Parmak ucundan gelen ölüm! Kuduz kabusu!

Başıboş köpeklerin artması, sık sık yaşanan saldırılar, Türkiye'yi 'kuduz riski yüksek ülkeler' arasına soktu. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, Türkiye'yi “köpek kuduzu açısından yüksek riskli ülke” listesine alırken, uzmanlar parmak ucu ısırıklarının bile öldürücü olduğunu söylüyor.

Son Güncelleme:

Şanlıurfa'da kuduz karantinasından kaçan Suriyeli Hasan Halil'in çamura bulanmış yüzündeki dehşet dolu bakışlar, vücudunda ilerleyen virüsün insanı ne denli korkunç bir sona doğru götürdüğünü bir kez daha gösterdi. Hasan Halil birkaç gün sonra hastanede hayatını kaybederken, hastanedeki son görüntüler ise kuduz sorununu yeniden gündem taşıdı.  
Suriyeli Hasan Halil'den bir ay önce, geçen temmuzda yine Şanlıurfa'da mimar Lütfü Seray kuduz nedeniyle hayatını kaybederken, Seray'ın ısırıldıktan 1 saat sonra kuduz aşısı olması ise akıllarda soru işaretlerine neden oldu .

Suriye'de ısırıldıktan sonra getirildiği Şanlıurfa'da karantinadan kaçan Hasan Halil adlı kişi hastanede hayatını kaybetti.

SEYAHAT UYARILARI BİLE YAPILIYOR

Mimar Lütfü Seray'ın ölümünde ihmal olup olmadığı tartışması devam ederken, uluslararası kuruluşların hazırladığı raporlarda Türkiye'nin kuduz konusunda “riskli ülkeler” kategorisinde yer aldığı ortaya çıktı. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin (CDC) yayınladığı listeye göre Türkiye “köpek kuduzu açısından yüksek riskli ülkeler” listesinde bulunuyor. Türkiye’ye gideceklere bu konuda uyarılar yapılırken, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre de, kuduz konusunda Türkiye “en riskli ülkeler” arasında.

Son 1,5 yılda yaklaşık 500 bin kişiye köpeklerle riskli temas sonucu kuduz aşısı uygulandı. 

BAŞ AKTÖR KÖPEKLER!

Öte yandan Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, 2008-2021 arasındaki riskli temas sayısı 2 milyon 959 bin 338’i geçerken, sadece son 1,5 yılda yaklaşık 500 bin kuduz riskli temas yaşandı. Sağlık Bakanlığı'nın Kuduz Komisyonu'nda uzun yıllar görev yapan Hacettepe Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Türkiye'deki vakalarda aşı kullanımının bir hayli yüksek olduğunu belirterek, virüs taşıyan hayvanlarla ilgili ilginç bir noktanın altını çizdi. “Türkiye'de asıl risk köpeklerden kaynaklanıyor. Son 10 yıldır kedi kaynaklı bir kuduz vakasına rastlanmadı” diyen Prof. Dr. Ceyhan şu bilgileri verdi:

YABAN HAYVANI KUDUZUYLA MÜCADELE

“Türkiye gerçekten de kuduz riskinin oldukça yüksek olduğu bir ülke. Sahipsiz köpekler büyük bir risk faktörü. Köpeklerin nereye gittiği, yaban hayvanlarıyla temas edip etmediği belli değil. Vahşi hayvan kuduzuyla mücadele etme yöntemleri farklı. Onları köpek gibi yakalayıp aşılamamız mümkün değil. Birçok ülkede içinde kuduz aşısının olduğu et parçaları havadan vahşi hayvanların olduğu alanlara atılıyor. Bu şekilde insanların, evcil hayvanların onlarla temasını kesiyorlar. Sokakta da sahipsiz hayvan bırakmıyorlar."

Prof. Dr. Mehmet Ceyhan yaban hayvanlarındaki kuduzla mücadele yöntemlerini anlattı. 

YARASA TEMASINA MARUZ KALIYOR

Prof. Dr. Ceyhan, yaşanan sorunun bilinmesine rağmen,  Türkiye'de bununla ilgili yapılan bir faaliyet olmadığını da belirtirken,  "Sokak köpeklerinin barınaklara alınması da pek çalışmadı. Başıboş dolaşıyorlar, yiyecek de bulamadıkları için barınak dışına çıkıp yarasa temasına maruz kalıyorlar. Bu şekilde kesemezsiniz. Kuduzda yapılması gereken bazı işlemler var. Örneğin kuduz vakası bulunduğu  zaman o bölgenin karantinaya alınması lazım. Bu da özel bir program gerektiriyor. Sürekli kararlar alınıyor, ama bunu uygulamak kolay olmuyor” diye konuştu. 

Şanlıurfa'da ısırıldıktan sonra tedavisine başlanan Mimar Lütfü Seray kuduz nedeniyle hayatını kaybetti.

ISIRILAN YER VE VİRÜS MİKTARI ÖNEMLİ

Prof. Dr. Ceyhan hastalığın nasıl ilerlediğiyle ilgili de çarpıcı bilgiler verdi. Temmuz ayında Şanlıurfa'da temastan hemen sonra aşısına başlandığı halde kuduzdan hayatını kaybeden Lütfü Seray'la ilgili sorumuza da cevap veren Ceyhan şunları söyledi: “Türkiye'de aşılarla ilgili problem yok, kuduz aşısı son derece koruyucu bir aşıdır. Ancak eğer geç kalmışsanız etkili olmaz. Aşıyı temastan sonraki ilk dört günde uygulamanız lazım. Tabii virüs miktarı da belirleyici oluyor. Eğer çok fazla virüs alınmışsa aşı yeterli olmayabilir. Bir de ısırılan yer önemli. Eğer sinir sistemine yakın bir bölgeden ısırılma olmuşsa, baştan, yüzden, ya da sinir dokusunun yaygın olduğu parmak ucu gibi bölgelerden ısırılmışsa virüs sinir sisteminde çok hızlı ilerler, aşı yetmeyebilir.”

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber