Hırpalanmış öğretmen sendromu... Eğitimde şiddette artış
Son haftalarda eğitim yuvalarında 9 ayrı şiddet olayı gerçekleşti. Kimisi okul bastı, kimisi okuldaki arkadaşına şiddet uyguladı ya da öğretmenine saldırdı. Uzmanlar, bu şiddet olaylarına maruz kalan öğretmenlerin hırpalanmış öğretmen sendromu yaşayacağını ve meslekten soğuyabileceğini söylüyor.
Son haftalarda Türkiye, neredeyse her güne yeni bir eğitimde şiddet olayı ile uyanıyor. Kimi öğretmen, 'd' harfini yazamadığı için öğrencisini döverken, kimi veliler de toplanarak öğretmenlere şiddet uyguluyor. Şiddet okul sıralarında da akran zorbalığı olarak da kendine yer bulmakta. Peki, eğitim yuvalarında ne oluyor, neden şiddet olaylarını sıklıkla duyuyoruz?
"HIRPALANMIŞ ÖĞRETMEN SENDROMU..."
Eğitim Sosyoloğu Prof. Dr. Tunay Kamer, şiddetin zayıflığın bir işareti olduğunu belirterek, bu kişilerin genelde korkak olduğunu ve özgüvenlerinin de düşük olduğunu söylüyor. Şiddete maruz kalan öğretmenlerin mesleğinden soğuma, okula karşı güven yitimi, okulda geri plana çekilme, stres, hırpalanmış öğretmen sendromu gibi problemler yaşadıklarının altını çizen Kamer, "Eğitimcilere yönelik şiddetin cezasız kaldığı algılarının ortadan kaldırılabilmesi amacıyla basın kuruluşları ile kamu spotu, şiddet olaylarının sonuçlarının geciktirilmeden haber yapılması konularında işbirliği yapılabilir" diyor.
YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR"
"Polisiye ve aşırı güvenlik tedbirleri caydırıcı olmakla birlikte çözüm olarak görülmemektedir. Bunun yerine farkındalık çalışmaları şiddetin azalması veya ortadan kalkması için daha başarılı olabilir" diyen Prof. Dr. Kamer, şöyle devam ediyor:
"Eğitim, şiddetin ortadan kalkması için en doğru araç olarak görülürken eğitim faaliyetini yürüten kişilerin yani öğretmenlerin şiddete maruz kalmaları düşündürücüdür. Eğer kalıcı önlemler alınmazsa yarın çok geç kalınabilir. Şu unutulmamalıdır ki bir toplumda öğretmenler değerli kılınmadan, çocuklar için daha iyi bir gelecek ve daha iyi bir ülke inşa edilemez.”
"KENDİNİ İFADE EDEMEYENLERİN YÖNTEMİ"
Mersin Üniversitesi'nden Sosyolog ve Antroplog Doç. Dr. Mehmet Güngör, şiddetin kendini ifade edemeyen insanların başvurduğu bir yol olduğunu söylüyor. Şiddeti sadece okullarda değil hayatın her alanında gördüğümüzün altını çizen Güngör, eğitim sisteminin sürekli değiştirilmesinin de şiddet olaylarını tetiklediğini belirtiyor ve ekliyor:
"Bu değişikliklerden öğrenciler de aileleri de etkilenebiliyor. Kişi de karşısında bunun yürütücüsü olarak eğitimci olduğu için eğitim sisteminden kaynaklanan her türlü olumsuzluğun nedeni olarak da eğitimcileri görürler. Çocuğun başarısızlıkları, davranışsal bozukluklarının sorumlusu olarak eğitimciyi gören kişiler de şiddete başvuruyor."
"TOPLUM BİR ANDA BU HALE GELMEDİ"
Toplumun bir anda bu hale gelmediğini bunun bir birikimin sonucu olduğunu kaydeden Güngör, "Bu kadar cehalet, ancak eğitimle olur" diyor. Güngör, mafya dizilerin ya da şiddeti normalleştiren medya dilinin de kontrol altına alınması gerektiğini belirterek, değerlendirmesini noktalıyor.
Kaynak: Web Özel