Çocuklara özel Instagram geliyor! Mesele çocukları korumak mı yoksa...
Instagram 13 yaş altı çocukların kullanımına özel yeni bir platform kuruyor. Amaç çocukları korumak mı yoksa çocukların kişisel bilgilerinden yeni bir reklam havuzu mu yaratmak?
Çocukların sosyal medya ile erken yaşta tanışması, günümüz ebeveynlerini ve ebeveyn adaylarını endişelendiren durumlar arasında yer alıyor. Zaman zaman acımasız ve tehlikeli olabilen; çocukların güzellik, sosyallik, arkadaşlık ve 'cool'luk algısına yön veren sosyal paylaşım platformları, düzenlemeler de yaparak mevcut durumu, mümkün olduğu kadar sağlıklı bir noktaya çekmeyi hedefliyor.
Son olarak Facebook, Instagram için sadece 13 yaş altı çocukların erişebileceği yeni bir versiyon hazırladıklarını aktardı. Sosyal medya devi, bu projesiyle çocukların sosyal medya dünyasına kontrollü bir geçiş yapmasını sağlayacak.
İlk olarak BuzzFeed News'ün duyurduğu habere göre Facebook yayınladığı bir iç yazışmasında 13 yaş altı çocukların sosyal medya ile “güvenli” bir şekilde tanışmasını sağlamak için böyle bir versiyon üzerine çalıştıklarını aktardı.
İlginç olay! Meğer Instagram yanlışlıkla yapmış
'ZATEN INSTAGRAM KULLANIYORLAR'
Peki bu gelişme ne anlama geliyor? Bilgi Üniversitesi Dijital Medya ve Çocuk Platformu Kurucusu Dr. Esra Ercan Bilgiç, Haberglobal.com.tr okurları için anlattı.
“Bu adımın olumlu ve olumsuz yanları olduğunu düşünüyorum” diyen Dr. Esra Ercan Bilgiç, “1998 tarihli ABD COPPA yasası doğrultusunda 13 yaş altı çocukların Facebook ve Instagram’da hesap açmaları resmen mümkün değildi ancak bir çocuğun yaşını büyük göstererek profil yaratmasında da herhangi bir engel yoktu. Pek çok rapor, dünyada 13 yaş altı internet kullanıcısı çocukların büyük oranda zaten Instagram kullanıcısı olduğunu gösteriyor” ifadelerini kullandı.
GOOGLE’A 170 MİLYON DOLAR CEZA
Çevrimiçi ürünleri sunmak için 13 yaş altı çocukları hedef kitle olarak belirlemek, yalnızca mahremiyetle ilgili endişeler doğurmuyor, aynı zamanda yasal sorunları da beraberinde getiriyor. Eylül 2019'da, Federal Ticaret Komisyonu Google'a, Çocukların Çevrimiçi Gizliliğini Koruma Yasası'nı (COPPA) ihlal ettiği için 170 milyon dolar para cezası vermişti. Google'ın çocuklara YouTube'da reklam sunmak için çocukların izleme geçmişlerini takip etmesi cezaya gerekçe olarak gösterilmişti.
Şu an Facebook, 13 yaş altı bireylerin Instagram'da hesap açmasına izin vermiyor. Ancak teoride geçerli olan bu düzenleme, pratikte çok kolay atlatılabiliyor. Kullanıcılar, yaşları hakkında yanlış bilgi verebiliyor.
Facebook aynı zamanda bu duruma da çözüm bulacak. Şirket, makine öğrenmesi ve kayıt sürecini birleştirerek kullanıcılarının yaşını tespit edeceğini iddia ediyor.
REKLAM VERENLER ÇOCUKLARIN DATASINI KULLANACAK MI?
Aynı zamanda Medya Bölümü Öğretim Üyesi de olan Dr. Esra Ercan Bilgiç “Görünüşte olumlu bir adım” şeklinde kararı değerlendirirken farklı bir detayı da gözler önüne seriyor:
“Ancak şunu da bilmek lazım, teknoloji şirketleri uzun zamandır 13 yaş altı çocuklardan da veri toplayabilmek için COPPA’nın esnetilmesini istiyordu. Yani artık reklam verenlere pazarlanmak üzere 13 yaş altı çocuklardan doğrudan veri toplanabileceği anlaşılıyor. Meselenin asıl önemli boyutunun bu olduğunu düşünüyorum.”
Dijital dünyada çocuk hakları mücadelesi veren UNICEF, OECD, Avrupa Komisyonu gibi pek çok uluslararası örgütün çocuk verilerinin toplanması konusunda şirketleri sorumluluğa, hükümetleri de sıkı regülasyonlara davet ettiğinin altını çizen Dr. Esra Ercan Bilgiç kritik bir soru da soruyor:
“Facebook bu adımla birlikte Instagram üzerinden 13 yaş altındaki çocukların verilerini toplamamaya da söz veriyor mu? Instagram'da çocukların karşısına reklam çıkmayacağına söz veriyor mu? Hiç sanmıyorum”
Bilgiç “Çocuk verilerinin toplanması meselesi yalnızca reklam ve tüketime yönlendirmeyle sınırlı bir mesele de değil, aynı zamanda da çocukların gözetlenmesi meselesi. Çocuklardan toplanan verilerin sahibi kim olacak? İçinde yaşadığımız veri çağında, dünyanın hiçbir yerinde çocukların ve ebeveynlerin bu verilerin nasıl kullanılacağına dair söz söyleme hakkı bulunmuyor maalesef” şeklinde konuşuyor.
ZUCKERBERG’E AÇIK MEKTUP
Bireylerin artık birer ürün haline geldiği çağımızda çocukların ticari hedeflerin dışında bir çocukluk geçirmesi gerektiğini savunan "Campaing for a Commercial-Free Childhood" adındaki oluşum Mark Zuckerberg'e açık bir mektup göndermişti.
'Çocuklar için Instagram' fikrinin de çıkış noktası olan, Facebook Messenger'ın çocuklara özel versiyonuna ilişkin gönderilen mektupta şu ifadeler yer almıştı:
"Dijital cihazların ve sosyal medyanın aşırı kullanımı çocuklar ve gençler için zararlı olup, bu yeni uygulama, çocukların sağlıklı gelişimine zarar verme olasılığını artırmaktadır."
Bu tartışmalar sürerken Wired, Messenger Kids adlı uygulamanın geliştirilme sürecinde Facebook'un danıştığı bazı uzmanların ve organizasyonların, Facebook ile ticari ilişki içinde olduğunu ortaya çıkarmıştı.
FACEBOOK’UN PLANI NE?
Uygulama; “büyük veri” ve reklam noktasında etik sorunlarla ve sorularla karşı karşıya kalırken işlevsellik noktasında ise kritik bir göreve soyunuyor. Instagram'a ebeveyn gözetimi ile girecek olan 13 yaş altı çocuklar, bu sayede sosyal medya gerçeğiyle kontrollü bir şekilde tanışacak. En azından plan bu...
Dr. Esra Ercan Bilgiç bunun öneminden söz ederken şöyle başlıyor: “Sosyal medyada çocukların güvenle var olabilmelerini, kendilerini güvenle ifade edebilmelerini, akranlarıyla ve dünyayla iletişimde kalabilmelerini, çevrimiçi sosyal hayata katılabilmelerini dijital vatandaşlık ve çocuk hakları çerçevesinden bakınca çok önemli buluyorum.”
Günümüz dünyasında çocukların online dünyada var olabilmesi çok önemli ancak riskler de barındıran bu ortama kontrollü bir giriş yapmak gerekiyor. Avustralya'da yapılan bir çalışmaya göre ergenlik çağındaki çocukların yüzde 57'si Instagram kullanıyor ve bunların yüzde 30'u tanımadıkları yetişkinlerden mesajlar alırken yüzde 20'si ise uygunsuz mesajlara maruz kalıyor. Aynı zamanda siber zorbalık da ciddi bir tehlike.
'RİSKLERİN FARKINDA OLMAK LAZIM'
Bilgiç, “Pek çok çevrimiçi riskin varlığının da farkında olmak lazım. Siber zorbalığın, çocuk istismarının önüne geçmek için atılacak her adımı çok kıymetli buluyorum. Öte yandan ebeveynlerin sorumluluğu çocuklarının hesap açmasına onay verince bitemez, bitmemeli” diyor.
ÇOCUKLARIN YÜZDE 42'Sİ SİBER ZORBALIĞA MARUZ KALIYOR
2017'de Ditch the Label adındaki siber zorbalık ile mücadele eden bir organizasyonun raporuna göre 12-20 yaş arasındaki gençlerin yüzde 42'si Instagram'da siber zorbalığa maruz kalıyor.
“Instagram’da karşımıza çıkan her görüntünün göründüğü gibi olmayabileceğini, gerçeği yansıtmayabileceğini anlatmak gerekiyor” diyen Dr. Esra Ercan Bilgiç, ebeveynlere düşen görevi bu sözlerle aktarıyor:
“Ebeveynlerin medya arabuluculuğu; kaliteli içeriklere çocuklarını yönlendirmeleri, eleştirel bakabilmeyi öğretmeleri, çevrimiçi ortamlarda doğru davranış kalıplarını sürdürmeye teşvik etmeleri, çocukların dijital becerilerini geliştirmede çok olumlu sonuç veriyor.”
Common Sense Census’ın yaptığı araştırmaya göre ABD’de 2015 yılında 8-12 yaş aralığındaki çocukların akıllı telefona sahip olma oranı yüzde 24 iken, bu oran 2019’da yüzde 41’e yükselmiş. 13-18 yaş aralığında ise yine 2015’te yüzde 67 olan oran, 2019’da yüzde 84’e çıkmış.
Instagram hesaplarını kapattıran fotoğrafın sırrı
ÇOCUKLAR EKRANA BAKARAK NE KADAR ZAMAN GEÇİRİYOR?
“Çocuklar İçin Instagram” fikrinin hedef kitlesi olan 13 yaş altının ekranda geçirdiği süre de kayda değer bir şekilde artıyor. Aynı araştırmada çıkan sonuca göre 2019’da 8-12 yaş arası çocukların günde 4 saat 44 dakikalarını ekrana bakarak geçirdiği tespit edildi.
Çocukların bu noktada hem ekranla hem de sosyal medya dünyasıyla kontrollü bir şekilde tanışmaları önem arz ediyor. Serge Tisseron’un ‘3-6-9-12 Kuralı’ndan yola çıkarak çocukların hangi yaş aralığında internet ve sosyal medya ile tanışmaları gerektiği de altı çizilmesi gereken bir konu.
Dijital Medya ve Çocuk Platformu’nun kurucusu olan Bilgiç, “Çocuk gelişimi literatürüne baktığımızda, 12 yaş çocukların muhakeme yeteneklerinin geliştiği yaş olarak çok önemli bir eşik. Çocuğun doğruyu ve yanlışı ayırt edebilecek gelişim seviyesinde olması muhakkak önemsenmeli.
Çocukların olgunluk seviyesinin de değişebileceğini ve bu durumun da göz önünde bulundurulması gerektiğini belirten Dr. Esra Ercan Bilgiç, “Tisseron’un 3-6-9-12 kuralına göre, 12 yaşın altındaki çocukların sosyal medyada tek başlarına var olmamaları tavsiye ediliyor” diyor.
PROAKTİF EBEVEYNLİK
“Bununla birlikte pandemi koşulları pek çok kuralı alt üst etti” şeklinde sözlerine devam eden Bilgiç, “Benim önerim sosyal medya için mutlaka ortaokul yaşını beklemek” derken, önemli olanın, doğru davranış kuralları hakkında çocuklarla konuşmak ve potansiyel riskler hakkında onları bilgilendirmek olduğunun ve proaktif bir ebeveynlik tutumunun altını çizmekte.
Peki mevcut durum çocuklar için nasıl bir ortam oluşturmakta? Örneğin 9-12 yaş aralığındaki bir çocuğun kültürel duvarları da aşarak karşısında bir anda tüm dünyayı bulması nasıl bir etki yaratıyor?
Instagram'dan Madonna'ya uyarı
Bu geçişin ve ufkun açıldığı bu anın etkisi her çocukta farklı olacaktır. Dr. Esra Ercan Bilgiç de farklı sonuçlar görülebileceğine dikkat çekiyor ve ekliyor:
“İçine kapanık, çevresiyle sınırlı iletişim kuran, sıkıntılarını paylaşmayan bir çocuk çevrimiçi ortamlarda sosyalleşme konusunda olumlu yönde gelişim gösterebiliyor. Aynı özellikleri taşıyan bir başka çocuk ise kötü niyetli akranlarının zorbalığına uğrayabiliyor. Veya biliyoruz ki bazı kız çocuklar sosyal medyadan özellikle olumsuz etkilenebiliyor. Bu ortamlardaki güzellik algısı gelişim çağındaki kız çocukların özgüvenlerini sarsabiliyor. Diğer yandan sosyal medya pek çok nedenle çocukları tüketim kültürünün içine çekiyor.”
Bunlara ek olarak katı genellemeler yapmanın çok mümkün olmadığını vurgulayan Bilgiç ebeveyn-çocuk etkileşiminin hep sürmesi gerektiğini ifade ediyor ve şöyle noktalıyor:
“Ebeveynler çocuklarıyla her fırsatta konuşsun, çocuklarının çevrimiçi mecralarda neler yaptığından hep haberdar olsunlar.”
Kaynak: Web Özel