Ermenilerin 26 Şubat 1992'de Azerbaycan'da gerçekleştirdiği Hocalı Katliamı'nın kurbanları, Zagreb'de törenle anıldı
Ermenilerin 26 Şubat 1992 tarihinde Azerbaycan'da gerçekleştirdiği Hocalı Katliamı'nın kurbanları, Hırvatistan'ın başkenti Zagreb'de törenle anıldı. Türkiye'nin Zagreb Büyükelçisi Yavuz Selim Kıran, törende Hocalı Katliamı'nın "yaralarının hala açık olduğunu" ifade etti.
Azerbaycan'da Ermenilerin 26 Şubat 1992'de gerçekleştirdiği Hocalı Katliamı'nın kurbanları, Hırvatistan'ın başkenti Zagreb'de törenle anıldı.
Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 613 kişinin öldürüldüğü katliamın 31'inci yılında Azerbaycan'ın Zagreb Büyükelçiliğince düzenlenen törene, Azerbaycan'ın Zagreb Büyükelçisi Anar Imanov, Türkiye'nin Zagreb Büyükelçisi Yavuz Selim Kıran ve yerel siyasiler katıldı.
Imanov, burada yaptığı açıklamada, "Şubat 1992'de Hocalı şehrinin yüzlerce silahsız sakininin acımasızca yok edilmesi, Ermeni silahlı kuvvetlerinin Azerbaycanlı sivillere karşı işlediği en korkunç suçlardan biriydi. Hocalı Katliamı olarak adlandırılan kanlı trajedide şehir yerle bir edildi." dedi. Imanov, "Hocalı şehrinde çocuklar, yaşlı erkekler ve kadınlar da dahil olmak üzere sivillere yönelik planlanan katliam, onların toplu imhasını amaçlıyordu. Hocalı şehri, Azerbaycan topraklarının daha fazla işgali ve etnik temizliği için bir sahne olarak seçildi." ifadesini kullandı.
Hocalı Katliamı'nın üzerinden 31 yıl geçmesine rağmen hiçbir failin adalet önüne çıkarılmadığını kaydeden Imanov, "Kadın, çocuk ve yaşlıları öldüren caniler özgürce dolaşıyor, hatta birçoğu Ermenistan'da kahraman olarak anılıyor." diye konuştu.
"Biz tek millet, iki devletiz"
Türkiye'nin Zagreb Büyükelçisi Kıran da "'Paylaşıldıkça sevinç artar, acı azalır' derler. Bugün 31 yıl önce Hocalı'da Ermeni güçleri tarafından hunharca katledilen 613 Azerbaycanlı kardeşimizin acısını paylaşmak için bir araya geldik." ifadelerini kullandı. "Biz tek millet, iki devletiz." şeklinde konuşan Kıran, "Bugünlerde ülkemizin yaşadığı en büyük felaketlerden biri ile bu durum bir kez daha kanıtlanmıştır. Azerbaycan'dan Server Beşirli'nin yaptıkları Türkiye'ye olan sevgisi hakkında çok şey söylüyor. Depremlerin ardından elinde ne varsa arabasına yükleyerek depremzedelerin yardımına koştu. Akrabaları ve dostlarıyla Türkiye'ye yardım etmenin yollarını aradı." değerlendirmesinde bulundu.
Kıran, Büyükelçi Imanov'un depremlerin hemen ardından kendilerini ziyaret ederek, yardım kolilerini depremzedelere ulaştırmak için Büyükelçiliğe getirdiklerini kaydetti. Kazakistan Büyükelçisi Altay Abibullayev ve Macaristan Büyükelçisi Demcsak Csaba'yla beraber Türk Devletleri Teşkilatı'nın Hırvatistan'daki mukim Büyükelçileri olarak başsağlığı dileklerini iletmek üzere büyükelçiliğe geldiklerinin altını çizen Kıran, şöyle devam etti:
"Azerbaycan Hükümeti de depremlerden sonra en hızlı ve güçlü yardım sağladı. Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, depremin ardından Türkiye'yi ziyaret eden ilk Dışişleri Bakanı oldu. Gerçekten de tüm uluslararası toplum, yüzyılın bu felaketine karşı bizimle örnek bir dayanışma sergiledi. Bu zor günlerde halkımızın yanında olan herkese teşekkür ediyorum."
Kıran, Hocalı Katliamı'nın "yaralarının hala açık olduğunu" belirterek, "Böylesine bir insanlık dramı yaratanlar, tarih önünde sonsuza dek mahkum edilecektir. 31 yıl geçmesine rağmen bu menfur suçun failleri adalet önüne çıkarılmadı. İnsanlığın bugünü ve geleceği için dersler çıkarması gerekiyor. Bu hüzünlü günde, Ermenistan'ın yaklaşık otuz yıllık işgalinden sonra Azerbaycan topraklarının özgürleştirilmesiyle teselli buluyoruz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın özgürleştirilmesinin ardından Karabağ'ı ziyaret eden ilk lider olduğuna dikkati çeken Kıran, "Ziyarette Cumhurbaşkanlarımız, iki ülke arasındaki doğal müttefikliği perçinleyen "Şuşa Deklarasyonu"na imza attı. 44 günlük Vatan Muharebesi'nin ardından bölgede barış ve istikrarın tesisi için tarihi bir fırsat doğdu." diye konuştu.
Kaynak: AA