İki devlet bir millet anlayışına sabotaj! CHP'li Aykut Erdoğdu'dan küstah sözler

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu'nun Türkiye ile Azerbaycan arasındaki 2000'lerin başından bu yana süren doğal gaz anlaşmasıyla ilgili mesnetsiz iddiaları tepki çekti. Şuşa Beyannamesi arifesinde ortaya atılan iddiaların zamanlaması dikkat çekici...

Son Güncelleme:

Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ilk doğal gaz alım anlaşması 2001'de imzalanmıştı. O dönem anlaşma "Doğal gaz piyasasına yeni bir arz kaynağı kazandırılıyor" diye duyuruldu. Anlaşmanın üstünden 21 yıl geçti. 21 yıl içinde Azerbaycan ile Türkiye'nin enerjideki işbirliği payı hep arttı. EPDK verileri de bu tespiti doğruluyor. Buna göre Türkiye'nin en çok doğal gaz aldığı ikinci ülke Azerbaycan.

2001 aynı zamanda Ankara'nın İran'dan da ilk gaz teslim alımının gerçekleştiği tarih. Geçen ay İran'dan Türkiye'ye doğal gaz akışında sorun oluştu, gaz akışı azaltıldı. Sanayi tesislerinde kesintiye gidildi. Bu süreçte Türkiye'nin yanında yer alan yine Azerbaycan oldu. İki kardeş ülke arasında 2024 sonuna kadar geçerli olmak üzere 11 milyar metreküplük ilave bir doğal gaz ticareti anlaşması yapıldı.

DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY "TEK MİLLET İKİ DEVLET" ŞİARI OLDU

Türkiye ile Azerbaycan'ın işbirliği alanları sadece enerjiyle sınırlı değil. Azerbaycan'ın bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana ikili ilişkiler sıcak. Yıllar içinde hükümetler değişse de değişmeyen tek şey "Tek millet iki devlet" şiarı oldu. Ankara-Bakü hattındaki yakın diyalog Karabağ Savaşı'nda da bir kez daha kendini gösterdi. Azerbaycan'ın diplomatik ve askeri zaferiyle sonuçlanan Karabağ Savaşı'nda Türkiye'nin sağladığı destek akıllarda...

2010'da imzalanan stratejik ortaklık ve karşılıklı yardım anlaşması iki ülkeden birinin saldırıya uğraması halinde tüm imkanlarıyla birbirlerini desteklemesi temeline dayanıyordu. Anlaşma parlamentolarca onaylanmıştı. Şimdi sıra Şuşa Beyannamesi'nde. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'in Ermeni işgalinden kurtarılan Şuşa kentinde imza attığı anlaşma işbirliğini savunma boyutunun da ötesine taşımıştı. Siyasi, ekonomik, sağlık, eğitim ve kültür alanlarını kapsayan anlaşma Ankara ile Bakü'nün potansiyellerini birleştirilmesi fırsatı sunuyor. Beyannamenin iki müttefik ülke ilişkilerini ebedi olarak birleştirileceğine inanılıyor.

Şuşa beyannamesi Azerbaycan Milli Meclisi'nde onaylandı. Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerini resmen müttefiklik düzeyine çıkarılmasını öngören Şuşa Beyannamesi'ni içeren kanun teklifi, TBMM Dışişleri Komisyonu'nda kabul edildi. Genel kurulda oylandıktan sonra hayata geçecek.

BİLGİDEN UZAK VE ÇİRKİN İDDİALAR

Tam da bunun arifesinde ortaya iki ülke ilişkileri arasında mesnetsiz bir iddia ortaya atıldı. Söz konusu iddia Azerbaycan ve Türkiye arasında süren doğal gaz anlaşmasıyla ilgili. İddiayı dile getiren CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu. Erdoğdu, Azerbaycan'dan doğalgaz alımında 1 milyar 400 milyon dolar fazladan ödeme yapıldığını öne sürüyor.

Azerbaycan ile Türkiye arasındaki köklü işbirliğini enerjide de geleceğe taşıyan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP) ile ilgili gerçekçilikten uzak yorumlar yapıyor. Azerbaycan gazını Avrupa'ya ulaştıran, yıllık 1,5 milyar doları aşkın taşıma geliri sağlayacak olan stratejik bir değer zincirinin en önemli halkası bu projeyle ilgili bilgiden uzak ve çirkin iddiaların tam da Şuşa Beyannamesi'nin resmen hayata geçeceği zamanda yapılması dikkat çekiyor.

Bir benzer durum Azerbaycan'ın Ermenistan'la Karabağ Savaşı sırasında da yaşanmış, yine bir CHP'li isim; Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz de "Maalesef Türkiye'den Azerbaycan'a silah yardımı yapılıyor" ifadesini kullanmıştı.

Ana muhalefetteki CHP, Türk askerinin Azerbaycan'daki görev süresinin uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi için evet oyu verse de genel merkez o dönem Çeviköz'ün açıklamaları karşısında sessiz kalmıştı.

CHP GENEL MERKEZİ'NDEN ŞU ANA KADAR AÇIKLAMA YOK

Gündemin özneleri yine aynı sadece konu farklı. İki kardeş ülke; Türkiye ve Azerbaycan... Bu kez ise enerji işbirliği üzerinden bir karalama kampanyası yürütülüyor. CHP Genel Merkezi'nden şu ana kadar vekil Aydoğdu'nun mesnetsiz iddiaları hakkında bir açıklama yok. CHP Ünal Çeviköz için herhangi bir yaptırımda bulunmamıştı. Erdoğdu, için de aynı yol mu izlenecek, bunun yanıtı şimdilik bilinmiyor.

Bugüne kadar Azerbaycan-Türkiye ilişkilerine zarar vermek isteyen çok oldu. Ama her girişim karşılıksız kaldı. Her çaba suya düştü. İki ülke de bugüne kadar birbirlerinin iç siyasetine hiç karışmadı. Şimdi ise sorulması gereken sorular var.

- Ana muhalefet partisi CHP'nin İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ve devlet şirketlerini neye dayanarak suçluyor?

- Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret nedeniyle hakkında dava açılan bir isim olan Erdoğdu, Türkiye ve Azerbaycan'ın ikili ilişkileri resmen müttefiklik düzeyine taşınmışken ne yapmak istiyor? Amacı ne?

- Karabağ Savaşı sırasında mecliste ortak bildiriye imza atan, altı okundan biri "milliyetçilik" olan CHP, bu açıklamalar için ne diyor?

- İki devlet bir millet şiarından sapmış bir ismi nasıl bünyesinde barındırabiliyor?

- CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu bu küstah açıklama karşısında ne yapacak?

Bu sorular yanıtlarını bekliyor.

AZERBAYCAN'DAN ERDOĞDU'YA TEPKİ

Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Leyla Abdullayeva, CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu'nun Türkiye ile Azerbaycan arasındaki enerji alanındaki iş birlikleri ve iki ülke liderine yönelik iddialarının asılsız olduğunu belirterek Erdoğdu'dan özür beklediklerini açıkladı.

Abdullayeva, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye ile Azerbaycan'ın her alanda olduğu gibi enerji alanında da açık, tamamen şeffaf ve karşılıklı yarar sağlayan iş birliğine sahip olduğunu belirtti.

Türkiye ile Azerbaycan'ın güçlü iş birliği, dostluk ve kardeşliği ile iki ülke liderlerinin güçlü siyasi iradesi sonucu gerçekleştirilen devasa stratejik TANAP'ın enerji güvenliği konularının çözümü için paha biçilmez bir altyapı projesi olduğunu ifade eden Abdullayeva, "TANAP projesine toplam yatırım tutarı 6,3 milyar dolar. Proje süresince sağlanan istihdam sayısı yoğun zamanlarda 15 bine ulaştı ve yatırımın büyük kısmı yerel üreticiler tarafından sağlandı. TANAP projesinin Türk sanayisine ve ilgili sektörlere büyük katma değer sağladığını belirtmek gerekir. Bu projede benimsenen tarifelerin tüm uluslararası standartları tam olarak karşıladığını vurgulamak isteriz. Türk tarafı da BOTAŞ üzerinden projeye yüzde 30 ortak olduğu için aynı miktarda transit gelir elde ediyor." bilgisini paylaştı.

Abdullayeva, Türkiye'nin Azerbaycan'ın yanı sıra Rusya, İran, Katar ve Nijerya'dan da doğal gaz ithal ettiğini hatırlatarak "Bu üreticiler arasında en düşük fiyatlı doğal gazı Azerbaycan temin etmektedir. Burada önemli olan bir diğer nokta da doğal gaz fiyatlarının tavan yaptığı ve gaz sıkıntısının giderek arttığı bir dönemde TANAP'ın varlığı Türkiye için hem ekonomik hem de sosyal alanda yeni fırsatlar yaratmanın yanı sıra Türkiye'nin enerji güvenliğinin sürdürülebilirliğini sağlamasıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Petkim'den de bahseden Abdullayeva, "SOCAR, 2008'de 2,4 milyar dolarlık yatırımla tamamen açık ve şeffaf bir ihaleyi kazanmıştır. Sonraki yıllarda Petkim'e yapılan toplam ek yatırım tutarı 1,2 milyar dolara ulaştı. Aynı zamanda SOCAR'ın milyarlarca dolarlık yatırımına dayalı STAR rafinerisinin inşası ve Petkim ile entegrasyonu sonucu Türkiye'de ek 2 milyar dolarlık ürün üretimi için koşullar oluştu. Türkiye'de daha önce bu ürünlerin ithalatına 2 milyar dolar harcanıyordu." ifadelerini kullandı.

Abdullayeva, iki ülke arasındaki dostluk ve kardeşlik ilişkileri ile devlet başkanlarının ortak çabaları sonucunda oluşturulan olanakların Azerbaycan'dan Türkiye'ye 19 milyar dolardan fazla yatırım yapılmasını sağladığını bildirerek şunları kaydetti:

"CHP milletvekilinin, Azerbaycan ve Türkiye liderlerinin 'karışık ve karanlık ilişkiler' içerisinde olduğuna dair tamamen asılsız suçlamaları reddediyoruz. İlham Aliyev ve Recep Tayyip Erdoğan arasındaki ilişkiler, iki ülkenin ulusal çıkarlarına dayalı kardeşlik ilişkileridir. Bu ilişkiler sonucunda iki ülke arasındaki stratejik ortaklık daha da güçlendi, tarihi Şuşa Beyannamesi ile müttefiklik düzeyine çıkartıldı, iki halk arasındaki kardeşlik bağları hiç olmadığı kadar güçlendi.

Ne yazık ki bir CHP temsilcisinin Azerbaycan karşıtı tavır alıp asılsız iddialarla ortalığı karıştırmaya çalışması ilk kez olmuyor. Fakat bu çabaların hiçbir sonucu olmayacak çünkü Ermeni yanlısı politikacıların manipülasyonu Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerine gölge düşüremez.

Azerbaycan tarafı, CHP milletvekilinden yaptığı asılsız suçlamalardan dolayı özür bekliyor. Aksi takdirde konuyu yasal düzeyde gündeme getirme hakkımız saklıdır."

Kaynak: Haber Global TV

Sonraki Haber