Mudurnu'da 2011'de yapımına başlanan 732 villa, AVM, otel ve 2 kongre merkezinin yer aldığı proje kapsamında şato tipindeki villalardan 580'inin kaba inşaatı tamamlandı.Villalardan 350'si; Katar, Bahreyn, Kuveyt, Dubai ve Suudi Arabistan'daki müşterilere satıldı. Arap müşterilerin taksitleri zamanında ödememesi ve şirketin ekonomik planlamada yaşadığı sorunlar nedeniyle 'Burj Al Babas' adlı projenin sahibi Sarot Termal Grup, 2018 yılının Haziran ayında konkordato için başvurdu.İstanbul 3'üncü Ticaret Mahkemesi, 2018'in Eylül ayında Sarot Grup çatısı altındaki 3 şirket hakkında iflas kararı verdi. Şato tipi mimarisiyle tepkilere yol açan, ilçenin mimari ve tarihi dokusuna uymaması nedeniyle bölge halkının da eleştirdiği proje durdu.İFLAS VE KONKORDATO KARARI KALDIRILDI Daha sonra İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17'nci Hukuk Dairesi, Sarot Grup'a ait 3 şirket hakkında verilen iflas kararını kaldırdı. İlerleyen hukuki süreçte konkordato başvurusu da kaldırılan şirket hakkında satış izni verildi. Sarot Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Yerdelen, bu yaz projenin tamamlanacağını ve satışların devam ettiğini belirtti.VİLLALAR, DEPREMZEDELERE TAHSİS EDİLSİN ÇAĞRISI Yarım kalmış inşaat şeklinde duran şato villalarla ilgili sosyal medyada depremzedelere tahsis edilmesi yönünde paylaşımlar yapıldı. Yüzlerce kişi, villaların geçici olarak depremzedelere verilmesini istedi. Yerdelen ise bunun mümkün olmadığını söyledi.‘BURALAR KABA İNŞAAT, KALINMAZ’ Mehmet Yerdelen, villaların depremzedelere tahsis edilmesinin mümkün olmadığını belirterek, "Orada 732 villa var. 580 villa yapıldı. İçerisi kaba inşaat, altyapı yok. Kanalizasyon yok. 500-600 milyon para harcamak lazım. Milleti oraya çekip fırsatçılık yapmamak lazım. Kalkıp devletin parasını çarçur etmemek lazım. Buralar kaba inşaat burada kalınmaz. Dış cepheler yapıldı sadece. İçerisi kaba inşaat. Burada ısıtma falan olmaz. 'Burayı yapalım' diyenler, ahlaksızdır. Keşke kalınacak şekilde olsa. Devlete, millete kurban olsun. Hepsi bitmiş olsa, ısıtma falan olsa kalsınlar. Bu felakette her şey devletin emrindedir. 3 katlı villa bunlar. Bir aile kalır burada sadece. Her şey ortada. Altyapı, su bağlı değil ısıtma yok. 580 aile gelecek, diye 500-600 milyon para harcamamak lazım. Milleti yerinden edip buralara getirmeye gerek yok. Orası faaliyette olsa zaten devlet gelsin, alsın, kullansın. Kim, ne diyebilir buna?" dedi.