Türkiye'den İsrail-BAE anlaşmasına ilk tepki

ABD Başkanı Trump, İsrail ile BAE'nin ilişkilerini "tamamen normalleştirmeleri" için bir anlaşma imzaladıklarını duyurdu. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, tarihin Filistin halkına ve davasına ihanet edenlerin hüsranını yazacağını belirtti.

Son Güncelleme:

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) ilişkilerini "tamamen normalleştirmek" için  anlaşmaya vardıklarını duyurdu. Trump, resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Bugün büyük atılım. İyi muhteşem dostumuz İsrail ve BAE arasında tarihi barış anlaşması" ifadelerini kullandı. Trump, İsrail ve BAE arasında yapılan anlaşmaya ilişkin ortak açıklamayı da paylaştı. 

ABD, İsrail ve BAE adına yapılan ortak açıklamada, bugün Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve BAE Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın bir telefon görüşmesi yaptığı belirtilerek, "İsrail ve BAE arasındaki ilişkilerin tamamen normalleşmesi için anlaşmaya varıldı" ifadesi kullanıldı.

Söz konuşu anlaşmanın Orta Doğu'da barışı artıracağının ve bölgede büyük bir potansiyelin önünü açacağının iddia edildiği açıklamada, gelecek haftalarda İsrailli ve BAE'li yetkililerin bir araya gelerek yatırım, turizm, kültür, doğrudan uçuşlar, güvenlik, telekomünikasyon, teknoloji, enerji, sağlık, kültür, çevre, karşılıklı elçiliklerin açılması konularında ikili anlaşmalar yapacağı bildirildi.

Açıklamada, Trump'ın talebi ve BAE'nin desteğiyle İsrail'in bazı bölgelerdeki yeni ilhak planlarını askıya alacağı da belirtilerek, "ABD, İsrail ve BAE, diğer milletlerle de diplomatik ilerleme kaydedileceğinden emin. Bu konuda birlikte çalışılacak" ifadesine yer verildi.

Açıklamada ayrıca, "Trump'ın 28 Ocak'ta açıkladığı Orta Doğu Barış Planı çerçevesinde tarafların İsrail ve Filistin çatışmasına kalıcı bir çözüm bulunması için çalıştığı, Mescid-i Aksa ve Kudüs'teki diğer tüm ibadethanelerin tüm inançlardan kişiler için açık olması gerektiği" ifade edildi.

HAMAS'TAN TEPKİ

Hamas Sözcüsü Abdullatif el-Kanu, anlaşmanın "Filistin halkının acılarını görmezden gelme", "normalleşme konusunda tehlikeli bir gelişme" olduğunu ifade etti. 

"BAE ile İsrail'in normalleşme anlaşması, halkımızın sırtına indirilen hain bir bıçak darbesidir." diyen Kanu, bu anlaşmanın, Filistin toprakları üzerinde siyonist rejime herhangi bir meşruiyet vermeyeceğini kaydetti.

"İsrail ile yapılan böylesi bir normalleşmenin, işgal güçlerini, Filistin halkına karşı daha fazla ihlal gerçekleştirmeye teşvik ettiğini" vurgulayan Kanu, İsrail'in Filistin halkının "baş düşmanı" olarak kalmaya devam edeceğini ve İsrail'i Filistin topraklarından çıkarmak için güç toplamayı sürdüreceklerini dile getirdi.

FİLİSTİN ANLAŞMAYI KINADI 

Filistin Yönetimi’nden yapılan yazılı açıklamada anlaşma şiddetle kınandı ve reddedildi. 

Açıklamada, BAE’nin, “işgal devleti” İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria’nın bazı kısımlarının ilhakını geçici olarak askıya alması karşılığında ve Mescid-i Aksa’yı Yahudileştirme planları gölgesinde bu anlaşmaya vardığına vurgu yapılarak, şu ifadelere yer verildi:

BAE'nin İsrail ile anlaşması Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin davasına ihanettir. Bu adım Arap Barış Girişimi, Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) toplantılarının ve uluslararası meşruiyetin kararlarını yerle bir etmektir. Ayrıca Filistin halkının haklarını, başta Mescid-i Aksa olmak üzere mukaddesatını görmezden gelmek ve 1967 sınırları üzerinde bağımsız bir Filistin devleti taleplerini görmezden gelmek demektir.
Açıklamada, BAE’ye bu karardan geri dönmesi çağrısı yapılarak, Arap halklarının bu tür kararlara itibar etmemesi gerektiği vurgusu yapıldı.

BAE’nin veya başka herhangi bir tarafın Filistin halkı adına konuşma haklarının olmadığına dikkat çekilen açıklamada, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) Filistin halkının tek meşru temsilcisi olduğu kaydedildi.

Açıklamada, Filistin Yönetimi’nin Arap Birliği’ni acil toplantıya çağırdığı, İİT’yi de bu kararı reddetmeye davet ettiği belirtildi.

NETANYAHU: PLANDA BİR DEĞİŞİKLİK YOK

Netanyahu, işgal altındaki Batı Şeria’nın bazı kısımlarını ilhak planını ertelediğini ancak planda bir değişiklik olmadığını açıkladı.

Netanyahu, anlaşmaya ilişkin Batı Kudüs’teki başbakanlık ofisinde düzenlediği basın toplantısında, BAE ile "barışa karşılık barış" esası üzerine anlaşmaya vardıklarını, bu anlaşmanın, ticaret, turizm ve havacılık alanlarını kapsadığını belirtti.

İşgal altındaki Batı Şeria’nın bazı kısımlarını ilhak planına ilişkin ise Netanyahu, planın ABD ile tam koordineli bir şekilde devam edeceğine vurgu yaparak, “İlhak planımızda herhangi bir değişiklik yoktur” dedi.

BEŞTEPE DE TEPKİ GÖSTERDİ 

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İsrail ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında varılan anlaşmaya tepki göstererek, tarihin Filistin halkına ve davasına ihanet edenlerin hüsranını yazacağını belirtti.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, "Filistin halkına ve davasına ihanet edenlerin hüsranını tarih elbette yazacaktır." ifadesini kullandı.

FİLİSTİN, ABU DABİ’DEKİ BÜYÜKELÇİSİNİ GERİ ÇEKTİ

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "ABD, İsrail ve BAE'den yapılan İsrail-BAE normalleşme açıklamasının ardından Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın talimatları doğrultusunda, Filistin'in Abu Dabi Büyükelçisi derhal geri çekildi." ifadeleri kullanıldı.

İRAN VE LİBYA'DAN İLK TEPKİ

İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf'ın Uluslararası İlişkilerden Sorumlu Özel Yardımcısı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Twitter hesabından İsrail ile BAE arasında varılan anlaşmaya ilişkin açıklama yaptı.

Anlaşmanın bölgesel barışa hizmet etmeyeceğini ifade eden Abdullahiyan, "BAE'nin, sahte ve suçlu İsrail rejimiyle ilişkileri normalleştirme adına yeni yaklaşımı, barış ve güvenliği sağlamaz yalnızca siyonistlerin suçlarının devam etmesine hizmet eder. BAE yönetimi, Filistin ve Kudüs davasına sırtını dönmüştür ve bu tutumunun hiçbir gerekçesi yoktur. BAE, bu stratejik hata ile siyonizm ateşine yakalanacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Libya Başkanlık Konseyi Üyesi Muhammed Amari Zayid, El-Cezire televizyonuna yaptığı açıklamada, BAE-İsrail anlaşması için, "BAE devletçiğinin şaşırtmayan bir ihanetidir. Libya, Suriye ve Yemen'de sürdürdüğü yıkıcı rol ile Katar, Filistin ve bölgenin özgür halklarına ambargo uygulamasının doğal bir sonucudur." ifadelerini kullandı.

BAE'nin bu adımını "ümmetin sırtına vurduğu başka bir hançer" olarak nitelendiren Zayid, "BAE'nin bu siyaseti sonucu İslam ümmetinin son dönemde verdiği kayıplar, Siyonist rejimin son 50 yılda öldürdüğü ve yurtlarından ettiklerinden katbekat daha fazladır." dedi.

FKÖ'DEN İSTİFA ÇAĞRISI 

Filistin Televizyonuna konuşan Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Konseyi Genel Sekreteri Saib Ureykat, İsrail-BAE anlaşmasını Filistin halkının sırtından vurulması olarak nitelendirdi.

Filistin topraklarının geleceği hakkında karar verecek olanların Filistinliler olduğunu belirten Ureykat, "Ebu Gayt'ın, İsrail-BAE anlaşmasını kınayan bir açıklama yapması gerekiyor. Bunu yapmadığı takdirde istifa etmelidir." dedi.

BAE, ABD ve İsrail tarafından yapılan ortak açıklamanın Siyonist harekete katılma açıklaması olduğunu ifade eden Ureykat, "Filistin ve Kudüs, bölge dışı siyasi odakların tapınaklarına sunulacak bir kurban olmayacak. Filistin ve Kudüs tüm Arap ve İslam başkentlerinden daha önemlidir." diye konuştu.

BAE ANLAŞMASINA ZEMİN HAZIRLAYAN ARA BULUCULAR AÇIKLANDI

İsrail Kanal 7 Televizyonunun haberinde, İsrail asıllı Amerikalı iş adamı Haim Saban'ın, Tel Aviv ile Abu Dabi arasındaki temaslara aracılık ettiği ve bunun iki ülke arasında tarihi bir anlaşmayla sonuçlandığı belirtildi.

Haberde, Saban'ın, Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayid'in yakın arkadaşı olduğuna değinildi.

Yedioth Ahronoth Gazetesi'nin internet sayfasında ise İsrail istihbarat servisi Mossad'ın Başkanı Yossi Cohen'in, söz konusu anlaşmaya zemin hazırlamak için son dönemde bir kaç defa Abu Dabi'yi ziyaret ettiği bilgisi yer aldı.

Gazete, Cohen'in, BAE'deki prens ve yetkililerle yakın ilişkileri olduğuna işaret etti.

Gazete ayrıca, ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı ve danışmanı Jared Kushner'in de Tel Aviv-Abu Dabi yakınlaşması için çalıştığını aktardı.

ÜRDÜN'DEN AÇIKLAMA

Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi,bu anlaşmanın sonuçlarının, İsrail'in ileride atacağı adımlarla bağlantılı olduğunu ifade etti.

İsrail'in adil barış ile çatışmaya devam etme arasında seçim yapması gerektiğini kaydeden Safedi, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"İsrail, eğer anlaşmayı, işgalin sona erdirilmesi ve Filistin halkının özgürlük ve 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız devletini kurma hakkının iadesinde teşvik edici bir unsur olarak görürse bölge adil barışa doğru ilerleyecektir. Ancak İsrail bunu yapmazsa çatışma daha da derinleşecek ve bütün bölgeyi tehdit eder hale gelecektir."

BAHREYN'İN DE ANLAŞMAYI İMZALAYACAĞI İDDİA EDİLDİ

İsrail Kamu Yayın Kuruluşunun (KAN) ismini vermek istemeyen İsrailli bir yetkiliye dayandırdığı haberde, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) ardından İsrail'le normalleşme anlaşması imzalaması beklenen ülkenin Bahreyn olduğu belirtildi.

Söz konusu yetkili, anlaşmanın ne zaman imzalanacağına ya da bu amaçla yürütülen çalışmalara dair bilgi vermedi.

Bahreyn ve İsrail'den iddiayla ilgili resmi açıklama yapılmadı.

Kaynak: AA

Sonraki Haber