Pepsi'nin başı dertte: Halk sağlığını tehdit etmekle suçlanıyor
New York başsavcısı Çarşamba günü PepsiCo'ya dava açarak yiyecek ve içecek devini çevreyi tehlikeye atmak ve ambalajlarında tek kullanımlık plastiği ortadan kaldırma hedefleri konusunda halkı yanıltmakla suçladı
The New York Times'a konuşan başsavcı Letitia James, ofisinin Buffalo Nehri boyunca uzanan plastik atıkların büyük bir kısmının Pepsi'nin ürünlerinden kaynaklandığını tespit ettiğini söyledi.
James, şirketin Buffalo bölgesinde ürünlerinin neden olduğu kirliliğe bir çare bulmasını ve PepsiCo'nun nehre giren plastik ambalaj miktarını azaltmasını talep ediyor. James ayrıca şirketin Buffalo bölgesinde yeteri kadar uyarı etiketleri içermeyen tek kullanımlık plastik ürünlerin satışını veya dağıtımını durdurmasını talep ediyor.
PEPSICO HALK SAĞLIĞINI TEHLİKEYE ATIYOR
James yaptığı açıklamada, "Tüm New Yorkluların temiz suya erişim hakkı vardır, ancak PepsiCo'nun sorumsuz paketleme ve pazarlama faaliyetleri Buffalo'nun su kaynaklarını, çevreyi ve halk sağlığını tehlikeye atmaktadır" dedi.
2022 yılında başsavcılık Buffalo Nehri'nde bir kirlilik araştırması yaptı ve tek kullanımlık plastik ürünlerden kaynaklanan yüksek düzeyde kirlilik tespit etti.
PEPSICO İDDİALAR KARŞISINDA SESSİZ
Merkezi New York'ta bulunan ve Lay's patates cipsi ve Mountain Dew alkolsüz içecekleri gibi atıştırmalık gıdalar üreten PepsiCo, bu iddialara ilişkin herhangi bir açıklamada bulunmadı.
VERİLEN TAAHHÜTLER
Sürdürülebilirlik taahhüdünde bulunan diğer şirketlerle birlikte PepsiCo, 2025 yılına kadar tüm ambalajlarını "geri dönüştürülebilir, kompostlanabilir, biyolojik olarak parçalanabilir veya yeniden kullanılabilir" hale getirmeyi hedeflediğini söyledi. Şirket ayrıca 2030 yılına kadar işlenmemiş plastiği 2020 yılına kıyasla yüzde 50 oranında azaltmak istediğini belirtiyor.
Ancak James'in ofisi, şirketin şimdiye kadar bunu yapmadığını ve bu süreçte New Yorklular için bir kamu sıkıntısına ve potansiyel bir sağlık tehlikesine yol açtığını söyledi. Ofis, Buffalo Nehri boyunca yaklaşık 2 bin çöp parçasını incelediğini ve PepsiCo ürünlerinin - ambalajlar, şişeler ve cips poşetleri dahil - tanımlanabilir çöplerin yüzde 17'sinden fazlasını oluşturarak en büyük paya sahip olduğunu tespit ettiğini söyledi.
James'in ofisi son zamanlarda çevre ve tüketici koruma yasalarını ihlal eden işletmelere karşı da başlattığı yasal işlemlerle adından söz ettiriyor. Eylül ayında başsavcı, üç geri dönüşüm ve temizlik şirketinin 800 ton elektronik atığı yasadışı olarak işlemekten suçlu bulunduğunu açıkladı. Haziran ayında James, yabani ot ilacı Roundup'ın güvenliği konusunda tüketicilere yanlış iddialarda bulunduğu gerekçesiyle Alman biyoteknoloji şirketi Bayer ile 6.7 milyon dolarlık bir anlaşmaya vardı. Mart ayında ise James, New York'ta yasadışı atık boşaltımı yaptıkları gerekçesiyle 29 atık yönetim şirketine karşı dava açtı.
Çarşamba günü PepsiCo aleyhine açılan dava, 2020 yılında California'daki bir mahkemede PepsiCo, Coca-Cola ve diğer büyük şirketler aleyhine bir eyalet çevre grubu tarafından açılan davaya benziyor. O davada da PepsiCo'nun benzer şekilde atık sorunu yarattığı ve ambalajlarını geri dönüştürülebilir olarak etiketleyerek tüketicileri yanılttığı iddia edilmişti.
Kaynak: Haber Global TV