Geçmeyen öksürüğe dikkat, "Virüsler akıllandı"

Kış aylarında geçmeyen öksürük sorunu birçok kişinin yaşamını olumsuz etkiliyor. Virüslerin birbirine geçmesi ve direnç kazanması nedeniyle aylarca sürdüğünü belirten uzmanlar ise sürekli kullanılan ilaçların bile zaman zaman etkisiz kaldığı uyarısında bulunuyorlar.

Son Güncelleme:

Son günlerde artış gözlenen viral enfeksiyonlar beraberinde geçmeyen öksürük sorununa yol açabiliyor. Uzmanlara göre, virüslerin birbirine geçmesi ve direnç kazanmaya başlaması nedeniyle öksürükler artık aylarca sürebiliyor. Homeopat Ezgi Nevçehan, Şubat ayında koronavirüs varyantları yanı sıra influenza virüsünün de çok aktif olduğunu belirtirken, "Topluluk kurallarının içerisinde kendimizi ve başkalarını koruyamıyoruz. Kişisel hijyene dikkat edilmiyor. Hasta kişi, toplumun içinde mevcut hayat şartlarını devam ettirebilmek için dolanıyor. Bu virüslerin hepsi solunum yoluyla taşınabildiği ve çok uzun süre havada asılı kalabildiği için çok rahat bulaşabiliyor" diyor. 

Uzmanlar, hasta kişilerin aramızda dolaştığını söylüyor.

DİRENÇLİ VİRÜSLER

Nevçehan, virüslerin direnç kazanmaya başladığını da sözlerine eklerken, "Çünkü virüsler ve bakteriler zeki mikroorganizmalardır. Ve virüsler kimlik değiştiriyorlar. Bu da tedaviyi güçleştiriyor. Özellikle covid virüsü akciğerlerde tutuluyor. Danışanlarımdan biliyorum, 1 yıl olmasına rağmen öksürüğü geçmeyenler var” dedi. 

Pandemi dönemindeki maske, mesafe kuralının gevşetilmesi ile viral enfeksiyonların yayıldığına dikkat çekiliyor. 

"HEKİME SORMADAN ASLA..."

Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ayça Özbal Koç da  boğaz ağrısının süresi uzadığında ve ek yakınmalar başladığında mutlaka bir hekime başvurmak gerektiğine dikkat çekerek, şu uyarıları sıralıyor:

“Kış aylarında nedeni genellikle virüs kaynaklı enfeksiyonlar olsa da boğaz ağrısına pek çok hastalık yol açabiliyor. Dolayısıyla, hekime danışılmadan boğaz ağrısını gidermeye çalışmak o hastalığı şiddetlendiriyor ve bunun sonucunda tedaviyi güçleştiriyor. Uzayan boğaz ağrısında altta yatan etkenin tespit edilmesi için detaylı muayene ve gerekli durumlarda tetkikler yapılıyor. Tanı konulduktan sonra  hedefe yönelik ve hastaya uygun tedaviye başlanıyor."

Risk grubundaki hastalar arasında yoğun bakıma yatışı yapanlar olabiliyor. 

BOL SU TÜKETİN

Vücutta sıvı eksildiğinde azalan tükürük salgısının boğaz bölgesinde kurumaya, bunun sonucunda ağrının şiddetlenmesine yol açtığını sözlerine ekleyen Dr. Koç, şöyle konuştu:

"Bu nedenle boğazınız ağrıdığında gün içine yayarak bol su tüketilmesi gerekir. Suyu, vücudunuzu yormadan ve mide bulantısına neden olmadan, gün içine yayarak oda ısısında içmeniz, boğazın nemlenmesi sayesinde yakınmalarınızın azalması açısından çok önemlidir”

"Düzenli olarak gargara yapmak da boğaz ağrısını hafifletebiliyor. Koç, tuz ve karbonat içeren gargaranın boğazı nemlendiren, temizleyen ve enfeksiyon ajanlarını yok eden etkiye sahip. Bir su bardağı oda ısısındaki suyun içine bir çay kaşığı tuz ve yarım çay kaşığı karbonat ekleyin. Günlük hazırlayacağınız gargarayla, sabah ve akşam saatlerinde, hem ağzınızı hem de boğazınızı temizleyebilirsiniz. Ancak gargara yaptıktan sonra, içeriği zararlı olmasa da, büyük bir kısmını yutmamaya özen gösterin”

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber