İzmir'de seçim bitti, kokuya karşı savaş başladı
Havaların ısınmasıyla birlikte İzmir'in kabusu kötü koku geri geldi. İZSU bayram öncesi kokuyu engellemek için yağmur suyu hatlarını temizliyor. Uzmanlara göre ise asıl çözüm deniz temizliği ve dere yataklarından betonun kaldırılmasıyla mümkün olabilir.
Yıl boyu körfezi tehdit eden kirlilikle gündeme gelen İzmir'de havaların ısınmasıyla birlikte kötü koku geri geldi. İzmirliler, özellikle Bornova ve Narlıdere'de kokuyu hissetmeye başladı. İzmir Körfezi'nde artan kirlilik nedeniyle geçtiğimiz aylarda; son 20 yıldan bu yana görülmeyen düzeyde balık ölümleri başlamış; kirliliğin bir başka sonucu olarak İzmir Körfezi'nde mavi renkli deniz anası istilası yaşanmıştı. İZSU Genel Müdürlüğü ise kentte başlayan koku sorunuyla mücadele için lokal çözümler bulmaya çalışırken, kanalizasyon ve yağmur suyu hatlarının bağlı olduğu bölgelerden taşınan atıklar temizleniyor. Özellikle Bornova Kemalpaşa Caddesi, Bayraklı Fuat Edip Baksı Caddesi, Konak Güzelyalı Mahallesi, Narlıdere Sahilevleri, Buca, Gaziemir ile Bostanlı Sahil yolunda kanalizasyon hatlarında temizlik çalışmaları yapılırken, sahil yolu boyunca kokuya sebep olacak kirlilik birikiminin önüne geçilmeye çalışıyor.
20 YILLIK MÜCADELE
Türkiye Bilmiler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, İzmir'de her yıl yaşanan koku sorunuyla uzun yıllardır mücadele edildiğini belirtirken, kalıcı çözüme işaret ediyor: "İzmir'de 2004 yılında; Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Priştina'nın son döneminde fabrikalara taktırılan arıtmalar çalıştırılmaya başlandı ve İzmir Körfezi şahane bir şekilde mavileşti. Priştina'nın ölümünden sonra basında 'Körfez yeniden kirlendi' haberleri çıktı. Onun döneminde arıtmalar tam zamanlı çalışıyordu ama sonra yavaş yavaş süreleri kısaldı, ardından da tamamen kapandı."
Dere yataklarının betonlanmasının büyük sorun yarattığına dikkat çeken Prof. Dr. Yaşar, "2007'den sonra çok büyük bir yanlış yapıldı; derelerin altı betonlandı. Bu bilimle hiçbir şekilde ilgisi olmayan bir karardı. Derelerin altı betonlandıktan sonra koku iyice artmaya başladı, eski günlere geri dönüldü. Bu dönemde kireçleme uygulaması da devreye girdi. Bunun da kokudan kurtulmak için olduğu söylendi" dedi.
TEK ÇARE ARITMA
İzmir Körfezi'nde kokudan kurtulmak için yapılması gerekenleri anlatan Prof. Dr. Yaşar, artıma eksikliğe dikkat çekerken, şöyle konuştu: "Yapılacak tek bir şey var; o da İzmir'deki bütün fabrikaların arıtmasının çalıştırılması. Arıtma tesisleri gerekirse sübvanse edilmeli, denizlere kesinlikle kirli su gelmemeli. Bu sadece İzmir için de geçerli değil; Marmara için de çok önemli. Marmara'da ilk kez 1994 yılında müsilaj görmüştük. 2007 yılında yine müsilaj gördük. 2021 yılında yeniden patladı. Bu çok ciddi bir uyarıydı. Daha 1986 yılında Marmara için bu konuda çalışmalar vardı. İzmir ve Marmara'ya ek olarak Fethiye ve Gökova da kirlilik konusunda patlamaya hazır. Biz hala denizlerimizi foseptik olarak kullanmakta ısrar ediyoruz."
"İzmir'de koku yeniden başladı" uyarısında da bulunan Prof. Dr. Yaşar, "2023 bu konuda en kötü yıldı. Deniz anaları, toplu balık ölümleri; bir körfezde olabilecek her şey yaşandı. Bu yaz da öyle olacak gibi görünüyor. Yapılması gereken arıtmayla birlikte derelerin altındaki betonların kırılması. Derelerin altı betonlanınca su mikrobiyolojik olarak bozuluyor" bilgisini paylaştı.
Kaynak: Web Özel