Ölümü kahretmişti! Hafize Bakır'ın babası yaşadıkları dramı anlattı
Antalya'nın Manavgat ilçesinde kendisine ve çevresine zarar vermemesi için ailesi tarafından yaptırılan demir kafeste başını sıkıştırması sonucu ölen Hafize Bakır'ın (26) babası, yaşadıkları dramı anlattı.
Antalya'da Manavgat'ın Ulukapı Mahallesi'nde mental retardasyon rahatsızlığı bulunan zihinsel engelli Hafize Bakır, kendisine ve çevresine zarar vermeye başlayınca ailesi tarafından eve kafes yaptırıldı.
Son birkaç gündür kullandığı ilaçlar fayda vermeyince atakları artan Hafize Bakır'ı rahatlaması amacıyla önceki gün sabah saatlerinde ailesi deniz kenarına götürdü. Sahilde bir süre vakit geçiren aile, daha sonra eve döndü. Eve geldiklerinde yeniden saldırgan davranışlar sergilemeye başlayan Hafize Bakır'a ilaçlarını veren ailesi, onu etrafa ve kendisine daha fazla zarar vermemesi için sakinleşinceye kadar kalması için odasında tabandan tavana kadar yaptırdıkları kafese koydu.
Babası Osman Bakır yakın komşusunun bahçesine ağaç budamaya giderken, annesi Elif Bakır (49) ise kızının yanında kaldı. Birkaç dakikalığına mutfağa giden Elif Bakır, dün saat 11.00 sıralarında kontrol etmek için döndüğünde Hafize'yi başını kafesin kapı kısmının üzerindeki demirlere sıkıştırdığını gördü. Eşinin feryatlarını duyan Osman Bakır, hemen eve koştu. Osman Bakır, kızının yaşamını yitirdiğini görünce fenalık geçirdi.
İhbar üzerine adrese jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yapılan incelemenin ardından Hafize Bakır'ın cenazesi Akseki ilçesinin Kepez Mahallesi'nde toprağa verildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
"KIZIMIZIN RAHATSIZLIĞINI İLK BAŞTA ANLAYAMADIK"
Demirören Haber Ajansı'na açıklamada bulunan Osman Demir, 5 yıldızlı bir otelde bahçıvanlık yaptığını, Hafize'nin 3 kızından ortancası olduğunu söyledi. Kızının rahatsızlığının doğum sırasında beyinde meydana gelen bir hasarla ilgili olduğunu anlatan Bakır, "Kızımızın rahatsızlığını ilk başta anlayamadık. 2-3 yaşına gelince konuşamayınca doktorlara götürdük. Götürdüğümüz doktorlardan biri, '5-6 yaşında konuşur' dedi. Bizi yanlış yönlendirdi. Daha sonra Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi'ne gittik. 10 yaşlarındayken kızıma burada mental retardasyon teşhisi konuldu. Doğum sırasında yapılan yanlış bir uygulama nedeniyle damarlardan birisinin gelişememesi nedeniyle olduğu söylendi" dedi.
"KENDİSİNİ PENCEREDEN VE BALKONDAN AŞAĞI ATTI"
Kızlarına küçük yaşlardan itibaren en iyi şekilde bakmaya çalıştıklarını anlatan Osman Bakır, "Daha önce kirada bulunduğum evde de çepeçevre her tarafını korkuluklarla çevirmiştim. Kızım evden kaçmasın, kendisine bir zarar gelmesin diye. Daha sonra ekonomik gücüm de yoktu ama bu eve taşındık" diye konuştu.
Evin etrafını tellerle çevirdiğini, balkonlara demir korkuluk yaptırdığını kaydeden Osman Bakır, "Evin içinde kırılmadık kapı pencere kalmadı. Kendisini pencereden ve balkondan aşağı attı. Bacağı çıktı, kolu kırıldı. Bunun için ekonomik imkanlarım çerçevesinde evin balkonu ve pencerelerine korkuluk yaptırdım. Yaptıramadığım pencereleri de açılmasın diye içeriden çiviledim" diye konuştu.
"KORKULUK ŞEKLİNDE KAFES YAPTIRDIK"
Kış aylarında kızının uyuyamadığı zamanlarda eşiyle çoğunlukla yorgan ve battaniye alarak balkonda kızlarının başında durduklarını belirten Osman Bakır, Hafize'nin rahatsızlığı nedeniyle zaman zaman agresifleştiğini ve saldırgan davranışlar gösterdiğini söyledi. Osman Bakır; şunları söyledi:
"Bu zamanlarda onu sakinleştirmemiz ve zapt etmemiz çok zor oluyordu. Ben, annesi, kız kardeşleri ve damatlarım, atak gelmemesi için sürekli üzerine titriyorduk. Onu eğlendirmeye çalışıyorduk. Son dönemlerde ilaçları da fayda etmemeye başladı. Bunun için odasında demir tellerden korkuluk şeklinde kafes yaptırdık. Saldırganlaştığı anda onu kafese koyuyorduk. Bu sırada yanında bir kişi kalıyordu. Zaten saldırganlaşması çok uzun sürmüyordu, en fazla 1 saat kadar sürüyordu, ondan sonra sakinleşiyordu. En son dün yine çok saldırganlaşınca onu sakinleşmesi amacıyla kafese koyduk. Ben komşunun yemiş ağaçlarında bir işi vardı yardım etmek için oraya gittim. Bir süre sonra evden çığlık yükseldi, koşarak geldiğimde kızım hayatını kaybetmişti."
"ÇOCUĞUMUN İYİLEŞMESİ İÇİN BÜTÜN MÜCADELEYİ YAPTIM"
Kızına 26 yıl boyunca en iyi şekilde bakmak için ailecek ellerinden geleni yaptıklarını kaydeden Osman Bakır, "Ben çocuğum mağdur olduğu için hiçbir zaman gocunmadım. Bu, bize Allah'tan gelen bir rahatsızlık. Çocuğumun iyileşmesi ve sonrasında bakımı için elimden gelen bütün mücadeleyi yaptım. Benim vicdanım rahat, Allah böyle bir hastalığı düşmanıma dahi vermesin. Çok kötü bir durum, bunu yaşayan bilir. Bu öyle bir rahatsızlık değil" dedi.
Osman Bakır'ın damadı Mevlüt Çiftçi de, "Hafize kriz geldiğinde balkondan ve pencerelerden atladı, kendisini yaraladı. Bunun için evin her tarafına korkuluk yapıldı. Bu kafes ise hiç durmadığı zamanlarda etrafta insanlara zarar vermeye başladığında burada 2-3 saatliğine sakinleşmesi için gözetim altına alıyorduk. Evin bütün etrafı demirlere çevrili zaten" diye konuştu.
"DEFELARCA YOLA ÇIKIP ARABALARIN ÖNÜNE ATTI KENDİSİNİ"
Ailenin eski ev sahibinin kızı Deniz Öz de Osman Bakır ve ailesinin daha önce kendi evlerinde 10 yıldan fazla oturduklarını belirterek, "Ailesi Hafize'yi hiçbir şekilde zapt edemiyordu. 2 yıl öncesine kadar bizim evimizde kiracı olarak kaldılar. Aile, evin her tarafını kaçmaması için demirlerle çevirdi. Defalarca yola çıkıp arabaların önüne attı kendisini. Zor kurtardık" dedi.
Antalya'da engelli kızın feci ölümü!
Kaynak: DHA