Dışişleri Bakanlığından Mescid-i Aksa açıklaması: Hiçbir şekilde kabul edilemez

Dışişleri Bakanlığı, İsrail'de Mescid-i Aksa'ya yapılan baskınlara dair yazılı açıklamada bulundu. Açıklamada "Kudüs’te başta Harem-i Şerif olmak üzere kutsal mekânların kutsiyetini ve tarihi statükosunu ihlal eden saldırılar hiçbir şekilde kabul edilemez." ifadeleri yer aldı.

Son Güncelleme:

Dışişleri Bakanlığı, işgal altındaki Doğu Kudüs'te yer alan Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırı ve baskınlara dair yazılı açıklamada bulundu.

Açıklamada, "Son dönemde Mescid-i Aksa’nın kutsiyetinin ihlaline yönelik artan eylemlerden derin endişe duyuyoruz. Kudüs’te başta Harem-i Şerif olmak üzere kutsal mekânların kutsiyetini ve tarihi statükosunu ihlal eden saldırılar hiçbir şekilde kabul edilemez. İsrail Hükümeti’ne sahada gerilimi artıracak her türlü tahrikkar eylemden kaçınması çağrımızı ve bu doğrultuda gerekli adımların ciddiyetle ve süratle atılması yönündeki kuvvetli beklentimizi yineliyoruz." ifadeleri yer aldı.

YAHUDİ YERLEŞİMCİLERİN MESCİD-İ AKSA BASKINI

 İsrail polisinin korumasındaki yüzlerce fanatik Yahudi yerleşimci, "Sukot (Çardaklar) Bayramı" bahanesiyle işgal altındaki Doğu Kudüs'te yer alan Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi.

İsrail polisi, baskınlar sırasında Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde demir bariyerler ile kontrol noktaları oluşturarak Filistinlilerin Mescid-i Aksa'ya girişine izin vermedi.

İsrail polisinin denetiminde sabah saatlerinden itibaren yüzlerce fanatik Yahudi yerleşimci, gruplar halinde Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlerken, bazı yerleşimci gruplar da Sukot Bayramı için hazırladıkları bitkilerle Aksa'nın kapılarında ayin gerçekleştirdi.

Yahudilerin 29 Eylül'de başlayan Sukot (Çardaklar) Bayramı, bir hafta boyunca devam edecek.

Yahudi yerleşimciler dini bayramlarının olduğu dönemlerde Mescid-i Aksa'ya baskınlarını artıyor.

Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.

Ancak Yahudiler, 2003'ten bu yana İdarenin izni olmadan İsrail'in tek taraflı kararıyla polis eşliğinde kutsal mabede giriyor. Bu girişleri baskın olarak nitelendiren Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğinin ihlal edildiğini vurguluyor.

Kaynak: Haber Global TV

Sonraki Haber