Nükleer silah nedir? Nükleer caydırıcı güç ne demek?

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, yapmış olduğu açıklamayla savaş gündemine damgasını vurmuş durumda. "Üçüncü Dünya Savaşı nükleer ve yıkıcı olacak." ifadelerini kullanan Lavrov'un bu sözleri tüm dünyada 'Lavrov'dan nükleer tehdit' olarak algılanırken tüm dünyada da nükleer silahlara dair merakı arttırmış durumda. Peki, Nükleer silah nedir? Nükleer caydırıcı güç nedir?

NÜKLEER SİLAH NEDİR?

Nükleer silah, nükleer reaksiyon ve nükleer fisyon ile birlikte kullanılmasıyla ya da çok daha kuvvetli bir füzyon ile elde edilen yüksek yok etme gücüne sahip silah olarak ifade edilebilir. Genel patlayıcılardan daha farklı olarak çok daha fazla zarar vermek amaçlı tercih edilir. Yalnızca kullanılan bir silah, tüm bir kenti ya da bir ülkeyi canlı, cansız ne varsa tamamen yok edecek bir güçtedir.

Savaş tarihi içerisinde, nükleer silah ABD tarafından II. Dünya Savaşı'nın son günlerinde iki defa kullanılmıştır. İlk olay 6 Ağustos 1945 sabahı, Little Boy (küçük çocuk) kod ismiyle uranyum tipi silahın Japonya'nın Hiroşima kentine atılması ile yaşanmıştır. Üç gün sonraysa Fat Man (Şişman adam) kod ismiyle plütonyum tipi silah aynı ülkenin Nagazaki kentine atılmıştır.

Kullanılan bu silahların doğrultusunda çoğu sivil 132.000 kişi yaşamını yitirmiştir. Bu olayların ardından nükleer silah kullanımı üzerindeki tartışmalar hız kazanmıştır.

NÜKLEER SİLAH TÜRLERİ NELERDİR?

İki temel nükleer silah türü bulunur. İlki, Hiroşima'ya atılan uranyum ya da Nagasaki'ye plütonyum bombasındaki gibi uranyum ötesi ağır atom çekirdeklerini bölerek enerji elde eden fisyon bombalardır.

ÇAR BOMBASI NEDİR?

Çar Bombası; (Kod adı: Ivan ya da Vanya), alfanümerik adlandırma ile AN602, hidrojen bombasının bir diğer adıdır. En güçlü nükleer silah nedir diye sorulduğunda şu ifade kullanılabilir; dünyada bugüne kadar patlatılmış en büyük ve en etkili nükleer bomba Çar Bombası'dır.

Sovyetler Birliği liderlerinden Nikita Kruşçev, 1961 tarihinde üretilmesini emretmiştir.

Çar Bombası Sovyetler Birliği (SSCB) tarafından 30 Ekim 1961'te patlatılmıştır. Bomba en başta 100 MT (1 MT, 1 Megaton TNT'nin patlama gücüne eşittir.) olarak tasarlanmış, ancak nükleer tehlikelerden dolayı gücü yarıya, 50 Megaton'a düşürülmüştür. Bomba 27 ton ağırlığında olup 8 metre uzunluğunda ve 2 metre çapındadır.

Patlama sonucunda oluşan yoğunlaşma bulutu yerden yaklaşık 64 km yükselmiştir. Ayrıca yoğunlaşma bulutunun tabanı da 40 km'ye kadar genişlemiştir.

BİR YERE NÜKLEER BOMBA ATILIRSA NE OLUR?

Nükleer savaşlar gibi karışık olayların sonuçlarını tahmin etmek bir hayli zordur. Güncel bilimsel araştırmalar, nükleer savaş sonrası dünyanın yalnızca büyük oranda belirsiz bir resmini ortaya çıkarabilir. Bu kararsızlık tarihsel kayıtlarda da görülebilir. 20. yüzyılda bilim insanları, iyonlaştırıcı radyasyonun sağlık etkilerini sürekli hafife almışlardır. 1960'lı yıllarda nükleer silahların elektromanyetik atma özelliklerinin ciddiyeti anlaşılmış, 1970'li yıllarda da nükleer silahların ozon tabakasına olan etkileri tartışılmıştır. 1980'li yıllara gelindiğinde ise olası bir nükleer savaş sonrası oluşabilecek atmosferde toz birikiminin ciddiyeti anlaşılmıştır.

İki veya daha fazla nükleer devletin yapacağı savaşın tasviri iki parçaya bölünebilir. İlk olarak, bir nükleer silahın yaptığı etkiler bilinir ise bir savaşta kullanılacak nükleer silah sayısı ve onların güçleri hakkında tahminler yapılabilir. Örnek olarak, ortalama güce sahip bir nükleer patlama bir şehirde 100,000 kişinin ölümüne yol açıp 100 kilometre kare alanın kirlenmesine sebep oluyor ise 100 nükleer patlamanın 100 şehirde on milyon insanın ölümüne sebep olup 10,000 kilometre kare alanın da kirlenmesine sebep olacağı varsayılır. İkinci tasvir daha varsayımsaldır. Bu tasvir, bir nükleer savaşın ekonomik, çevresel ve bağımlı sonuçları ile ilgilidir.

NÜKLEER CAYDIRICI GÜÇ NEDİR?

Nükleer caydırıcılık, Soğuk Savaş dönemi içerisinde nükleer silahların kullanımı ile alakalı bir askerî stratejidir. Nükleer silahların yüksek yıkıcı gücünden ötürü bu nükleer silaha sahip bir güç, sürpriz bir şekilde saldırması neticesinde yok olmasına karşı korunması koşuluyla daha güçlü bir düşmanı caydırabilmek olarak ifade edilir.