Karne kırığı, kalp kırığına dönüşmesin
Yaklaşık 19 milyon öğrenci için, bugün ders zili son kez çalacak. Hem öğrenciler, hem veliler heyecan yaşarken, zayıf karne getiren çocuklara kesinlikle baskı yapılmaması, suçlama ve duygusal şiddetten uzak durulması gerekiyor.
Bugün 19 milyon öğrenci için son kez ders zili çalacak. Veliler ve öğrencilerin 9 aylık emeklerinin karşılığını alacağı karne gününde, uzmanların önemli tavsiyeleri var. Peki, zayıf karne getiren öğrencilerin velileri nelere dikkat etmeli, yaz tatiline girecek öğrenciler ne yapmalı?
Uzmanlar, özellikle çocukların karnelerinin sosyal medyada dolaşmasının tehlikelerine dikkat çekiyor. Psikolog Özge Öztaşçı, bunun özel hayatın ihlali olduğunu belirterek, "Çocukların kişilik haklarına saygılı olmak gerekiyor. Ayrıca, T.C. kimlik numaraları kötü niyetli kişilerin de eline geçebilir. Aileler, biri benim fotoğrafımı paylaşsa ben nasıl hissederim düşüncesiyle çocuklarına davranmalı" diyor.
'KARNENİN ZAYIF GELMESİ DURUMUNDA...'
Karnenin zayıf gelmesi durumunda Öztaşçı, velilere de şu tavsiyelerde bulunuyor:
"Velilerin unutmaması gereken bir şey de hayatta çocukları her zaman başarılı olmayacak, başarısız olacakları durum ve olaylar da çıkabileceği gerçeğidir. Veliler bunu hareket ederek baskı yapmamalı ve suçlayıcı davranmamalı."
Bu zayıf karnenin nasıl düzeltilebileceği, eksikliklerine nasıl odaklanılacağı konularının ailenin gündeminde olması gerektiğini anlatan Öztaşçı, "Bunu apar topar yapmak yerine önce çocuğu anlamaya çalışmak, neden böyle bir sonuç elde ettiğini kavramak daha sağlıklı bir yol olacaktır" ifadelerini kullanıyor.
Uzmanlar, çocukların yoğun bir dönem geçirdiklerini ve biraz da dinlenmeye ihtiyaç duyduklarını söylüyor. Çocukların dinleneceği bir ortam yaratıldıktan sonra, eksiklerini kapatma odaklı ve sıkmayacak bir düzene girilmesi tavsiyelerinde bulunuluyor.
'VELİLER HİÇBİR ŞEKİLDE İLGİLENMEDİLERSE...'
"Karneler ile veliler aslında kendilerini değerlendirmiş oluyorlar" uyarısını gündeme getiren Öztaşçı, "Zayıf notlar bir anda ortaya çıkmaz. Karne, 9 ay boyunca çocukların yaptığı davranışların ve notların yansıması. Veliler bu süreç içerisinde çocuklarıyla hiçbir şekilde ilgilenmedilerse bunu anlamış oluyoruz" diyor ve ekliyor: "Bugüne dek çocuğun gelişimi için hiçbir şey yapmayıp karnede düşük not görünce tepki göstermeleri dürüst ve kabul edilebilir davranış olmuyor. Bu sadece çocuğun notu değil ebeveynin de ilgi ve alakasının yansımasıdır diyebiliriz."
Öztaşçı, son olarak da çocukların bu tatilin bedenen ve zihnen bir dinlenme süreci olduğunu ve hobilere mutlaka zaman ayırılması gerektiğine dikkat çekerek, açıklamalarını noktalıyor.
Eğitim Sosyoloğu Tunay Kamer, karnenin öğrencinin kişilik özelliğini, zihinsel kapasitesini, yeteneklerini tek başına gösteren bir araç olmadığına dikkat çekiyor. Kamer, "Karnedeki zayıf notlar için öğrenci kesinlikle fiziksel, duygusal olarak cezalandırılmamalıdır. Ceza, hiçbir şekilde öğrenciye ders çalışmayı veya başarılı olmayı öğretemez. Hatta cezalar, ders çalışmamaya dolaylı olarak teşvik eder" diyor.
'ZAYIF KARNENİN SORUMLULUĞU TEK BAŞINA ÇOCUĞA YÜKLENEMEZ'
Çocuğun zayıf karne getirmesinin sorumluluğunun tek başına ona yüklenmemesi gerektiğine dikkat çeken Kamer, "Karne ailenin de kendisini değerlendirdiği bir geribildirim aracı olarak görülmelidir. Hatanın neden kaynakladığı bulunacak ailecek bir çözüm üretebilmek önemli" ifadelerini kullanıyor.
Çocuklara yaz tatili için kitap okumaları tavsiyesinde bulunan Kamer, ailecek birlikte vakit geçirmenin de çocuğun özgüvenine katkıda bulunacağı görüşünde. Çocukların hayalleri ve tatil planları noktasında da ailelerin destekleyici rolüne dikkat çeken Kamer, okula ısınma çalışmalarının da yeni döneme birkaç hafta kala başlanması gerektiğini anlatıyor.
Karne günü, sosyal medyadan sevinçle yapılan paylaşımlardaki güvenlik noktasına dikkat çeken Kamer, kötü niyetli kişilerin bunları depolayabilme ihtimaline değiniyor. Kamer, sözlerini, "Çocuklarımızın adı soyadı, fotoğrafı, TC kimlik numarası, okul ve sınıf bilgisi, notları, adresi aslında her biri kişisel veri olarak değerlendirilmektedir. Dolayısıyla bu bilgileri herkese açık sosyal mecralarda herkese açık bir şekilde paylaşmamalıyız" diyerek açıklamalarını sonlandırıyor.
Kaynak: Web Özel