Endişeli insanlar pandeminin bitmesinden korkuyor olabilir mi?

Bazı uzmanlara göre pandemiden önce endişe seviyesi yüksek olan insanlar salgının getirdiği kısıtlı hayatta bir konfor buldu. Aşılamanın etkisiyle sosyal hayat yeniden başlayacak gibi peki ya bir senede kaybolan arkadaşlıklara ne olacak?

Son Güncelleme:

Pandeminin üzerinden 3-4 ay geçmesinin ardından 45 yaşındaki üç çocuk annesi New York sakini Gail Denesvich yeni hayatını çabuk kabullendi. Çocukların yeni normalde sürekli evde olmasından dolayı onları dışarıdaki etkinliklere hazırlamak için günde üç saat harcadığı süre kendine kaldı.

Doğası gereği çekingen biri olduğundan Zoom toplantıları onun kendini daha rahat hissetmesini sağlayacak platformlar haline dönüştü.

“Kasım ayında aşıların geleceğini duyduğumda normal hayata geçeceğiz diye endişelendim” diyor. Denesvich, “Dün Johns Hopkins Üniversitesi’nde salgının nisan ortasına doğru biteceğine ilişkin bir makale okudum ve anında endişeye kapıldım” diye devam ediyor.

ABD İstatistik Bürosu tarafından yapılan bir araştırmaya göre 2020 yılında 10 yetişkinden 4’ü endişe veya depresyon belirtileri göstermeye başladı.

Fakat pandemiden önce belli bir endişe seviyesine sahip olan insanlara pandemi iyi geldi. Bu insanlar hayatları ve hareketleri kısıtlandığı için kendilerini tekrar hayatın kontörlünü ellerinde bulunduruyor gibi hissettiler.

'BAŞKA İNSANLAR DA AYNI DURUMDA' HİSSİ

Klinik psikolog Bruce L. Thiessen endişeyi; yanlış bir şey yapmak, uygunsuz bir durumda olmaktan korkmak olarak tanımlıyor. Dr. Thiessen, “Endişeli insanlar için stabil bir durumda kalmak bir güvenlik hissi sağlıyor” değerlendirmesinde bulundu. Thiessen’in değerlendirmesine göre başka insanların da karantina koşullarında hayatlarını yavaşlattıklarını biliyor olmak da bu tip insanlar için bir güvenlik unsuru. Özellikle obsesif-kompulsif bozukluğu olanlar için pandemi ideal bir yaşam döngüsünü yansıtıyor.

23 yaşındaki blogger Mike Nicosia kronik endişe sorunu yaşayan insanlardan biri. 2020 Mart ile birlikte üstünden büyük bir sorumluluk kalktığını söylüyor. Genç adam, “Endişeler ve sorular bir anda uzaklaştı. Bir anda dünyadaki herkesin tek bir ana endişesi vardı: Virüs. Bir seferliğine de olsa yalnız olmadığımı hissettim. Karantinanın sonuna doğru acı bir duygu yaşıyorum.” diyor.

Psikolog Dori Gatter ise endişe sahibi insanlar için pandeminin müthiş bir bahane olduğu görüşünde. Gatter, “Covid’e yakalanma korkusu kabul görmüş bir gerçek fakat pek çok insan bunu aşırı davranışlar sergilemek için bir bahane olarak kullanıyor. Bazı insanlar bu süreçte kendilerini nasıl ayakta tutacaklarını öğrendiler. Fakat öğrenemeyenler pandemi bitince ne yapacak?” değerlendirmesinde bulundu.

'ARKADAŞIM DIŞARI ÇIKMIYOR VE BENİ YARGILIYOR'

35 yaşındaki insan kaynakları danışmanı Tom Winter 2020 mart ayından bu yana yakın arkadaşlarının pek çoğunu hiç görmemiş. Winter bazı arkadaşlarının panik seviyesini şöyle tanımlıyor: Hala market alışverişini internetten sipariş ediyor. Diğer aile bireylerinden emin olmadığı için doğum gününe bile katılmadı.

Winter söz konusu arkadaşı ile bağlarının kopmayacağını düşünerek, “Hasta olmamak istemesine saygı duyuyorum fakat diğer insanlar hakkında çok yargılayıcı” diyor. Kendisi ne zaman dışarı çıksa arkadaşı tarafından sert bir dille eleştirildiğini de sözlerine ekliyor.

Psikolog Dori Gatter, “Pek çok hastam pandemiyi yapmak zorunda oldukları yerine yapmak istedikleri için bahane olarak kullandı” değerlendirmesinde bulunuyor. (Çalışmadığım zamanların büyük bir çoğunu Red Dead Redemption 2 oynayarak geçirdiğim süre düşünülürse bu satırların yazarı da bu grupta düşünülebilir)

Gatter’a göre insanlarla Covid dolayısıyla görüşmediğini söyleyen kişilerin bir kısmı pandemi öncesinde de söz konusu insanlarda görüşmeye zaten pek gönüllü değildi. Gatter, “Ailesiyle Covid-19’dan dolayı görüşmeyenler zaten görüşmek istemiyordu. Böylece araya görünmeyen bir sınır çizmiş oldular” ifadelerini kullanıyor.

Arkadaşların birbirlerini Covid-19 kurallarına uymadıkları için yargılaması da pek çok kişinin arkadaşlığının bitme noktasına gelmesinde etkili oldu. Fotoğraf: iStock

ÖNCE 'ZAYIF HALKALAR' KOPTU

Arkadaşlarının endişe seviyesinden dolayı yakınlarıyla görüşemeyen insanlar ise ayrı bir hikaye. İnsanlar arası ağlar üzerinde çalışan Kuzey Carolina Üniversitesi’nden Dr. Rebecca G. Adams, “Dışarı çıkmadığınız için herhangi bir yerde arkadaş edinemiyorsunuz. Edindiğiniz arkadaşlar da artık radarınızın dışında. Bu sosyal kesintilerin etkileri hakkında bir şey bilmiyoruz” değerlendirmesinde bulunuyor.

Sosyolog Mark Granovetter’ın 1970 yılında yaptığı çalışmaya göre bu tip görüşme kesintilerinde ilk önce ‘zayıf bağlar’ kopuyor. Bu zayıf bağları spor salonunda sizinle aynı anda girip çıkanlar veya kahvenizi hazırlayan barista gibi düşünebilirsiniz. Bu insanlarla ilişkinizin koptuğunu fark etmiyorsunuz bile.

Dr. Adams kendisinin en çok özlediği şeyin müzik dinlediği bir kulübe gitmek olduğunu söylüyor ama o kulübü güzel yapan insanların bir çoğunun hayatını kaybetmesi veya taşınması yüzünden orada olamayacağını aktarıyor.

Teknoloji, FaceTime veya benzeri uygulamalarla bizleri bir arada tutmaya çalışsa da bir grup görüşmesini kaosa çevirmemek için en fazla kaç kişiyi bir grupta olabilir 5, 7?

Pandemiden sonra geride bıraktığımız arkadaşlıkları bıraktığımız yerden devam ettirebilecek miyiz? Fotoğraf: iStock

TEKRAR AYNI MASANIN ETRAFINDA AYNI ŞEKİLDE Mİ OTURACAĞIZ?

Kronik endişeli biri olsanız bile aşılanmak sizi tekrar sokağa çıkaracak. Ve bahar ayı geldi… Hava güzelleşiyor eğer Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın söylediği gibi Haziran ortasında kadar önemli bir bölümümüz aşılanabilirse arkadaş çevremizi yeniden kazanacağımızı düşünebiliriz. Stanford Üniversitesi’nden psikoloji profesörü Laura L. Carstensen’e göre üniversite öğrencileri ve genç yetişkinler hızlıca pandemi öncesi hayatlarına dönebilecekler. Fakat diğer grupta olan insanlar yeni arkadaşlıklar kazanmaya daha yatkın olacak.

Brooklyn’de yaşayan 31 yaşındaki Stilist LaTonya Yvette eskiden evinde büyük partiler verirdi. Şu an ise pandeminin kendine iyi geldiğini söylüyor ve “Daha fazla duygusal alanım olduğu için şükran doluyum. Bu hayatımı değiştirmeye ihtiyacım yok” diyor.

Pandemi pek çok insanın planlarını ertelemesine kişisel gelişiminin durmasına, ekonomik ve sosyal sorunlarla mücadele etmesine sebep oldu. Aşılama arttıkça tekrar sosyal hayata döneceğiz gibi gözüküyor. Sosyal hayata döndüğümüzde kendimizi nasıl hissedeceğiz? Yeni normalden çıkışta bizi 'yeni bir yeni normal' mi bekliyor? Bunların hepsi önümüzdeki aylarda belli olacak. Yine de unutmayalım: İnsan adapte olabilen bir canlıdır…

*Yukarıdaki derlemede yer alan bilgilerin önemli bir bölümü The Wall Street Journal’da Peggy Drexler imzasıyla yayımlanan ‘When the Pandemic’s End Means the Return of Anxiety’ (Pandeminin bitişi endişenin başlangıcı demek) ve The New York Times’ta Alex Williams imzasıyla yayımlanan  'We Want Our Friends Back! (But Which Ones?)' (Arkadaşlarımızı geri istiyoruz! (Ama hangilerini?) isimli makalelerden alınmıştır.

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber