Havuzda cansız bedeni bulunmuştu: Üniversite öğrencisinin emboli yüzünden öldüğü ortaya çıktı
Erzurum'da yüzme havuzunda cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisinin, emboli sonucu hayatını kaybettiği ortaya çıktı.
Acı olay, Erzurum'da yaşandı.
Olimpiyat Millet Bahçesi'nde bulunan Yüzme Havuzu'nda üniversite öğrencisi olduğu öğrenilen A.C.K. (28) yüzdüğü sırada bir anda hareketsiz kaldı. Havuzda bulunan görevliler tarafından ilk müdahalesi burada yapılan A.C.K. sevk edildiği hastanede yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
2015 yılında felç geçirdiği belirlenen A.C.K.’nın beyine emboli atması sonucu hayatını kaybettiği belirlendi.
9 YAŞINDAKİ KIZINA CİNSEL İSTİSMAR SANIĞI BABAYA 18 YIL 9 AY HAPİS
Konya'da, 9 yaşındaki kızı B.Ş.'ye 'Çocuğun cinsel istismarı' suçlamasıyla yargılanan M.Ş. (43), 18 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Suçlamaları kabul etmeyen M.Ş., son savunmasında, "Ben böyle bir şey yapmadım. Benim çocuğum pırlanta kadar temiz. Ben o mesajları eşim benden boşanmaması için gönderdim. Beraatımı talep ediyorum" dedi.
İlkokul 3'üncü sınıf öğrencisi B.Ş., bu yıl nisan ayında, annesi S.Ş.'ye, babası M.Ş.'nin kendisine cinsel istismarda bulunduğunu söyledi. S.Ş., Beyşehir Cumhuriyet Başsavcılığı'na gidip eşi hakkında şikayetçi oldu. Jandarma tarafından gözaltına alınan M.Ş., 6 Nisan'da sevk edildiği mahkemede tutuklandı. M.Ş., ifadesinde, "Eşimle aramızda zaman zaman tartışmalar yaşanıyordu. Kayınpederimle de aramda husumet bulunuyordu. Bana iftira attıklarını düşünüyorum. Kızım ara ara gelip, bana dokunuyordu. Ben de bu konuda kendisini uyarmıştım. Hatırlamadığım bir zamanda oyun oynarken kızımın poposunu ısırmıştım. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
EŞİNE YAZDIĞI MESAJDA İSTİSMARI KABUL EDİP, AF DİLEMİŞ
Seydişehir Cumhuriyet Başsavcılığı, M.Ş. hakkında 'Çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan 22 yıl hapis cezası istemiyle dava açtı. İddianamede; mağdur B.Ş.'nin babası tarafından cinsel istismara maruz kaldığı, durumu annesi S.Ş.'ye anlatması üzerine olayın ortaya çıktığı, anne S.Ş.'nin eşi M.Ş.'ye 'İnsan kendi çocuğuna bunu yapar mı?' mesajına 'Hayatımın en büyük hatası bu biliyorum. Senden utanarak af diliyorum. Affet beni yalvarıyorum. Şimdi herkes duyacak mı? Benim bu hatam affedilecek gibi değil; biliyorum ama beni affet yalvarıyorum sana' dediğinin belirlendiği, mağdur ve müştekinin şüpheliye iftira atmadığı, iftira atmayı gerektirir bir neden bulunmadığı kanaatine varıldığı, mesajları gönderenin şüpheli olduğunun kesin ve net bir şekilde tespit edildiği, bu deliller doğrultusunda mağdure ve müştekinin beyanları ciddi ve inandırıcı olduğu görülmekle, şüphelinin eylemlerinin nitelikli cinsel istismar suçu oluşturduğu nedeniyle 22 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına kamu adına iddia ve talep olunur" denildi.
Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen son karar duruşmasında, savcı da mütalaada, iddianamede yer alan mesajları tekrarlayıp, suçun sabit olduğunu ve 'Çocuğun cinsel istismarı' suçundan ceza verilmesini talep etti.
ÖNCE 10 YIL HAPİS VERİLDİ
M.Ş., son savunmasında suçlamaları kabul etmediğini belirterek, "Ben böyle bir şey yapmadım. Benim çocuğum pırlanta kadar temiz. Ben o mesajları eşim benden boşanmaması için gönderdim. Beraatımı talep ediyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, M.Ş.'yi, 'Çocuğun cinsel istismarı' suçundan önce 10 yıl hapis cezasına çarptırdı. Suçun öz kızına yönelik olması ve birden fazla gerçekleşmesinden dolayı da ceza 18 yıl 9 aya çıkartıldı.
Kaynak: İHA