaman verim oluyor. Hava tahminlerine baktığımıza 15 gün yağış göstermiyor. Gösterse de çok az. Bunun da toprakta kalıcı etkisi olmuyor. Şu anda kuraklık tehlikesi yaşıyoruz. Buradan nehirlerin doğduğu Bulgaristan'a baktığımızda orada da kuraklık olduğunu görüyoruz" dedi. 


"YAĞMUR YAĞACAK DİYE UMUT EDİYORUZ"

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesi Ziraat Odası Başkanı Ali Topuz, çiftçinin geçen yıl verimli bir yıl geçirdiğini, ancak bu yıldan yağışların olmaması nedeniyle kaygılarının olduğunu söyledi. Topuz, "Bu sene hasat sezonumuz güzel geçti. Buğdayda verimler iyiydi, ortalama 600 ile 700 kilo verim elde ettik. Ayçiçeğinde de 250 ile 350 kilo arasında verim gerçekleşti. Kanolada da ortalamamız 400 ile 420 kilogram arasında verim yakalamış olduk. 2018 ve 2019 sezonunun yağışlı ve bölgemizdeki yağışların da olumlu sonuçlanmasından dolayı elde edildi. Bu sene kurak bir sene geçiriyoruz. Kurak bir sene buğdaylarımız çıktı ama şu anda yürümüyor ve canlanamıyorlar. Bölgemizde yağmur olmadığı için. Geçen yıl ocak ayında bölgemize düşen yağış oranı miktarı 190 litreydi, bu sene ise 89 litre gibi bir yağış almış bölgemiz. Bu yağışlar da kuraklığı göstermektedir. Yüzde 55'lik bir düşüş kaynaklanmıştır. Kurak bir sene geçiriyoruz, bu bizi olumsuz etkilemektedir. Eğer bu kuraklık bu şekilde devam ederse sıkıntılı bir sezon geçiririz. Bizim için önemli olan yağış. Bu aylardaki yağış toprakta beslenmesi gerekiyordu ve toprağın suyu çekmesi gerekiyordu. Bu sene toprak suyu yeterince alamadı. Şu anda çok kurak gidiyor. Çiftçimiz sıkıntılı ve düşünceli şu anda. Biz dualarımızı ediyoruz, yağmur beklentimiz var. İnşallah yağmur yağacak diye umut ediyoruz" ifadelerini kullandı. 

"72 YAŞINDAYIM, İLK DEFA BU KADAR KURAKLIK GÖRÜYORUM" 

Edirne'nin Değirmenyeni köyünde çiftçilik yapan Nazım Aras, ektikleri buğdayın yer yer kurumaya başladığını belirterek, "Yağmur yağmazsa işimiz çok zor. Ben 72 yaşındayım, daha önce böyle şey görmedim. İlk defa bu kadar kuraklık görüyorum. Dünyanın dengesi mi bozuldu bilmiyorum. Üretici olarak çok tedirginiz. Yağmur olmadan biz hangi ürünü toplayacağız, nasıl satacağız, borcumuzu nasıl ödeyeceğiz? Çiftçide olmadığı zaman, hiç kimsede olmaz" dedi. 

"İNŞALLAH YAĞMUR VE KAR YAĞAR"

Çiftçilerden Latif Ar ise kuraklık nedeniyle çiftçilerin çok üzüldüğünü ifade ederek, "İnşallah yağmur ve kar yağar. Şu an için yağış gözükmüyor ama ülkenin birçok bölgesinde bakıyoruz kar var. İnşallah bir yağmur ya da kar gelirse çok güzel olacak. Eğer bu yağışlar gecikirse buğday üreticisi olarak bizler bayağı bir sıkıntı yaşayabiliriz. Biliyorsunuz ilkbaharda da ayçiçeği ekilecek. Bu kuraklık bunu da etkiler. Yağmur olmadan hamur olmaz, hamur olmadan ekmek olmaz, ekmek olmazsa biz nasıl karnımızı doyuracağız? Kısacası bütün çiftçilerin beklentisi yağış" diye konuştu. DHA

Sonraki Haber