Modern Soğuk Savaş'ın yeni sahnesi: Ukrayna! Rusya, ABD ve NATO üçgeni...
Kırım'ın Rusya tarafından ilhak edilmesi ve Donbas'taki ayrılıkçı hareketler Ukrayna'yı NATO'ya yakınlaştırdı. Gerçekleşmesi halinde NATO'nun sınırlarını Rusya'nın kapısına kadar genişletecek olan bu yeni senaryo ABD, Rusya, NATO ve Türkiye için ne ifade ediyor?
Ukrayna'nın doğusunda yaşanan hareketlilik bölgeyi, AB'yi ve ABD'yi tedirgin etmekte. Atılacak adımlar ise tedirgin olan tarafları değiştirebilir. Masadaki ihtimaller Rusya'yı hatta Çin'i dahi germeye yetecek kadar güçlü.
Adı geçen güçlü seçenek NATO seçeneği. Son gelişmelerin ve yaşanan çatışmaların ardından Ukrayna, açıkça NATO üyeliğine sıcak baktığını dile getirdi. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, “NATO, Donbas'taki savaşı bitirmek için tek yol” derken Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise “NATO üyeliği Donbas'taki durumu sadece kötüleştirir” yorumunda bulundu.
Peki bu gelişme ne anlatıyor? Ukrayna'nın hatta Gürcistan'ın NATO'ya göz kırpması dengeleri nasıl etkiler? Rusya için bu nasıl bir senaryo? Gelişmeler Türkiye için ne anlama geliyor? İstanbul Kültür Üniversitesi Milletlerarası Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Köni ile Haber Global Dış Haberler Müdürü Süheylâ Demir yorumladı.
Prof. Dr. Hasan Köni, "Gorbaçov, Almanya'nın birleşmesine izin verirken; Ukrayna ve Belarus'un 'cordon sanitaire' de denen (cordon sanitaire: Fransızcada 'karantina kordonu' gibi bir anlama gelen ve tampon ülkeleri ifade eden bir diplomasi terimi) güvenlik bölgeleri olarak kalmasını talep etmişti" diyerek bu bölgelerin Rusya için çok kritik olduğunu vurguladı ve NATO'nun genişlemek istediğinin altını çizdi:
'NATO GENİŞLEMEK İSTİYOR'
“NATO genişlemek istiyor. Romanya, Bulgaristan, Ukrayna, Gürcistan ve mümkünse Azerbaycan'ın da NATO'ya katılması isteniyor. Belki Azerbaycan'ın ihtiyacı yok ancak diğer ülkelerin NATO'ya girmesi demek -Türkiye örneğinde de olduğu gibi- ABD'nin gelip askeri üs kurması, para harcaması ve para verecek olması demek. Ayrıca NATO'nun yapacağı altyapı çalışmaları da var.”
'HÂLÂ 'ABD GELİRSE ZENGİN OLURUZ' DÜŞÜNCESİNDELER'
“Bu ülkeler hâlâ 'ABD gelirse zengin oluruz' düşüncesinde. Ama işin aslını biz kendimizden biliyoruz. Yıllardır ABD'den yemediğimiz 'kazık' kalmadı! Askeri darbelerde rol oynadılar” diyen Prof. Dr. Köni, “Mavi Vatan meselesi son örnek... Ne oldu? Avrupa'dan ve ABD'den baskılar geldi. Bize destek olması için girmiştik NATO'ya halbuki” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Köni, Biden'ın ülkesinde kamuoyuna güçlü gözükmek ve NATO'yu bir arada tutmak için hamleler yaptığına değinirken, "NATO'yu bir arada tutmak" ifadesini açmak gerekiyor...
ABD'DEN 'YAPTIRIM' SÖYLEMİ
24 Mart'ta ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Brüksel'de görüştüğü Alman mevkidaşı Heiko Maas'a çok net ifadelerle ABD'nin Kuzey Akım 2 projesine karşı olduğunu söyledi. Projeye karşı yaptırım olasılığının da gündemde olduğunu ifade eden ABD cephesi, Rus doğal gazının Avrupa'ya taşınmasını öngören projeyi bir tehdit olarak görüyor.
“NATO, Sovyetler Birliği'ne karşı kurulmuştu. Ancak gel gör ki bugün Rusya kapitalist” diyen Köni, geçmişten bir örnek vererek “Ukrayna'daki olaylar başladığında ise birdenbire gösteri yapanlar silah buldular. Hatta o zaman, Dış İşleri'nde görevli olan Victoria Nuland ile ABD Ukrayna Büyükelçisi Geoffrey Pyatt'ın konuşmaları ifşa edilmiş ve Nuland sinkaflı bir ifadeyle 'Boşver şimdi AB'yi' demişti” hatırlatmasında bulundu.
'NATO İHTİMALİ TEPKİ VE GÜVENCE OLARAK MASADA'
Haber Global Dış Haberler Müdürü Süheylâ Demir ise Ukrayna açısından bu yakınlaşmanın anlamını yorumlarken "Ukrayna, NATO üyeliği hedefini Rusya’nın kendisini arka bahçesi olarak görmesine tepki ve güvence olarak masaya koyuyor. Sovyetler Birliği’nin devamı niteliğindeki Rusya’nın ekseninden çıkma politikasını NATO kartıyla güçlendirmek istiyor" ifadelerini kullandı ve ekledi:
"Ayrıca Kırım'ı ilhak ederek toprak bütünlüğünü ihlal eden Rusya karşısında ittifakın savunma gücünden yararlanıp ordusunun yetersizliğini dengelemek istiyor. Bu tutum Poroşenko ve Zelenskiy döneminde aynı kaldı."
'KONTROLLÜ GERİLİM'
"Rusya ise Ukrayna’yı NATO’dan uzak tutmak için 'savaş' ihtimalini canlı tutarak kontrollü gerilim yaratma politikası izliyor" diyen Demir, "Ukrayna sınırında ve Kırım’da görülen askeri yığınak ve sıklaşan geniş çaplı askeri tatbikatlar bu politikanın sahaya yansıması olarak yorumlanmalı" diye konuştu.
ÇİN'E KARŞI ÖNLEM!
Prof. Dr. Köni, Çin'in "bir modern zamanlar İpek Yolu" olarak kurguladığı ulaşım, enerji ve telekomünikasyon ağı projesi olan Bir Kuşak, Bir Yol projesine de göndermede bulundu:
“ABD'nin Karadeniz'e yüklenmesinin bir diğer boyutu da Çin'in bu hattan geçecek olması. Bir Kuşak, Bir Yol projesinin "Bir Kuşak" kısmının bu hattan geçmesi ve Doğu Avrupa ülkelerine -eski Demir Perde ülkelerine- bağlanması planlanıyor. Avrupa ve ABD bu yüzden çok rahatsız.
'ABD, BÖYLESİ YIĞINAĞI SOĞUK SAVAŞ'TA YAPMADI!'
ABD, Romanya ve Bulgaristan'a da asker yığarak ve Karadeniz'e de çıkarak bu hattı kesmek istiyor. Romanya'ya füze üssü kurulacak. Romanya mutlu, çünkü para gelecek! Almanya'daki ABD askerinin bir kısmı da Polonya'ya gönderilecek. ABD, Soğuk Savaş'ta yapmadığı askeri yığınağı bu dönemde yapıyor.”
GELİŞMELERİN MONTRÖ BOYUTU
Prof. Dr. Hasan Köni'ye göre konunun bir de Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ni ilgilendiren boyutu var:
“Montrö'nün özel durumu var; biliyorsunuz ki Boğazlar, Karadeniz'den çıkışa açık, Karadeniz'e girişte kapalı. Rusya, bunun değişmesinden çekinecektir. ABD bunu dürtebilir. Romanya ve Bulgaristan anlaşmanın gözden geçirilmesini isteyebilir. O dönem SSCB'ye bağlı olan Ukrayna ve Gürcistan, anlaşmada fiilen imza atamadıkları için sözleşmenin yeniden düzenlenmesini talep edebilir.”
'RUSYA'NIN YUMUŞAK KARNI KARADENİZ'
"Rusya'nın yumuşak karnı Karadeniz. Nereden biliyorlar? 1853-1856 Kırım Savaşı'nda Rusya ağır bir yenilgi aldı. Birleşik Krallık ve Fransa, Osmanlı'yı da yanına alarak Karadeniz'den Rusya'ya çıktı ve Ukrayna dümdüz bir ova adeta, oraya hakim olunca, pek bir doğal engelle karşılaşmadan açık alanda Moskova'ya karşı ilerleyebiliyorsunuz."
'RUSYA'NIN ASIL MESAJI NATO'YA'
Haber Global Dış Haberler Müdürü Süheylâ Demir, Rusya'nın bu noktada verdiği mesajın NATO'ya yönelik olduğunu belirtiyor: "Rusya, asıl mesajı Ukrayna’daki Batı yanlısı siyasilere değil, NATO’ya veriyor. Ukrayna’nın ittifaka dahil edilmesini ulusal güvenliğine doğrudan tehdit olarak görüp, bunu cevapsız bırakmayacağı mesajını veriyor. NATO, ABD ve AB’nin Rusya ile siyasi ilişkilerinin tarihin en kötü seviyesinde olması ise diyalog ve çözüm sürecinin başlamasına mani oluyor."
Bölgede yaşanan gelişmelerin ABD'yi ve NATO'yu ilgilendiren kısımlarını ele alırken ortaya çıkan çarpıcı bir veriyi de paylaşan Prof. Dr. Köni, “RAND Corporation'ın analizine göre 'Çin Denizi'nde yaşanacak bir durumda Çin'in mi yoksa ABD'nin mi yanında yer alırsınız veya tarafsız mı kalırsınız' sorusuna NATO ülkelerinin 70'i 'tarafsız kalırız' yanıtını verdi” dedi.
ABD'nin bu sebeple de NATO'yu yeniden canlandırma hamlesi olarak bazı adımlar atabileceğini dile getiren Köni, “Biden, 'Ruslar, Trump'a yardım etmişti, biz ise Rusya'nın karşısında duruyoruz' mesajını vermek istiyor da olabilir” diye konuştu.
Kaynak: Web Özel