Salgının en talihsiz gruplarından biri: İki yıllık üniversite öğrencileri

Bir yılı aşkın süredir mücadele edilen salgında en çok etkilenen alanlardan biri de eğitim oldu. Aşılama süreci devam etse de hala yüz yüze eğitime geçilemedi. Özellikle 2019-2020 döneminde okula giriş yapan 2 yıllık önlisans öğrencileri neredeyse okula gitmeden mezun olmak üzereler.

Türkiye'de Yükseköğretim Kurumu verilerine göre 3 milyon 2 bin 964 önlisans öğrencisi bulunuyor. Ayrıca bu yıl önlisans eğitimine başlayan öğrenciler de daha okul yüzü göremedi. 

Aynı zamanda üniversite hocaları için de durum iç açıcı değil. Onlar da amfilerin, sınıfların sıralarında öğrencilerini görememenin eksikliğini yaşıyorlar. Peki hem öğrenciler hem de hocalar açısından süreç nasıl? Bundan sonra öğrencileri ne bekliyor?

"PRATİK İLE TEORİK BİLGİYİ PEKİŞTİREMEDİK"

Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu (SHMYO) Patoloji Laboratuvar Teknikleri öğrencisi S. A. uygulamalı dersler için kısıtlı zamanlarda okula gidilebildiği aktarıyor. 20 yaşındaki A. 80 kişilik sınıfta 4'erden 20 gruba ayrıldıklarını ve sıra geldiğinde, uygulamalı dersler için okula gidebildiklerini söylüyor. Bu süreçte yalnızca iki kez uygulamalı ders görebildiklerini ifade eden A. "Bu, bizim teorik bilgilerimizi pratik ile pekiştirmemize yetmedi" açıklamasında bulunuyor. 

“UYGULAMALI ALANLAR İÇİN YÜZ YÜZE EĞİTİM KIYAS EDİLEMEZ”

Bu iki yıllık süreçte uygulamalı eğitim almaları gereken öğrencilerin nitelik anlamında geri kalacaklarını ifade eden Marmara Üniversitesi'nden Doç. Dr. Gonca Uncu, “Bu bölümler için uzaktan eğitim, yüz yüze eğitimle kıyas dahi edilemez” diyor.

“BİR ÜNİVERSİTE DAHA OKUYABİLİRİM”

Sosyal anlamda da kendilerinin çok etkilendiğini söyleyen Balıkesir Üniversitesi Bigadiç Meslek Yüksekokulu Lojistik Bölümü’nde eğitim gören ve bu dönem sonunda mezun olacak olan Ayça Kopuz, “Üniversite okumak ve o havayı koklamak her gencin hayalidir” diyor. Salgın nedeniyle uzun süre gidemedikleri için bundan mahrum kaldıklarını belirten Kopuz, “Salgından sonra 1 üniversite daha okuyabilirim” açıklamasında bulunuyor.  

Öğrenci Ayça Kopuz

"SOSYAL ORTAMIN KATKISI OLMADI"

Uzaktan eğitim nedeniyle üniversitede arkadaşlık fırsatının oluşmadığına değinen S.A. "Sürekli olarak sosyal medya üzerinden etkileşim halinde olduğumuz için okulun bu anlamda bize bir katkısı olmadı" diyor. 

"EĞİTMENLERLE DİYALOG KURAMADIK"

A. iletişim eksikliğinin en büyük sorunlardan biri olduğu görüşünde. Öğrenim gördüğü bölümden dolayı eğitmenlerle birebir iletişimin gerekliliğine değinen S. A. "Bağlantı sorunları ve iletişim eksiliği nedeniyle eğitmenlerle sağlıklı bir şekilde diyalog kurulamadı" ifadelerini kullanıyor.

Z KUŞAĞI HİÇ OLMADIĞI KADAR YALNIZLAŞTI

Doç. Dr. Gonca Uncu, üniversite hayatının öğrencilerin birey olmalarına büyük katkı sağladığı görüşünde. Salgın döneminde üniversite hayatını tam anlamıyla yaşayamadan mezun olacak öğrencilerin olumsuz etkileneceğini söyleyen Uncu, “Z kuşağı hiç olmadığı kadar yalnızlaştı. Bu, uzun yıllar telafi edilemeyecek bir boşluk oluşturacak” diyor.

Doçent Doktor Gonca Uncu

“İŞE GİRİŞTE GÜVEN PROBLEMİ OLACAK”

Tam anlamıyla yüz yüze eğitim görmeden okuldan mezun olacak olmanın kendilerini iş hayatında da etkileyeceğini ifade eden Kopuz, işverenlerin kendilerini yeterli görmeyeceğini düşünüyor. Kişisel gelişim anlamında girişimlerde bulunacağını söyleyen öğrenci, “Okula kısa süre giderek mezun olmak özgüvenimizi de olumsuz etkileyecek” değerlendirmesinde bulunuyor.

"İŞ DEĞİL, YAZ STAJI BİLE BULMAK ZOR"

2020-2021 döneminin başından bu yana uzaktan eğitim alan SHMYO öğrencisi S.A. ev ortamında yeterli bilgiyi alamadığını ifade ederek, "Değil iş bulmak, yapacağımız yaz stajını bile bulmak çok zor" açıklamasında bulunuyor. A. aynı zamanda, "Deneyimimiz ve uygulamalarımız tam olmadıkça iş hayatında yeterli olacağımızı düşünmüyorum" değerlendirmesinde bulunuyor.

merthan.sumbelli@haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel