Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'bürokratlara tehdit' tepkisi

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sayıştay'ın 160. Kuruluş Yıl Dönümü Programı'na katıldı. Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na isim vermeden tepki göstererek, "Anayasal güvence altında kamu hizmetinin yürütmekle görevlileri tehdit etmek, iktidara direnmeye çağırmak faşist zihniyetin yansımasından başka bir şey değildir. Biz birilerinin sürekli yaptığı gibi üst düzey bürokratlarımızı tehdit etmedik. Yalan ve yanlış bilgilerle kamuoyunun meşgul edilmesinden daha tehlikelisi eksik bilgilerle bu işin yapılmasıdır" diye konuştu. 

Erdoğan'ın açıklamaları:

Mali istikrara katkı vermek üzere gelirlerin ve giderlerin kontrol altında tutulması gayesiyle faaliyet gösteren Sayıştay her dönemde önemini koruyarak bugünlere gelmiştir. Denetimin özünü oluşturan şeffaflık ve hesap verebilirlik modern devlet açısından tüm dünyada kabul görmektedir. Biz de insanı yaşat ki devlet yaşasın ilkesini hayata geçirirken bu anlayışla reformlara ağırlık verdik. Sayıştay hiçbir kamu grubunun rakibi değil, bir yardımcıdır. Burası kendisi doğrudan hesap soran değil, hesap sorulmadan çalışmaları yürüten, malzemeleri hazırlayan bir kurumdur. Yüksek denetim organı Sayıştay'ı kanunlarla daha da güçlendirdik. Tüm kamu kurumlarını, belediye şirketleri dahil kamu kaynağı kullanan her kuruluşu Sayıştay denetimi kapsamına alarak hukuk devletine bağlılığı ispatladık. 

Sayıştay mensuplarının özlük haklarında gerçekleştirdiğimiz iyileştirmelerle sizlerin çalışma şartlarını da iyileştirdik. Bizim denetimden asla kaçmadığımızın, korkmadığımızın en somut örneği Sayıştay Kanunu ve özlük haklarında yaptığımız tüm bu değişliklerdir. Amacımız Türkiye'nin demokratik hukuk devleti vasfıyla 2023 hedeflerine ulaşmasını, 2053 vizyonunu hayata geçirmesini temin etmektir. 

Şu günlerde akıl ve vicdan sahibi hiç kimsenin inkar edemeyeceğine inandığım bir gerçek vardır. Bu da geçen 20 yılda Türkiye'nin bir asırlık yol kat ettiğidir. Her alanda bu devrimlerin somut neticelerini görmek mümkündür. Bize bu kadar kısa sürede devasa atılımları nasıl gerçekleştirdiğimizi soruyorlar, kurumlarımız nezdinde inceleme yaptırıyorlar. Süreç hızlı olunca yeni araçlar ihtiyacı da ortaya çıkıyor. Bu tablonun içinde bir takım eksiklerin yaşanması kaçınılmazdır. Biz yürütme tarafından meseleye, en kısa sürede mümkün olan en çok eserin kazandırılması penceresinden bakıyoruz. Yargı organları ise elbette hukuka uygunluk yönünden değerlendirecektir. Sayıştay'ın denetimlerini sadece açık arama, ceza yönünden yapmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu yönde gösterilen gayretleri takdirle takip ediyorum ancak olumsuz örneklerin çıkabildiğini de biliyorum. 

"BİZ BİRİLERİ GİBİ BÜROKRATLARIMIZI TEHDİT ETMEDİK"

Kendilerine verilen yetkileri ülkeye ve millete daha iyi hizmet için kullanan her kurumun başımızın üstünde yeri vardır. Eleştirdiğimiz işler bile yapsalar sonuca saygı gösteririz. Anayasal güvence altında kamu hizmetinin yürütmekle görevlileri tehdit etmek, iktidara direnmeye çağırmak faşist zihniyetin yansımasından başka bir şey değildir. Biz birilerinin sürekli yaptığı gibi üst düzey bürokratlarımızı tehdit etmedik. Yalan ve yanlış bilgilerle kamuoyunun meşgul edilmesinden daha tehlikelisi eksik bilgilerle bu işin yapılmasıdır. Türkiye'nin yıkıcı değil, yapıcı yaklaşımlara, siyasi projelere ihtiyaçları vardır. 

Kaynak: Haber Global TV