Sinan Oğan, Bahçeli'nin çağrısını değerlendirdi: Ben zaten evdeyim
TÜRKSAM Başkanı Sinan Oğan, Bahçeli'nin Meral Akşener'e yaptığı "Evine dön" çağrısını değerlendirdi. Oğan, "İhraç edilmiş olsam bile MHP'de siyaset çalışmalarımı devam ettirmek için çalışıyorum. Ben zaten evdeyim" dedi.
İYİ Parti Aksaray Milletvekili Ayhan Erel ve TÜRKSAM Başkanı Sinan Oğan Haber Global ekranlarında önemli açıklamlarda bulundu.
MHP'nin iptal edilen kurultayının Çağrı Heyeti Başkanı İYİ Parti Aksaray Milletvekili Ayhan Erel, Cemal Enginyurt'un açıklamalarına yanıt verdi.
Erel'in açıklamaları şöyle:
"Delegeler noter önünde imzaladı. MHP'nin tüzüğüne göre partinin en yetkili organı ve karar almaya yetkili olan organ genel kuruldur, büyük kongredir. Büyük kongrede her türlü kararlar alınabilir. Toplantının başında genel kurulda bu gündeme ilave maddeler var mı şeklinde bir duyurudan sonra, eğer genel kuruldan eklenmesi şeklinde talep gelirse bunu divan değerlendirir onaya sunar, kabul edilirse görüşülmeye başlanır.
Yapılan işler hukuka, siyasi partiler kanununa ve tüzüğe uygun yapılmıştır. Tek gündem ile toplanabilirsiniz ama genel kurul buna başka maddeler ilave edebilir. Hukuk buna müsaade ediyor.
Cemal Enginyurt doğruları ifade etmektedir. Doğrular hiçbir zaman karanlıkta kalamaz. Enginyurt'un da ifade ettiği gibi bizim orada aldığımız kararların uygulanmaması için Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava açılmıştır ve davada öncelikle tüzük değişikliklerinin uygulanmaması için karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkeme de Cemal Enginyurt'un gerekçelerini bize göre haksız bir şekilde, 'Kararlar uygulanırsa telafisi olmayacak sonuçlar çıkabilir' gerekçesiyle tedbiren değişikliklerin uygulanmamasına karar vermiştir. Biz mahkeme kararına uyarak bu kongreyi yapamadık."
TÜRKSAM Başkanı Sinan Oğan ise şunları söyledi:
Devamında söz hakkı alan Türkiye Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Araştırmalar Merkezi (TÜRKSAM) Başkanı Sinan Oğan, değerlendirmelerine "Birincisi bir kurultay yapılamadı. Tüzük kurultayı yapıldı. 10 Temmuz belirlendi ama tüzük kurultayından öteye bu gidemedi" ifadesiyle başladı.
Oğan şöyle devam etti:
"Tüzük kurultayında ben o zaman da itiraz etmiştim, bizim teklifimiz, 4 genel başkan adayıydık, bir maddenin değiştirilmesi ısrarındaydık, 13 maddenin değiştirilmesi sebebiyle mi kongre iptal edildi? Yoksa zaten iptal edilecek miydi? Bunu bilemiyoruz. Gemerek mahkemeleri kararının, Ankara mahkemelerinin önüne çıktığı bir süreci görüyoruz."
Oğan, programın sunucusu Saynur Tezel'in "Bunun bir tuzak olduğu, 'MHP'nin bir korsan taleple esir alınması, bunun bir terör örgütü projesi olduğu' gibi şeylerle suçlanıyordu muhalifler" ifadesi üzerine de şunları kaydetti:
"Hangimiz teröristiz, madem bizler teröristsek bu devletin hukuku, yargısı yok mu, niye terör suçundan hapiste değiliz. Niye bu kişilere, teröristlere evlere dön çağrısı yapılıyor bugün? Bunlar sadece o dönem siyasi argümanlardan ibaretti. Biz MHP'nin öz çocuklarıydık. Bizim hedefimiz, delegelerimizin talebiyle bir kurultay yapmaktı. Belki bu imza toplama sürecinde olmayan, yeni adaylar da olacaktı. Bize karşı çok haksız ithamlarda bulunuldu. Bu haksız ithamlar devletin mahkemelerinde de devam etti. Haksız bir şekilde kurultaylarımız engellenmeye çalışıldı.
Neticesinde bazı arkadaşlar ayrı parti kurdular. Ben ise herhangi bir siyasi partiye gitmedim. O gün bize 'Bu kurultayda başarılı olmazsanız ne yaparsınız?' diye soruldu. 'Yolumuza devam ederiz' dedik. Ben sözümün arkasındayım. MHP'de, her ne kadar ihraç edilmiş olsam bile MHP'de siyaset çalışmalarımı devam ettirmek için çalışıyorum... Benim için 'Eve dön' çağrısı... Ben zaten evdeyim. MHP'deyim. Ben sadece... Bana yapılan haksızlıkların giderilmesi lazım. Ben zaten her yerde MHP'nin benim partim olduğunu, MHP'den başka bir yerde siyaset yapma düşüncemi ifade ediyorum.
"BUGÜN SESİNİ ÇIKARAN İHRAÇ EDİLİYOR"
Ayhan Bey ile o zaman beraber yol yürüdük. 4 farklı genel başkan adayı olmasına rağmen her birimizin çağrı heyeti üyesi vardı. O gün 13 madde değil de 1 madde değişseydi iptal edilir miydi? Bilemiyoruz. Keşke bahane vermeseydik. En azından bugün '13 maddeyi değiştirdiniz, o yüzden iptal başvurusunda bulunduk' demezlerdi. Bunlar geçmişte kalmış hadiseler. Türkiye'de parti içi demokrasinin gelmesi, insanların genel başkan adayı olduğu için ihraç edilmeyeceği bir sistem için çalışılması lazım. Bugün Enginyurt kendisi de ihraç edildi. Bugün sesini çıkaran ihraç ediliyor. Türk siyasetinin içerisinde sadece liderlerin değil, parti üyelerinin de söz söyleyebileceği bir Türkiye için çalışmak lazım."