İbrahim Kalın'dan Suriye açıklaması: İyi niyet görürsek biz de adım atarız

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Suriye ile normalleşme adımlarına ilişkin açıklama yaptı. "Suriye perspektifimiz değişmedi, Suriye tarafından iyi niyetli adımlar görürsek biz de adım atarız" diyen Kalın, Erdoğan ile Esad'ın görüşme yapıp yapmayacağına dair de konuştu.

Son Güncelleme:

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, katıldığı bir canlı yayın programında, Türkiye-Suriye ilişkilerinde normalleşme adımlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. 

Şam ile yapılan üst düzey görüşmeye ilişkin "Bu tabii ilk toplantıydı, bunların devamı gelecek. Biz baştan beri bu krizin daha fazla derinleşmiş savaşla değil, ancak müzakere yoluyla BM parametreleri çerçevesinde çözüleceğini söyledik. Ama rejim ayak diredi. Çeşitli bahanelerle Anayasa sürecini sabote etti, Astana sürecini tıkadı, Cenevre süreci adeta buharlaşmış oldu. Bizim temel kaygımız, savaşın devam etmemesi ve Suriye kaynaklı terör saldırılarının Türkiye'ye tehdit oluşturmaması ve insani krizin derinleşmemesi." ifadelerini kullanan Kalın, "Bu üç başlık açısından baktığınızda bizim perspektifimiz hala aynı, değişmedi. Harekatlarımız olmasaydı, bölgede terör koridoru kurulacaktı. Suriye terör örgütlerinden temizlenmeli ve mülteciler için güvenli geri dönüş sağlanmalı." diye ekledi. 

"PKK'LI OLMAYAN KÜRTLER, EN BÜYÜK ACIYI ONLAR ÇEKİYOR"

"Suriye ile görüşmenin buraya yapacağı katkı bizim için önemli. Zaten kalkış noktamız da bu." diyen Kalın, sözlerini şöyle sürdürdü:

Burada Türkiye'nin güvenlik kaygıları nedir. PKK'nın oradaki mevcudiyetidir, adı SDG olmuş,YPG/PYD olmuş önemi yok. Türk askeri orada olduğu için PKK devletinin kurulması önlendi. Biz o saptamayı yapmasaydık PKK orada Irak sınırından Akdeniz'e kadar bir terör koridoru haline getirecek, devlet, devletçik gibi bir şey ilan edecekti. Bunu da Amerikan bayrakları altında yapacaktı. Bizim Suriye Kürtleriyle hiçbir sorunumuz yok. PKK'lı olmayan Kürtler, en büyük acıyı onlar çekiyor. PKK/YPG'nin tehdidinin ortadan kaldırılması Suriye'nin toprak bütünlüğü açısından da hayati öneme sahiptir. İkincisi, mültecilerin BM parametreleri çerçevesinde ülkelerine güvenli, onurlu ve gönüllü bir şekilde dönmelerini sağlayacak zeminin Suriye tarafında hazırlanması ve bununla ilgili birtakım güvenceler verilmesi.

SURİYE REJİMİ ADIM ATAMAYA HAZIR MI?

Kalın, soruya "O yönde bir olumlu işaret var. 28 Aralık'ta olumlu bir görüşme oldu . Olumlu işaretler, mesajlar alındı. Biz orada bir ucu belli olmayan bir sürecin içine giremeyiz. Biz mültecilerin geri dönüşü ve yerlerinden edilmiş Suriyelilerin insani bir muamele görmesi için de rejimin atacağı adımları da görmek istiyoruz. Tabii ilk görüşmede hepsini karara bağlanması beklenemez, bu bir süreç. 11 yıl sonra ilk defa bu konularla ilgili bir temas kurduk. Bunun hayırlı neticeler vermesi rejimin bundan sonra atacağı adımlara, taşıdığı niyete ve sahip olduğu bir perspektife bağlı. Tabii ilk görüşmede hepsinin karara bağlanması beklenemez, bu bir süreç. Eğer bunları bizim iyi niyetimizle birleştirip kararlılığa dönüştürürse biz bu iki konuda, terörle mücadele ve mülteciler konusunda rahatlıkla adım atabiliriz." şeklinde bir yanıt verdi. 

ERDOĞAN İLE ESAD GÖRÜŞME YAPACAK MI?

Kalın, "Bununla ilgili belirlenmiş bir takvim yok. Öncelikle belki savunma bakanı, istihbarat başkanımızın yaptığı toplantının takibi ve devamı mahiyetinde toplantılar olabilir. Dışişleri bakanımızın toplantısı olacak ama takvimi belli değil. Önümüzdeki aylarda bu alanda yeni toplantılar, görüşmeler olabilir. Görüşmelerin cumhurbaşkanları düzeyine çıkması için henüz daha yapılması gereken çok şey var. Bugünden bir şey söyleyemem, önümüzdeki üç ay içinde mi olur, altı ay içinde mi olur, olur mu olmaz mı... Şu anda bunu söylemek için erken, sürecin seyrine bağlı." diye konuştu. 

"Suriyeli muhalifleri baştan beri destekledik, desteklemeye de devam ediyoruz. Muhalif derken, Suriye halkının bir parçası olduğunu ve Suriye'nin geleceğinde kilit rol oynayacak aktörler olduğunu hatırlatalım. Buradan negatif bir anlam çıkmamalı." diyen Kalın, sözlerine "Bunlar son tahlilde en temel demokratik hakları ihlal edilmiş insanlar ve öbür insanlar için mücadele eden Suriyeliler. Biz bugüne kadar Suriye muhalefetini hiç yüzüstü bırakmadık. Bugün Mevlüt (Çavuşoğlu) beyin onlarla yaptığı toplantı, onlara tekrar bu güveni vermek içindi. Biz onlarla her zaman temas halindeyiz. Onları ortada bırakmak söz konusu değil. Bütün bunların nasıl seyredeceği rejimin tavrına bağlı. Türkiye bir el uzattı, bu eli havada bırakmayacaklarını düşünüyoruz." şeklinde devam etti. 

"TERÖR BELASINA KARŞI SOMUT ADIMLAR ATMANIZI BEKLİYORUZ"

İbrahim Kalın, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğine ilişkin soruya şu yanıtı verdi:

"Bunu anlayışla karşılıyoruz. Ama biz de diyoruz ki 'Bakın siz ne kadar NATO'ya üye olmak istiyorsanız, biz de yıllardır uğraştığımız bu terör belasına karşı somut adımlar atmanızı bekliyoruz.' Çünkü NATO bir turizm örgütü değildir, NATO uluslararası kültür örgütü değildir, NATO bir güvenlik ittifakıdır. Dolayısıyla burada bütün üyelerin güvenliği garanti altına alınmadan NATO ittifakının misyonunu gerçekleştirmesi mümkün değildir."

"BUNUN YUNANİSTAN İÇİN AĞIR SONUÇLARI OLUR"

Kalın, "Girit Adası'nda karasuların 12 mile çıkartılması iddiası söz konusu. Bu olursa Türkiye'nin cevabı ne olur?" sorusunu, "Değil 12 mil, 6, 7, 8, 9 bile yapsalar bunu kabul etmemiz asla mümkün değildir, söz konusu değildir. Bunun Yunanistan için de ağır sonuçları olur. Böyle bir yola başvurmamalarını bekliyoruz. Bu yönde adım atarlarsa bunu asla karşılıksız bırakmayız." şeklinde yanıtladı.

İsrail'de yeni hükümetin kurulmasına ilişkin açıklamalarda bulunan Kalın, yeni hükümetin izleyeceği politikalara bakacaklarına dikkati çekerek "Açıkçası ben kendi adıma bu hükümetin yerleşimci politikalarını destekleyecek olmasından büyük endişe duyuyorum." dedi.

Kaynak: Haber Global TV

Sonraki Haber