Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ülkemizi terör kamburundan ebediyen kurtaracağız

Son dakika haberine göre, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında 10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü'nde 9 yıl aradan sonra Çankaya Köşkü'nde toplandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısının ardından önemli açıklamalarda bulundu. Terörle mücadele vurgusu yapan Erdoğan, "Ülkemizi terör kamburundan ebediyen kurtaracağız" dedi.

Son Güncelleme:

Son dakika haberi...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine toplantısının ardından önemli açıklamalarda bulundu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde:

-22 seneyi geride bıraktık. Hükümeti devraldığımızdan bu yana her seneyi bir öncekinden daha ileride bıraktık. Sayısız yatırımı Türkiye'ye kazandırmanın bahtiyarlığını yaşadık. Yönetime istikrar getirmek suretiyle oligarşik yapıların vesayet isteğini kamçılayan, ömrü 2-3 seneyi bulmayan yamalı koalisyonlar dönemine biz son verdik. 

-2002 ile 2024 arasında geçen 22 yıl Cumhuriyet tarihimizin en parlak ve en görkemli yılları olarak hafızalara kazınmıştır. Bazılarının eski Türkiye güzellemesi yapmasına bakmayın, onların derdi kendi menfaatleridir. 

-22 yıldır milletin emanetine sahip çıkmanın, Türkiye'ye hizmet sancağını iftiharla taşımanın, insanımıza olan borcumuzu en güzel şekilde ödemenin derdindeyiz. Vesayetten darbe girişimlerine kadar nice saldırıyı püskürttük. 15 Temmuz gecesi bir alçak saldırıyı planlayıcıların başına geçirmemiz bile tarihi bir başarıdır. 

 -15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğumuz ittifakın ortağı MHP ve genel başkanına şükranlarımı iletiyorum. 

-Yurt içinde ve yurt dışında yoğun programlarımız oldu. Cumhuriyet'imizin ilanının 101. yılını 81 il, KTTC ve yurt dışı temsilciliklerinde coşkuyla kutladık. Yerli ve milli imkanlarla geliştirilen GÖKBEY'in ilkinin Jandarma Komutanlığına teslimini yaptık.

-Cumhuriyet'imizin 101. yılını büyük bir kucaklaşmaya dönüştürme çabasındayız. Türkiye'nin geleceğinde terörizme yer olmadığı gibi terör destekli siyasete de yer yoktur. Kandil'deki eli kanlı baronları yerle bir etmekte kararlıdır ve bundan geri adım atılmayacaktır. Bizim asıl mücadelemiz teröristler yanında bunları üzerimize salanlarla, terör belasını 40 yıldır bu milletin başına musallat edenlerdir.

-Bölgemizde sınırlarımız kanla, suikastla çizilmeye çalışırken biz yolumuza eski tas eski hamam devam etmeyeceğiz. Bizim gelişmeleri tribünden seyretme gibi bir lüksümüz bulunmuyor. Bunun önündeki engellerin en başında terör belası var. Bu terör kamburundan ülkemizi inşallah ebediyen kurtaracağız. 

-Demokrasi ile şiddet, sivil siyaset ile terör aynı kapta bir arada bulunamaz. Dünyanın hiçbir ülkesinde sırtını terör örgütüne dayayarak siyaset yapılmasına izin verilemez. Bu partileri kapatma sebebidir. Demokrasilerin en temel şartı şiddeti reddetmektir. Bölücü örgüte kuklalık yapanlara müsamaha gösterilmesi düşünülemez.

-Terör örgütünün belediye gücü ile haraç mekanizmaları kurmasına göz yumamayız. Bölücü örgüt komiserlerinin belediye binalarının mahzenlerinde başkan tokatladığı belediye araç gereçlerinin hizmet için değil, çukur kazmak için kullanıldığı bir manzarayı bu ülkeye ve şehirlerimize kesinlikle yaşatmayacağız. İnanıyorum ki böyle bir tabloya bizim gibi akıl ve vicdan sahibi hiç kimse rıza göstermez, hiç kimse kayıtsız kalamaz, bunu tasvip edemez.

-Aziz milletim, görevden alınan tüm belediyelerde olan işte budur. Esenyurt belediye başkanının kağıt üzerinde bir başka partinin mensubu gözükmesi bu hakikati değiştirmiyor. Asıl üzüntü verici olan ise devletin bu çerçevede hayata geçirdiği meşru tasarrufları karşısında adeta aslan kesilenlerin polisimize, jandarmamıza atılan taşlar bombalar karşısında süt dökmüş kediye dönmeleridir.

-Kürsüden savcıları, kaymakamları, valileri pervasızca tehdit edenlerin, bölücü örgütün şehirdeki uzantılarının estirdikleri terör karşısında tek bir cümle dahi kurmadıklarını, daha doğrusu kuramadıklarını ibretle takip ediyoruz. Bunlar da korkaklıktır. İki yüzlülüktür. Teröre teslim olmak, kendi çıkarları için koskoca bir milletin geleceğini tehlikeye atmaktır. Meselenin davayım tarafı, ülkenin ikinci büyük partisinin dümeni kırılmış gemi gibi misali sürekli sağa sola savrulmasıdır. Bakıyorsunuz bir gün bu partinin sayın genel başkanı Ankara'da vatan, millet, bayrak, cumhuriyet edebiyatı yapıyor, aynı kişi ertesi gün bakıyorsunuz ülkenin bir başka köşesinde Türkiye'yi açıkça tehdit edenlerle, alçak terör eylemlerini övenlerle ve şehir eşkıyalarıyla aynı otobüsün üzerinde korsan miting düzenliyor. Esasında tüm bu yaşananlar bize şunu gösteriyor, ülkenin en eski partisinin birilerinin kişisel kariyeri uğruna kurduğu ittifakın müttefiklerini özellikle Türkiye'yi eleştirmek yerine ana muhalefetin kendisini enfekte etmekte, zehirlemekte, kurucu değerlerinden saptırmaktadır.

-Görüyoruz ki artık ana muhalefet yok tabii, muhalefet var. Bu parti giderek ittifak ortaklarının rengini alıyor. Nitekim bu benzerlik siyaset diline ve üslubuna da yansımıştır. Yani ataların deyimiyle üzüm üzüme bakarak kararıyor. Bu dejenerasyona söz konusu partinin kendi bünyesinden de haklı itirazların yükseldiğini duyuyoruz, okuyoruz. Tekrar söylüyorum, hangi siyasi partiye mensup olursa olsun, milletten sandıkta aldığı yetkiyi millet için kullananlarla hiç kimsenin bir sorunu olamaz.

-Teröre, teröristlere ve Kandil'in komiserlerine iradesini teslim etmeyenlere devlet olarak gereken desteği sağlamaktan imtina etmeyiz. Nitekim bu doğrultuda irade gösteren belediye başkanlarına seçildiği yere bakmaksızın devletimiz tüm imkanlarıyla sahip çıkmakta destek vermektedir. Ama milletin emanetinin ülkenin ve milletin imkanlarının terör baronlarına peşkeş çekilmesine de yine partisine bakmaksızın kusura bakmasınlar eyvallah edemeyiz.

-Bugüne kadar tüm adımlarımızı hukuk ve demokrasi çerçevesinde attık. Yargı ve mahkeme kararları çerçevesinde attık. Bundan sonra da hukukun üstünlüğü ve milli iradenin hakimiyeti ilkesine göre hareket edeceğiz.

-AB ile iş birliğimizi güçlendirmeye hazır olduğumuzu ifade ettik. Bunun faydalarını göreceğimize inanıyorum. KADEM'in düzenlediği zirveler kadınlarla ilgili çok önemli konuları irdeliyor. Bu sefer konu Kadın ve Yapay Zeka idi. KADEM'in böyle güncel bir konuyu gündemine almasını takdirle karşılıyorum.

-Biz birini diğeri ile tokuşturmak yerine her ikisine de hak ettiği değeri veriyoruz. Bugün tüm bu senaryoları yırtıp attığımız bir toplantı yaptık. Çankaya Köşkü'nü de milletin evi ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni de en verimli şekilde kullanmaya devam edeceğiz. 

-İhracatımızdaki yükseliş sürüyor. Ekim ayı ihracatımız yüzde 3,6 artış gösterdi. Ekim ayındaki rekorlar son 15 ayın 10'unda o ayın rekoru kırıldı. Yıllıklandırılmış ise 262,3 milyar doları buldu. Mal ihracatına bağlı olarak payımızı istikrarlı şekilde artırıyoruz. Ekim'de açığın 9-10 milyar dolar aralığına gerilemesini öngörüyoruz. MB'nin rezervleri 159 milyar dolar ile tarihi zirveye ulaştı. 

-3 büyük kredi derecelendirme kuruluşu tarafından notu 2 kademe birden artırılan ülke olmamız tesadüf değildir. Turizm yine başarı hikaye yazdığımız bir başka alandır. TÜİK tarafından açıklanan 2024 yılının 3 çeyrek turizm rakamları yine çok ciddi bir ivme yakaladığımızı gösteriyor. Turizm gelirimiz yüzde 3,9 oranında artarak 23,2 milyar dolara çıktı. 

Sonraki Haber