Ormanlarımız davalık oldu!

Orman yangınlarının çıkış sebebi derinlemesine soruşturulurken hali hazırda orman yangınları ile ilgili olarak devam eden 2126 dava olduğu ortaya çıktı!

Son Güncelleme:

Türkiye ormanlarına ağlıyor. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 28 Temmuz-1 Ağustos arasında 125 yangın çıktığını, 3 ilde 8 noktada yangınların sürdüğünü açıkladı. Orman Genel Müdürlüğü ekipleri ve onlara yardımcı olan sivil vatandaşlar canla başla yangına karşı mücadele veriyor. Yangınların sorumlularının kim olduğu veya çıkış sebepleri konusunda şu an için somut bir bilgi yok.

Marmaris’te yaşanan yangının iki çocuk tarafından kitap yakarken çıkarıldığı iddia edildi. Çocukların ifadesi bölge savcılığı tarafından pedagoglar eşliğinde alınırken çocukların ifadelerinde “Kitap yakıyorduk, alev çoğaldı. Kola şişesine su doldurup söndürmek istedik. Sönmedi. Biz de kaçtık” dedikleri öğrenildi.

Orman Genel Müdürlüğü’nün Haberglobal.com.tr’ye verdiği bilgilere göre 2016-2020 yılları arasında Türkiye’de 13 bin 853 orman yangını çıktı.

Orman yangınlarını kasten veya kazara çıkaranlar hakkında Orman Genel Müdürlüğü’nün müşteki olduğu 2126 adet görülmekte olan dava bulunuyor. Orman yangınlarına ilişkin olarak kesinleşen dava sayısı ise 425. 

KASTEN ORMAN YAKMANIN CEZASI NE? 

?Türk Ceza Kanunu'na göre devletin güvenliğine karşı suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde devlet ormanlarını yakan kişi, müebbet hapis ve 20 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılıyor.

?Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak orman yangınına sebebiyet verenler 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ile cezalandırılıyor. Kasten orman yakan kişi, 10 yıldan az olmamak üzere hapis ve 10 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılıyor.

?Ormanlara 4 kilometre mesafede veya bu kanunun 31. ve 32. maddeleri kapsamına giren köyler hudutları içinde anız veya benzeri bitki örtüsü yakmak yasak olup, bu filleri işleyenler hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve adli para cezasına çarptırılıyor.

YANAN YERDE İMAR FAALİYETİ OLUR MU?

Bu davalarda vatandaşın da aklına ilk gelen ormanlık alanlar yandıktan veya yakıldıktan sonra yerine imar faaliyetleri sürdürüleceği fakat bu Anayasa’ya aykırı. Anayasa’nın 169’uncu maddesine göre yanan orman alanlarının yeniden ormanlaştırılması gerekiyor.

Anayasa'nın 169. maddesi ne diyor?

"Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz.

Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez. Ormanların tahrip edilmesine yol açan siyasi propaganda yapılamaz; münhasıran orman suçları için genel ve özel af çıkarılamaz. Ormanları yakmak, ormanı yok etmek veya daraltmak amacıyla işlenen suçlar genel ve özel af kapsamına alınamaz."

28-31 Temmuz 2021 tarihleri arasında çıkan 98 orman yangınının 88’ini kontrol altına alındı. 

Orman Genel Müdürlüğü’nün haberglobal.com.tr’ye verdiği bilgilere göre orman yangınlarına müdahale için 1 adet yönetim uçağı, 6 idare helikopteri ve 39 adet yangın söndürme helikopteri’nin yanı sıra 4 amfibik uçak ve bir adet insansız helikopter bulunuyor.  

'İMAR İZNİ ALMAK YAKMAKTAN DAHA ZOR'

Anayasa’da böyle yazıyor olmasına rağmen son yıllarda imar kanununda yapılan bazı değişiklikler yangın olmasa da ormanlık alanların imara açıldığı eleştirilerine yol açabiliyor. Türkiye Ormancılar Derneği Başkanı Ahmet Hüsrev Özkara 2019 yılında BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada, “Yasada yapılan değişiklikler yüzünden artık orman alanlarında imar izni almak yeterince kolay. Yani imar izni almak için ormanı yakmak daha zor bir iş. Biz burada bir kaşık suda fırtına çıkarıyoruz ancak devlet, yakarak yapıldığı sanılan rantın daha fazlasını kendi eliyle yasalar çerçevesinde yapıyor zaten." ifadelerini kullanmıştı.

Ek kaynaklar: BBC Türkçe

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber