Koronavirüsü yenen Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal konuştu: Griple mukayese edilemez
Koronavirüse yakalanan ve tedavisinin ardından sağlığına kavuşan Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal, yaşadıklarını anlattı. Ünal, "Bu hastalık griple mukayese edilemez. Öyle bir kas ağrısı ki uykuya dalmanıza mani oluyor" dedi.
Koronavirüse yakalanan ve tedavisiyle birlikte hastalığı yenerek sağlığına yeniden kavuşan Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal, hastalık sürecinde yaşadıklarını anlattı.
Hürriyet'e konuşan Prof. Ünal, "Daha önce grip enfeksiyonunu pek çok defa yaşadım ama bu hastalık ondan çok farklı olarak, mukayese edilemeyecek biçimde halsizlik, bitkinlik ve kas ağrısına neden oldu. Öyle bir kas ağrısı ki uykuya dalmanıza mani oluyor. Takip eden günlerde bulantı-kusma ve ishal şikayetlerim başladı." dedi.
HASTALIK SÜRECİNDEKİ SEMPTOMLAR
Düzgün beslenmeme ve ishal yoluyla su kaybından dolayı hızlı kilo kaybı yaşadığını söyleyen Prof. Ünal, "Çok şükür ki iyi bir hastane desteği, damardan kaybedilen sıvıların yerine konması ve beslenme desteği ile bu 7-8 günlük periyodu atlatabildim. Bulantı-kusma, ishal çok sık rastlanan bir bulgu değil ama bende daha ön planda seyretti. 10 günlük bir sürenin sonunda iyileşmeye başladım. 14 günün sonunda daha hızlı toparlandım. Şu anda üç haftalık süre bitmiş durumda ve klinik olarak belirgin hiçbir şikayetim yok. Allahıma şükürler olsun, ailem, beni takip eden doktor, hemşire ve diğer sağlık çalışanları arkadaşlarım, dostlarım ve beni sevenler sayesinde 60 yaş üstü olmam nedeniyle korkarak başladığım COVID-19 maceramı sağlıcakla atlattım" diye konuştu.
VATANDAŞLARA UYARILAR
Kendisinin temasta olduğu kişilerle temasa geçtiğini ve kimsenin testinin pozitif olmadığı belirten Ünal, "Vatandaşlara neler öneriyorsunuz?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Türkiye'nin COVID-19 salgınına verdiği cevapta en güçlü yönü sağlık sistemi altyapısı oldu. İyi teşkilatlanmış hastanelerimizde cansiperane çalışan sağlık personelimiz sayesinde tanı konan hastalarımız iyi tedavi ediliyor. Muhtemelen bu nedenle de ölüm oranlarımız diğer ülkelerden çok daha düşük. Bu çok iyi bir şey ancak tıpta asıl olan korunmadır. Buradaki kurallar da belli. Evde kalınmalı, mecburen dışarı çıkmak durumunda kalınırsa maske takılmalı ve sosyal mesafe korunmalı. Eller sık yıkanmalı. Sağlıklı ve dengeli beslenilmeli, düzenli uyku şart. Düzenli spor yapılmalı. Hem bu alanda çalışan bir hekim hem de bu hastalığı yeni geçirmiş bir birey olarak tüm vatandaşlarımızdan tekrar rica ediyorum, yukarıdaki kurallara hep beraber uyalım. Unutmayalım kibu hastalığı ancak topyekûn, hep beraber mücadele edersek yenebiliriz."