Rusya içeride ne düşünüyor? Savaş karşıtı protestolar Putin'i ne kadar etkiler?
Dünya, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırılarını protesto ederken Rusya Federasyonu içinde de savaşa karşı olan çok insan var. Bu insanlar ülkenin çeşitli noktalarında protesto gösterileri düzenliyor. İç kamuoyu Kremlin yönetiminin fikrini ne kadar değiştirir? Savaşa karşı olanlar ne diyor?
Rusya ile Ukrayna arasında aylardır süren gerilim, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırması ile sonuçlandı. Rus askerlerinin birçok noktadan işgal başlattığı Ukrayna yönetimine göre uluslararası arenadan gelen destekler yeterli değil. Bölgeden gelen fotoğraflar ise yürekleri dağlıyor.
Ukrayna'da birçok yerleşim yeri bombalanırken, çok sayıda sivilin hayatını kaybettiği öğrenildi. Vicdanların sızladığı görüntülere Rusya vatandaşları da tepki gösteriyor. Rusya'nın St. Petersburg ve Moskova da dahil birçok kentinde savaş karşıtı gösteriler düzenlendi. Göstericiler, 'Savaşa hayır' ve 'Benim savaşım değil' gibi dövizler taşıyarak, sloganlar attı.
Rus güvenlik güçleri sert müdahalelerde bulunarak protestocuları gözaltına aldı. Moskova'da ise izin alınmamış protesto gösterilerine katılacaklar yasal sonuçları hakkında devlet tarafından uyarıldı.
📌Peki bu süreçte Rusya içeride ne düşünüyor?
📌İç kamuoyu savaş karşısında bölündü mü? Yoksa protestolar bir azınlığı mı temsil ediyor?
📌Protestolar Putin'in fikrini ne derece değiştirir?
'BU DURUMDAN HOŞLANMAZLAR AMA...'
'Gorbaçov'dan Putin'e Rusya'nın Sırları' ve 'Vladimir Vladimiroviç Putin: Rusya'yı Ayağa Kaldıran Lider' adlı kitapların yazarı ve 21 yıl Moskova'da yaşayan gazeteci Cenk Başlamış, son derece sınırlı protestolar olduğunu ve toplumun genelini yansıttığını söylemenin imkansız olduğun aktarıyor.
Başlamış, "Ukrayna meselesi enteresan bir mesele. Bir taraftan iki taraf da akraba topluluklar. Ortalama bir Rus vatandaşı Ukraynalıyla akrabadır ama biraz da tepeden bakarlar, bir taşralı gibi görürler. Ama buna rağmen Rus ordusunun Ukrayna'ya girmesinden hoşlanmaz, istemezler. Sonuçta ortak kültüre ve dile sahipler. Fakat bundan 'Putin'i ya da savaş kararını desteklemiyorlar' anlamı çıkarmamak gerekir" dedi.
İki toplumun çok fazla iç içe geçtiğini Rusya vatandaşı olan milyonlarca Ukraynalı olduğunu belirten Başlamış, "İçlerine çok sinmese de -belki başka ülke bir olsa bu kadar duygusal olmazlar- yine de 'Putin doğru yapıyor' derler. Protesto yapan küçük grubun Rus kamuoyunun düşüncesini yansıttığını söylemek yanlış, Rusya'nın politikasını etkileyeceğini söylemekse mümkün değil." diye konuştu.
'DIŞ POLİTİKADA İNANDIRICILIĞINI YİTİRDİ'
Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Uluslararası İlişkiler Uzmanı ve Rusya üzerine çalışmaları olan Dr. Sabir Askeroğlu, "2014'te Kırım'ın alınması sembolik önem taşıyordu. O dönem Rusya medyası Ukrayna'nın Rusya'ya karşı olduğunu, Rus nüfusunu ezdiğini, Rusça konuşanların haklarını ihmal ettiğini söylüyordu. Kırım'ın ilhakını insanlar olumlu karşıladı" dedi.
Sonra Kırım'ın yük olduğunu gören bazı Rusların Putin'in politikalarını kabul etmemeye başladığını belirten Askeroğlu, "Ukrayna'ya müdahale sebebinin 'Dış politikada başarılı hamleler yapacağım' gibi görülmesiyle bir kesim tarafından artık inanılırlığını kaybetti. Sokaktaki protestolar daha önce Rusya-Ukrayna ilişkilerinde hiç görünmemiş bir durum. Bu da belli bir kesimin artık Rusya'nın dış politikasına eskisi kadar destek vermediğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
'KÖKLERİMİZ UKRAYNA'DA ZATEN'
Rusya'nın 12. yüzyılda Kiev Rusya'sı olarak kurulduğunu dile getiren Askeroğlu, "Rus vatandaşları bir anlamda da Ukrayna'yı ve Ukrayna halkını kendine yakın millet olarak görüyor. Rus nüfusunun önemli bir kısmı bazı açıklamalara göre, kökünün Ukrayna olduğunu söylüyor. Ruslar ama kökleri Ukrayna" diyor.
'İKNA EDİLMESİ ZOR'
Rusya'nın dış politika ve güvenlik politikalarında halkın fikrinden bağımsız hareket ettiğini söyleyen Askeroğlu, "Rusya tarihi boyunca kaynaklarını halkın refahının gelişmesi için değil de savunması için harcamıştır. Dolayısıyla bunun ciddi bir etkisi olmaz. Eskiden de iktidara karşı olan kesim yine sokağa çıkıyordu, ama önem verilmiyordu. Devlet için halkın fikri, birincil dinlenmesi gereken bir fikir değil" şeklinde konuştu.
Kaynak: Web Özel