Müsilaj, midyede riskleri artırdı! Balık avı yasaklanacak mı?

Bakan Kurum önceki günkü Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir grup gazeteci ile yaptığı sohbette denizlerdeki müsilaj sorununa dikkat çekti. Bakan Kurum, "Bizim toplama hareketimiz ölü müsilajların toplanması. Bunu niye yapıyoruz? Deniz altı güneş görsün, canlı hayatı yeniden başlasın, görüntü ve koku kirliliği olmasın. Bazen birikiyor 7-8 cm tabaka oluyor. O tabaka alta güneş gitmesini engelliyor.

BALIK AVI YASAĞI YOLDA

Müsilaj sorununun çözümü için kısa vadede midye yetiştiriciliği veya balıkla ilgili sezonu kısıtlayıcı tedbir alınabileceğini anlatan Kurum, "Balıkla ilgili sezonu kısıtlayıcı tedbir almamız lazım, hamsi yasağı gibi. Balık çoğalmalı ki o müsilaj azalsın. Yani balık popülasyonu artmalı"dedi. Müsilajla mücadele kapsamında denize oksijen verileceğini de anlatan Kurum, "Kanada'da uygulamışlar. Denizin 30 metre altına oksijen veriyorlar. Dört beş yer seçtik orada uygulayıp sonra da bölgeye yayacağız" değerlendirmesinde bulundu.

Birgün gazetesinin haberine göre, İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Gıda Güvenliği Ana Bilim Dalı’ndan Prof. Dr. Nuray Erkan, deniz ürünü tüketimi ile ilgili uyarılarda bulundu. 

"TÜKETİRKEN ÇOK DİKKATLİ OLUNMALI"

Kabuklu deniz ürünlerinin dikkatli tüketilmesi gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Erkan, şöyle konuştu: "Müsilajdan önce de şimdi de hep riskli olan ürünler var. Örneğin kabuklu denizli ürünleri. Bunlardaki risk müsilaja özgü değil. İzmir’den de Samsun’dan da gelse eğer bir kirlilik varsa uzak durulması gerekiyor. Çünkü bu canlılar diğer canlılara göre tüm kirliliği bünyesinde biriktiriyor. Örneğin midye üzerinden konuşursak midyeyi iç organ... Müsilaj midyede riskleri artırdı. Marmara’da görülen müsilaj nedeniyle deniz ürünlerinin tüketimi kaygı yaratıyor. Prof. Nuray Erkan, kabuklu ürünler ve dip balıklarının kirlilik biriktirdiğini kaydederek "Bu ürünleri tüketirken dikkatli olunmalı" dedi.

Prof. Dr. Nuray Erkan, "Dip balıkları da kirliliği bünyesinde biriktirme ihtimalleri olduğu için riskli. Uluslararası otoriteler, gıda sektörünün kural koyucuları denizde dolaşan, yaşam ömrü kısa olan hamsi, istavrit gibi balıkların ve kontrollü koşullarda yetiştirilmiş ürünlerin tüketilmesi gerektiğini söylüyor. Risk grubundakiler (hamileler, yaşlılar, küçük çocuklar, hastalar) bu ürünleri tüketirken oldukça dikkat etmeli."

Prof. Dr. Erkan, tezgâhlarda şu an kültür balığı olduğunu kaydetti: "Şu an Marmara’da balık yok, balık sezonu kapandı. Sıcaklıklar yükseldi, diğer gıda maddeleri için mesela ‘tavuğun, etin taze olmasına dikkat edin’ dediğimiz gibi burada da balığın taze olmasına dikkat etmemiz lazım. Balık hijyenik koşullarda satılacak, üstü buzla kaplı olacak. Kültür balıkçılığında koşullar çok daha kontrollü. 7-8 bakanlığın farklı biriminden izin almak zorunda ve su kalitesi gibi birçok koşullara bakılıyor. Şu an tezgâhlarda bir problem yok ancak kaçak avcılık varsa dikkat edilmesi gerekiyor. Birçok yerden ‘kaçak midye avcılığına dair haber geliyor. Ancak şu an midyenin de yasak dönemi. Kaçak avcılık ürününü yememek gerekiyor."