Cumhurbaşkanı Erdoğan: Başörtüsü ve aile konusunda netice alamazsak, oturup referandumu konuşmamız lazım

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldığı bir canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu. Başörtüsü ve aile konusunda "Teklifimiz meclise sevk edilme aşamasına geldi. Görüşmelerin ardından teklifimize nihai halini verip meclise sunacağız." diyen Erdoğan, olumsuz bir durumda referandum yolu sinyali verdi.

Son Güncelleme:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı bir televizyon programında canlı olarak önemli açıklamalarda bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"İLK ARABA FAKİRE OLACAK, BEN ALACAĞIM"

- Birileri diyordu ya fabrika nerede diye? Orası fabrika değil mi? TOGG burada üretilecek, burası fabrika. Fabrikada her şey robotik, tabandan tepeye... İnsan bunu görünce iftihar ediyor. Rabbim bizlere bunu nasip etti, bugünlere ulaştık. Şimdiden fiyat sormaya başladılar, biz de aceleci olmayalım diyoruz. TOGG satışa sunulduğunda rekabetçi olacak. Piyasaya çıktığı anda kendi sınıfındaki araçlarla fiyat anlamında rekabet edebilecek. Değerlendirmesini yapacağız ve mart ayında yollara çıkmadan önce fiyat tespitini yapıp ona göre adımını atacağız. Elektrikli bir araç var önümüzde, özellikle teşvik etmek ve halkımıza sevdirmek, bizim için maharet olacak. İlk araba fakire olacak, ben alacağım. Eşim kırmızıyı seçti, kırmızıyı alacağız. İlham Aliyev "2 araç da ben istiyorum" dedi. Ben daha önce bir test yapmıştım, 160'a kadar çıkmıştım. 

"KENDİSİ SSK'DA GENEL MÜDÜRKEN, ÖLÜLERİ REHİN ALDILAR"

- Ben bu zatı muhatap almaktan usandım. İşte fabrika, işte otomobil. Eser ortada. Üretilen otomobil de ortada. Şu an itibarıyla 1300 kişinin ortaya çıkardığı bir eser var ve sen bu eseri hala görmüyorsun. Şimdi de "Biz üretemezsiniz demedik, satamazsınız dedik" diyorlar. Yazıktır. Kendisi SSK'da genel müdürken, bunun müdürlük döneminde ölüleri rehin aldılar. Sen busun. Ve şimdi diyor ki "Bu kadar para ödeyeceksiniz..." Bak, öğren, ben ekonomistim. Milli bütçeye şimdi en ufak bir yük olmuyor, eser ortaya çıkıyor. Üzülmemek elde değil, böyle yalan, böyle körlük olamaz. Sen SSK'da müdürlük yaptın, ben Kasımpaşa'da doğup büyüdüm. Biz SSK Okmeydanı hastanesine muayeneye gelirdik. Oralardaki kavgalar, gürültüler... Bay Kemal müdür olduğu zaman o hastanelerin hali rezaletti ve bir arkadaşımızın eşi o hastanede doğum yaparken öldü. Cesedini vermediler, rehin aldılar. Biz bunları yaşadık. Bu Kılıçdaroğlu hala utanmadan sıkılmadan şehir hastanelerimize, yap-işlet-devret modelimize çamur atıyor. Pandemi zaten bu işin en büyük sınavıydı, biz bu yatırımları yapmamış olsaydık pandemiden çok büyük hasarlarla çıkardık. Yola çıkarken biz bir şey söyledik, 4 ana unsur üzerinde Türkiye'yi yükselteceğiz dedik: 1- eğitim, 2- sağlık, 3- adalet, 4- emniyet... Türkiye altyapısı olmayan bir ülkeydi.  

"PUTİN'İ DÜN ARADIM, BUGÜN 12'DEN İTİBAREN TAHIL KORİDORUNU AÇTILAR"

- Her ikisiyle de görüşmeyi arzu ettiğimiz anda aradığımızda 24 saati bulmadan görüşüyoruz. Gerek sayın Putin ile gerek sayın Zelenski ile görüşüyoruz. Onlardan aldığımız bilgilerle bunları müzakere etme şansı buluyorum. Şu ana kadar iki liderden de olumsuz yaklaşımlar almadım. Bizden talepleri oldu, elimizden geldiğince olumlu yaklaşımlarla cevap verdik. Putin sağ olsun, kendisini dün aradım, bugün 12'den itibaren tahıl koridorunu açtılar. Gübreyi de açalım bununla kalmayalım dedik. Hatta bir şeyi daha bağladık, örneğin Cibuti, Somali, Sudan, buralarda insanlar açlıktan ölüyor, ilk etapta buralara tahıl naklini yapalım dedi. Endişe etme dedik, biz bunu planlayacağız. 

- Kişisel ilişkiler diplomaside en önemli netice getirici adımlar. Sayın Putin üzerine gitmekle geri adım atacak birisi değil. Almanya önceleri "Biz yenilenebilir enerjiye geçeceğiz ve bu yüzden bütün nükleer enerjimizi devrede tutma gayreti içindeyiz, kömür santrallerini kapatıyoruz" dediler, dedim "Yanlış yapıyorsunuz..." Doğal gaz kesilince şu anda termik santrallere dönüldü. Biz ise hepsini yapıyoruz. Şimdi hem termik santrallerimiz var, hem doğal gaz noktasında iyiyiz, 2023 sonu-2024 başında Akkuyu'yu açacağız. 

"İLK ETAPTA GÜNLÜK 40 MİLYON METREKÜP GAZ ÜRETECEĞİZ"

- Devletlerde devamlılık esastır. Bu adam (Kılıçdaroğlu) cahil. Bu millet zaten sana bu ülkede yönetimi vermez. Sen SSK'yı yönetemeyen bir cahilsin. Koskoca T.C.'yi nasıl yöneteceksin? Elinde bazı belediyeler var şimdi, ne yapıyorlar? Hemen ağlamaya başlıyorlar para gelmiyor diye. Çok yalancı bunlar. Ben belediye başkanıyken biz ileri biyoloji tesisi kurduk Tuzla'da, şimdi onun açılışını yapıyorlar. Biz açtık ya. 

"PUTİN İLE GÖRÜŞTÜK, GAZ KONUSUNDA EN YAKIN MERKEZ OLARAK ŞU AN İTİBARIYLA TRAKYA BÖLGESİ GÖRÜNÜYOR"

- Gaz merkeziyle alakalı olarak sayın Putin ile yaptığımız görüşmede Enerji Bakanlığımız muhataplarıyla görüşmeyi yapıyor. En yakın merkez olarak şu an itibarıyla Trakya bölgesi görünüyor. Oradan çıkış ve Avrupa'ya dağıtımını yapmak mümkün olacak. Bunlar ilk tespitler, arkadaşlarımız çalışmayı başlattı. Azerbaycan'a son ziyaretimde bunu İlham Bey ile de görüştük, oradan da gaz alacağız. TANAP ile alıp güçlendireceğiz. Ara arkaya sondaj gemileri alındı. Bu gemiler yaşlı değil. Bizim farklı ülkelerde, doğal gaz kaynaklarının yoğun olduğu yerlere de bu gemilerle gidip doğal gazı çıkartarak ülkelere satma şansımız var. Ülkelerden teklifler geliyor bununla ilgili, mesela ilk sırada Libya. 

- Şu ana kadar Sakarya sahasında 540, diğer yaptığımız tespitlerde bunu aşan yok. Bu rezervler tespit edildikçe belki daha fazlasını da yakalayacağız. Son aldığımız gemi 12 bin metreye kadar sondaj yapabiliyor. Bu çok güçlü bir gemi. Arkadaşlarımızın bu gayreti bizi ciddi manada rahatlattı. Hesaplamalar kesinleşince sonuçları açıklayacağız. İlk etapta günlük 40 milyon metreküp gaz üreteceğiz. Sinop'ta yeni dörtlüyü inşa edeceğiz. Akkuyu bize 4800 megawat enerji sağlayacak. Sinop da aynı şekilde. Bizim enerji tüketimimizin yüzde 20'sini sağlayacak.

"YÜZLERCE İNSAN ŞU ANDA UYUŞTURUCUDAN İÇERDE, UYUŞTURUCU TİCARETİNDEN DEĞİL"

 - Bay Kemal ABD'deki 8 saatlik ortadan kayboluşunun gizemini, iftiralarıyla yavaş yavaş aydınlığa kavuşturuyor. Kendisine ezberletilenleri konuşmaya başladı. Silahlı kuvvetlerimize hakaret ettiler, kimyasal silah dediler, TTB'nin başındaki kadını da kendilerine göre yaktılar, uyuşturucu kaçakçılığıyla cari açığın kapatıldığını iftirasını attılar. Böyle densizlik olur mu? Cari açığı utanmadan uyuşturucu ticaretiyle kapattığımızı söylüyor. Varsa elinde bir delil, çıkar bunu konuşursun. Yüzlerce insan şu anda uyuşturucudan içerde, uyuşturucu ticaretinden değil. Sen şu an uyuşturucu baronlarına zemin hazırlıyorsun. Zaten senin içinde kuru-sulu içenler var, onlar ortada. Çıkmış eş başkan, TTB Başkanı olan o kadını savunuyor. Sen bu yakıştırmaları nasıl yaparsın benim silahlı kuvvetlerime ya? Bay Kemal ve HDP savunuyor bu kadını, başka da savunan yok. Niye? Bunlar birbirinin ete kemiğe bürünmüş hali. 

 - Bunlar Millet İttifakı diyerek, millete ihanet ediyor. Onun adı millet değil; illet ya da zillet. Yakında o zillet ittifakı dağılacak, ömrü uzun değil. Seçim meydanlarında birinin söylediğini öbürü reddedecek. Bizim Cumhur İttifakı olarak böyle bir derdimiz yok. Biz Türkiye'nin 100. yılında sayın Bahçeliyle beraberiz. 

YALOVA'DAKİ MAHKEME BASKINI KONUSU

- Bunlar ahlaksızlığın, kanun tanımazlığın en güzel örnekleridir. Bay Kemal bunları savunuyor çünkü o da aynı karaktere sahip. Adalet Bakanlığı bunlarla ilgili takibi yapıyor ama ben daha ileri bir adımdan yanayım. Süratle bunların dokunulmazlığının kaldırılması gerekir. Parlamentoyu kirlettiler, Atatürk'ün ruhunu da sızlattılar. Biz şu anda her şeyi yargıya bırakıyoruz. Yalova'daki mahkeme heyetinin ayrıca dava açmasından yanayız. CHP demek, hep söylerim, çamur siyasetidir. Türkiye'de bağımsız mahkemeler olduğunu CHP'lilere öğreteceğiz ve öğrenecekler. 

"BAŞÖRTÜSÜ VE AİLE KONUSUNDA NETİCE ALAMAZSAK OTURUP REFERANDUMU KONUŞMAMIZ LAZIM"

- Her şeyden önce, güçlü milletler, güçlü ailelerden teşekkül eder. Bir milletin aile yapısı güçlü değilse, orada güçlü milleti görmek mümkün değil. Örfüyle, adetiyle biz, güçlü ailelerden oluşsan bir milletiz. Bu aile yapısına leke sürmek kimsenin haddine değil. Ailenin saygınlığını Cumhur İttifakı olarak ortaya koyacağız. Aile yapımızı her türlü sapkınlıktan, marjinal akımlardan, yozlaşmalardan koruyacağız. Başörtüsü konusuna gelince, hatırlayın, CHP Genel Başkan Yardımcısı, ikna odalarını İstanbul Üniversitesi'nde kurdular. Bu ara başörtülü bayanları alıp rozet takıyor. Bu seçimlerde başörtülü aday çıkarırsa şaşmayın. Mecburen bunu yapacak. Şimdi kaçıyor musun, kaçma, hadi gel. Anayasa değişikliği yapıp bu işi sağlama alalım. Ama gelemezler, yine kaçacaklar. Başörtüsü meselesinde o gün üniversiteden atmaya çalıştıkları kızlarımız, şimdi oralara hoca olarak dönüyorlar. Azmin elinden hiçbir şey kurtulamaz. Sayın Ecevit'in Merve Kavakçı'yı kovmak için yaptığı konuşmayı hafızamdan silmem mümkün değil. Teklifimiz meclise sevk edilme aşamasına geldi. Görüşmelerin ardından teklifimize nihai halini verip meclise sunacağız. Başörtüsünü CHP'nin siyasetine malzeme olmaktan kurtaracağız. Netice alamazsak oturup referandumu konuşmamız lazım. Zaten şu anda başörtüsü sorunu yokken bir gece rüyasını gördü herhalde. Artık başörtülü askerimiz, savcımız, kaymakamımız var. Nerden çıktı bu? Bütün mesele "Acaba ben buradan seçimlerde ne kadar oy devşirebilirim?" derdi bu. 

"2023 YILINDA MİLLİ MUHARİP UÇAK HANGARDAN ÇIKACAK"

- Son uzun menzilli füze testimiz savunma sanayimizin geldiği yeri göstermesi açısından çok önemli. Son yaptığımız Tayfun testi Yunanları çıldırttı. Devam eden bir süreçte onun mesafisini 561 km'den daha da uzatmak istiyoruz. Atina bunun menzili içerisinde diye Yunanları ürkütmeyi başladı. Cenk ve Gezgin gibi daha nicelerinin müjdelerini zamanı geldiğinde vereceğiz. İçeriden ve dışarıdan engellemelere rağmen savunma sanayimizi buralara getirdik. 2023 yılında milli muharip uçak hangardan çıkacak. Hürjet, Kızılelma şu anda hızla devam ediyor.

"YUNANİSTAN'IN AKLINI BAŞINA ALMASI GEREKİYOR"

- Yunanistan'ın son dönemde Türkiye'ye yönelik izlediği tutumu kabul etmek mümkün değil. Biz de sessiz ve tepkisiz kalamayız. Laf üretmek yerine biz iş üreteceğiz. Yunanistan'ın aklını başına alması gerekiyor. Tahrik ve provokasyonlarla bir yere varamayacaklarını öğrenmeleri lazım.

"İKİDE BİR ÖNÜMÜZE ENFLASYONU ÇIKARIYORLAR, YILBAŞINDAN SONRA TEKRAR KONUŞACAĞIZ"

- Bizde de bazı maalesef istikametini kaybetmiş olan tipler var. "Güçlendirilmiş parlamenter demokrasi" diyorlar. Biz parlamenter demokrasiyi görmüştük. Koalisyon hükümetlerinin dönemi, parlamenter demokrasinin uygulandığı dönemlerdi. O dönemlerde Türkiye'de istikrar var mıydı? Yoktu. Ne zaman ki biz başkanlık sistemine geçtik, Türkiye'ye istikrar geldi. Şu an Türkiye, tarihinin en büyük büyüme dönemlerini yaşıyor. İkide bir önümüze enflasyonu çıkarıyorlar, yılbaşından sonra tekrar konuşacağız. Faizi tek haneli rakamlara çekiyoruz. Yatırımda kamu bankalarımız teşvik edici olacaklar. Cari açığımız ağırlıklı olarak petrolden kaynaklanıyor ama bununla alakalı yeni adımlar attık. Putin'le yaptığımız görüşmelerde fiyat politikalarını görüşerek orada da daha olumlu adımlar atabileceğiz. Krizleri yönetirsiniz ama belirsizlikleri yönetemezsiniz, belirsizliklere hazırlık yapmak gerekir, hazırlığınız varsa kazanırsınız. Biz başkanlık sistemiyle buna hazırlandık, bunu için güçlüyüz ve rahat konuşuyoruz. 

İSRAİL İLE İLİŞKİLER

- Şu an itibarıyla Herzog sabırlı bir yaklaşım içinde. Daha tabii seçim sonuçları net değil ama sonuç ne olursa olsun İsrail ile ilişkilerimizi karşılıklı hassasiyetlerimize saygılı bir zeminde yürütmeyi temenni ediyoruz. New York'ta Başbakan Lapid'i kabul ettim. Değerlere saygı gösterildiği sürece inanıyorum ki kazan kazan siyasetiyle sadece Türkiye ve İsrail değil tüm bölge kazançlı çıkacaktır. 

"ARSA VE İŞ YERİ BAŞVURULARININ SÜRESİNİ DE 15 KASIM'A KADAR UZATIYORUZ"

- Şu anda açıklanmış olan dev bir proje. Malum 500 bin konut meselesi var. Allah nasip eder seçim biter sonra bu inşaatlar devam edecek ve 1 milyon arsa, bunların alt yapısını yapıyoruz. Kuradan bu arsaları alanlar da evlerini yapacak. Bu da çok farklı bir fırsat doğurmuş olacak. Bunu da kurayla yapacağız. Seçimden sonra da Türkiye yüzyılına hızlı bir geçiş yapacağız. Şu anda bakanlık çalışmaları sürdürüyor. Arsa ve iş yeri başvurularının süresini de 15 Kasım'a kadar uzatıyoruz. 

- Milletimiz bize 20 yıl iktidarda kalma rekorunu kırdırdı. Yüz yılın işini 20 yıla sığdırdık. 20 yılda gülmeyen yüzleri güldürdük. "Şu anımı unutamıyorum" dersem bir diğer anıma haksızlık etmiş olurum. Fakat en önemlisi, gençlik yıllarımın özlemi ve Ayasofya'nın önündeki gençlik mitinglerimiz olmuştur. O mitinglerde hep "Ayasofya açılacak" derdik. Hamd olsun Ayasofya'yı açmak bize nasip oldu. Bunu unutmak mümkün değil. Yunanistan hemen çıldırdı. Bir de Anadolu Yakasına bazı mühürleri vuralım dedik, en önemlisi Büyük Çamlıca Camii idi. Bu külliyeyi unutmak mümkün değil. Çankaya ecdadın eseri, biz de cumhuriyetin nesli olarak getirdik külliyemizi buraya inşa ettik. Bu külliye çok farklı. İçince camisi, kongre salonu, sanat icra edilen salonuyla, çok ayrı bir inşa oldu. Bir şey daha yaptık, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası salonunu yapmak suretiyle Türkiye'deki nadide salonlardan bir tanesini yaptık. Gezi'de her yeri yakıp yıkan, CHP'nin başındaki zatın da gelip gençlerden "Ne istiyorsunuz" dediği yerde biz AKM'yi yıkıp yakanlara karşı şu anda sıfır bir AKM inşa etik. Karşı çaprazında da bir hayırseverimiz Taksim Camii'ni inşa etti. 

"2023'E EYT VE ASGARİ ÜCRET KONULARINI AÇIKLAYARAK GİRMİŞ OLACAĞIZ"

 - Şu anda sağ olsun Vedat Bey ekibiyle beraber çalışmalarını yoğun şekilde devam ettiriyor. Önümüzdeki ay ve yeni yıl bunların açıklandığı aylar olacak ve buralardaki ücret politikalarımızı da açıklayacağız. Tabii asgari ücretin yeniden tespiti en önemlisi. Gerek EYT'liler, gerek sözleşmeliler arka arkaya, 2023'e bunları açıklayarak girmiş olacağız. 

 *Haber görselinin kaynağı: AA 

Kaynak: Diğer

Sonraki Haber