Tiklerin 4 nedeni var, milyonların hayatını karartıyor

Pırasa, şeftali ya da herhangi bir nesne. Bizim bir çırpıda söyleyebildiğimiz bu kelimeler, bazı kişilerin hayatını bir ömür boyu etkileyebiliyor. Nöropsikiyatrik bir hastalık olan tikin, henüz bir tedavisi ise bulunmuyor. Uzmanlar, tik geliştirmenin altında pek çok neden olabileceğini söylüyor.

Son Güncelleme:

Gündüz kuşağı programında pırasaya tiki olan Muhammet isimli bir kişi, kendisini terk ettiğini söylediği eşinin ısrarlı bir şekilde "pırasa" demesiyle bayılması tartışma konusu oldu.  Programın ardından Muhammet isimli kişinin pırasaya tiki olduğu ve 'pırasa' kelimesini duyduğunda kendisine hakim olamadığı ortaya çıkınca, birçok kişi sosyal medya üzerinden benzer sorunlar yaşadığını gündeme getirdi. Binlerce kişinin yaşamını olumsuz etkileyen ve genellikle çocukluk döneminde ortaya çıkan 'tiklerin' nedenleri ve tedaviye yönelik merak edilenleri uzmanlara sorduk. 

Kimi tiklerde kişi karşısındakinin yüzüne belirli aralıklarla tükürürken kiminin ise şeftali gibi tüylü gıdalardan dolayı yüzünü ekşitiyor. Bazı tikli kişiler de istemsiz el kol hareketleri yapabiliyor. 

"NEDENİ BİLİNMİYOR"

Psikolog Özge Öztaşçı, tik teriminin genellikle belirli hareketler, davranışlar veya sözcüklerin tekrarlanması olarak tanımlandığını belirtirken, "Tikler, Tourette sendromu gibi durumların bir parçası olabileceği gibi, belirli stres ve kaygı durumlarında ortaya çıkabilir. Tiklerin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genellikle sinir sistemi ile ilişkilendirilen bir sorun olarak ele alınıyor" dedi.

"SABIRLI OLMALISINIZ"

"Tikli kişilere nasıl davranılmalı?" sorusuna Öztaşçı'nın verdiği cevaplar şöyle:

"Tikleri olan kişilere karşı anlayışlı olmak önemlidir. Onlara karşı sabırlı ve duyarlı davranarak tiklerin farkında olabilir, rahatsız etmemeye çalışabilirsiniz. Tikleri göz ardı etmek veya kişiyi rahatsız etmeden normal aktivitelere devam etmek yardımcı olabilir."

4 TEMEL NEDENİ VAR

Öztaşçı, ortaya çıkan sorunların nedenlerini ise maddeler halinde şöyle açıkladı: "Genetik faktörler, tiklerin gelişiminde önemli bir rol oynayabiliyor. Tourette sendromu gibi durumlar genetik olabilir ve aile geçmişinde tikleri olan bireylerde daha sık görülür. İkincisi ise sinir sistemi ve beyin işlevlerindeki bozukluklar. Tikler, beyindeki sinirsel aktivitelerin düzensizlikleriyle ilişkili olabiliyor. Üçüncü etken stres ve kaygıdan kaynaklı durumlar. Dördüncü olarak da çevresel etkenler, tiklerin oluşumunun nedeni olabiliyor.

Doç. Dr. Yalın: "Tikler, çeşitli yaşlarda yatıştırılıyor bazılarında bitebiliyor ancak tourette sendromu ömür boyu sürebiliyor."

ALTTA YATAN SORUNLARA DİKKAT 

Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Osman Özgür Yalın, TV programında bayılan kişi üzerinden sorularımızı şöyle yanıtladı: "Pırasa deyince bayılan kişinin farklı bir durum veya sorunu olabilir. Tiklerde bazı ilaçlar kullanıyoruz ama bunların çoğuna bazı psikiyatrik rahatsızlıklar da eşlik ediyor. Obsesif kompulsif bozukluk ya da anksiyete bozukluğu eşlik ediyorsa, beraberinde onların da tedavi edilmesi gerekiyor."

BEYİN PİLİ TAKILABİLİYOR

"Tik otomatik bir davranış yapma dediğinizde durmuyor. Tikte o hareketleri yapmazsa rahat edemiyor yapınca da geçici bir rahatlama hissediyor. Bir süre baskılayabiliyor ama sonrasında artarak geliyor o hareketler. Bazı vakalarda beyin pili uygulanıyor. Ya da kişiye nörostimülatör yerleştiriliyor. Tikler, çeşitli yaşlarda yatıştırılıyor bazılarında bitebiliyor ancak tourette sendromu ömür boyu sürebiliyor."

Öte yandan hayatı olumsuz etkileyen ve sosyal ilişkilerini bozan bu durum olarak bilinen 'tikler' genellikle çocukluk dönemlerinde başlarken, uzmanlar ise nöropsikiyatrik bir hastalık tanımında bulunuyor. İlk defa Fransız doktor Gerard Gilles de La Tourette tarafından 1985 yılında keşfedilen hastalığın toplumda görülme oranı ise yüzde 2 olarak belirtiliyor. 

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber