İstanbul'un hafriyat sorunu nasıl çözülecek? 5 ayda 95 milyon ceza...

İstanbul'da hafriyat alanlarının dışına dökülen atıklar, çevreye zarar verdiği gibi doğayı da tehdit eder hale geldi. Döküm bedeli ödemek istemeyen kamyon şoförleri, gelişi güzel döktükleri molozlar ile su havzalarından, denizdeki müsilaja kadar geri dönülmesi zor zararlar veriyor.

Son Güncelleme:

16 milyon insanın yaşadığı İstanbul'da yaşanan kaçak hafriyat dökümü, çevre ve görüntü kirliliğini tehdit eder boyutlara taşıdı. Günde yüzlerce hafriyat kamyonu, İstanbul şehir merkezinden kilometrelerce yol kat edip hafriyat alanlarına boşaltım yapıyor.

Haberglobal.com.tr'nin İBB'den aldığı verilere göre; İstanbul genelinde belediyenin ve özel sektörün işlettiği hafriyat döküm alanlarının toplam kapasitesi 50 milyon metreküp. 

İstanbul'da şu an, 3'ü Avrupa Yakası'nda (Arnavutköy- Eyüp-Silivri) ve 2'si Anadolu Yakası'nda (Şile) olmak üzere 5 adet aktif hafriyat döküm sahası bulunuyor. Bu sahalara hafriyat döküm bedeli m3'ü 12 TL. 

Ancak kamyon şoförleri hem kantar kuyruklarında beklememek, hem de hafriyat döküm bedeli ödememek için hafriyat, kimyasal veya talaş gibi atıkları gözden ırak yerlere boşaltıyor.

Ormanlık bölgelerin çoğunlukta olduğu Arnavutköy, Şile, Başakşehir, Sarıyer gibi ilçelerde pek çok kaçak hafriyat dökümü yapılıyor. Geçen hafta Başakşehir'de bulunan, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden Yarımburgaz Mağarası'nın çevresindeki görüntüler bunun en iyi göstergesi. Mağaranın etrafı adeta hafriyat döküm alanına dönüşmüş.

Yarımburgaz Mağarası'nın etrafı kaçak hafriyat döküm alanı olarak kullanılıyor. Fotoğraf: DHA

'EN AZ HAFRİYAT ATIK YILI'

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin haberglobal.com.tr ile paylaştığı verilere göre; 2022 yılının ilk 5 ayında İstanbul'da aylık 26 milyon 800 bin 860 metreküp, günlük ortalama ise yaklaşık 190 bin metreküp hafriyat kaynaklı malzeme çıktı.

Pandeminin başladığı 2020 yılı içerisinde günlük üretilen hafriyat kaynaklı malzeme miktarı, İstanbul tarihinde en az inşaat atığının çıktığı yıl oldu. 2021 yılı içerisinde üretilen hafriyat kaynaklı malzeme ise 2020 yılına kıyasla hacim olarak günlük yüzde 90 arttı. 2022 yılının ilk beş ayı içerisinde ise üretilen hafriyat kaynaklı malzeme, 2020 yılına kıyasla günlük yüzde 50 oranında artış gösterdi.

Çevre Kanunu uyarınca hafriyat kamyonlarına belgesiz taşıma yapmalarından dolayı 32 bin 855 TL, kaçak döküm yapmaları durumunda ceza miktarı 122 bin 580 TL, firmaya ise (şahsa uygulanan ceza miktarının 3 katı) 367 bin 740 TL ceza uygulanıyor.

2021 yılında İstanbul'da 'belgesizlik ve kaçak döküm'den dolayı toplam 157 milyon 533 bin 866 TL ceza kesildi. 2022 yılında ise sadece ilk 5 ayda 'belgesizlik ve kaçak döküm' nedeniyle 95 milyon 787 bin 308 TL para cezası uygulandı.

Kaçak dökümlerin önüne geçilmesi için İstanbul genelinde dökümlerin yapılması muhtemel alanlara 90 kamera yerleştirildi.

'İÇTİĞİMİZ SUYA KADAR ZARARI VAR'

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı eski müsteşarı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Geliştirme Daire eski Başkanı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, hafriyat döküm alanlarının belirli olduğunu ve bir bedel karşılığında işletmelerin hafriyat atıklarını bertaraf ettiğini belirterek, "Hafriyat yüzey toprağa alınarak geri kazandırılır. Geriye kalan mıcır gibi maddeler ise lisanslı depolama alanlarında depolanır" diyor.

Geçen yıl, İstanbul Arnavutköy'de İstanbul'da yasak alana hafriyat dökerek çevreyi kirleten şüpheliler olay yerine gelen zabıtaları darbetmişti. Polis ekipleri tarafından yakalanan 6 şüpheli, adliyeye sevk edildi. Fotoğraf: İHA

Gelişi güzel hafriyat dökülmelerinin bulunduğu bölgedeki su havzası veya kıyı sahillerindeki toprağın kimyasını bozduğunu dile getiren Öztürk, "Toprağın özelliğini anormal etkiliyor. Su havzasına dökülen hafriyatın içerisinde tehlikeli atık olabilir. Dökülecek maddenin cinsini bilmiyoruz. Toprak, yağmur suyuyla barajlara gittiği zaman tabana çöker. Hafriyatın içinde kireç, alçı taşı gibi maddeler olur. Denize veya göllere ulaştığı zaman hidrojen-sülfür denilen çürük yumurta kokusu oluşur" ifadelerini kullandı.

Avcılar Tahtakale Mahallesi'ndeki bu sitenin önüne gelen plakası kapalı kamyonlar hafriyatı yol kenarına bırakıp kaçıyor. (DHA)

Hafriyatların Marmara Denizi kıyısına dökülmesi durumunda müsilaj oluşumunda katkı sağlayan 'silisyum' maddesinin de bulunduğunu belirten Öztürk, şöyle devam etti: "Dolayısıyla boş bırakılacak bir alan değil. Yaptırım olması lazım. Lisanssız araçlarla hafriyatın taşınması önlenmeli. Dökülen yerlerden o hafriyatın kaldırılması ve verdiği zarar döküm maliyetinden 3-5 kat fazla."

İstanbul Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Selahattin Beyaz, çevre cezalarının işveren açısından daha avantajlı olduğunu öne sürüyor. Beyaz, "Çevre ile ilgili yönetmelikler caydırıcı değil. Ceza ile caydırmak, parası olan kirletebilir mantığına dönüşür. Kuzey Ormanları'na çöp yakma tesisi kurarsanız, arkasından sanayi ve yerleşim yerleri gelecek. İstanbul'un su havzaları, havzalıktan çıkmış. Yapılaşmaya açılıyor" dedi.

cihat.aslan@haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber