Çarşı ve mahalle bekçilerine yönelik düzenleme TBMM Genel Kurulunda

TBMM Genel Kurulunda, Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

Son Güncelleme:

MHP Gaziantep Milletvekili Sermet Atay, 1 Eylül 2018- 31 Mayıs 2020 tarihleri arasında bekçiler tarafından 130 bin 680 şahıs hakkında adli işlem yapıldığını, 4 bin 862 hırsızlık olayına müdahale edildiğini, 1219 kayıp çocuğun bulunarak ailelerine teslim edildiğini bildirdi.

TBMM Genel Kurulunda, Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

İYİ Parti Grubu adına söz alan Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, bekçi denildiğinde akla ilk olarak Türk sinemasından nostaljik karakterlerin geldiğini anlatarak, şunları söyledi:

"Cumhurbaşkanı Erdoğan gece yatarken bekçi düdüğü duymak istediğinde, bu karakterleri düşünerek nostaljik bir istek olduğu akla gelmiştir belki de. Ancak bugün bekçilerle ilgili düzenlemede getirilenlere bakıldığında olayın hiç öyle olmadığı ortada. Bekçiler çaldıkları düdüklerle nostaljik bir duygu olmanın boyutunu aşmış durumda. Çünkü polis yetkileriyle donanmış olarak geliyorlar artık. Bekçi düdüğüne özlem duyarken birden o bekçinin eline silah verdiğimiz bir sürece girdik. Eğer bu bir ihtiyaç ise Türkiye'nin asayiş problemi nasıl bu kadar büyüdü? Yok eğer böyle değilse neden polis gibi yetkili ve silahlı bekçilik teşkilatı kuruluyor?"

Hükümetin kanun teklifiyle bekçilere yetkiler vererek, "jurnalci bir sistem" kurmayı hedeflediğini ileri süren Türkkan, "Siyasi iktidar, bir mahallede yapmak istediklerini o mahallede totaliter devlet otoritesiyle yapabilir. Yeni bekçi uygulaması, bu adımların en büyüğünü oluşturuyor desek yanlış olmaz." dedi.

 "HIRSIZLIK SUÇLARINDA DÜŞÜŞ VAR"

MHP Grubu adına bir konuşma yapan Gaziantep Milletvekili Sermet Atay, göreve yeni başlayan bekçilerin yüzde 19,4'üne denk gelen 5 bin 480'inin üniversite, yüzde 17,27'sine tekabül eden 4 bin 845'inin yüksekokul, yüzde 59,8'ini oluşturan 16 bin 911'inin lise, yüzde 3,3'ünün ortaokul ve binde 3'ünün ilkokul mezunu olduğunu kaydetti.

Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu'nun yürürlüğe girmesi ve bekçilerin göreve başlamasıyla 2018 ve 2019 yılları karşılaştırıldığında özellikle evden hırsızlık suçlarında düşüş görüldüğüne dikkati çeken Atay, şöyle dedi:

"1 Eylül 2018 ile 31 Mayıs 2020 tarihleri arasında bekçilerimiz tarafından 130 bin 680 şahıs hakkında adli işlem yapılmış olup, 4 bin 862 hırsızlık olayına müdahale edilmiş, 1219 kayıp çocuk bulunarak ailelerine teslim edilmiş, 3 bin 959 yetişkin kayıp şahıs bulunmuş, 75 bin 753 aranan şahıs hakkında işlem yapılmış, 276 bin 832 gram eroin, kokain benzeri, 82 bin 918 hap ele geçirilmiştir. Esasen bekçilik teşkilatının tekrar aktif olarak devreye alınması sonucunda son iki yılda Türkiye genelinde, mal varlığına karşı meydana gelen olaylarda 2019 yılının ilk 11 ayında yüzde 8,7 azalma meydana geldiği gibi, bu olayların aydınlatılması da 3,9 oranında artmıştır."

MHP'li Atay, çocukların uyuşturucu girdabına sürüklenmesinin engellenmesinde de bekçilerin önemli rol oynayacağını vurguladı.

"YENİ TAHKİMAT HEVESİ NEDEN?" 

HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, Ramazan Bayramı süresince polisler ve bekçilerin birçok yerde yurttaşlara sokağa çıkma yasağını gerekçe göstererek şiddet uyguladığını, İçişleri Bakanlığının bazı olaylarda fail polislerin açığa alındığı yönündeki açıklamalarının göstermelik olduğunu iddia etti.

Türkiye'de 256 bin polis, 190 bin jandarma ve 21 bin bekçi bulunduğunu ifade eden Oluç, "Toplamda 467 bine yakın İçişleri Bakanlığı ordusu var. Yeni tahkimat hevesi neden?" sorusunu yöneltti.

Oluç, kanun teklifinin masum bir bekçi yasa teklifi olmadığını savunarak, "Yardımcı kuvvetlere ihtiyaç duyulması, İçişleri Bakanlığı kapsamındaki emniyet güçlerinin kanunla tanımlı görevleri dışındaki amaçlarına da işaret ediyor. Elbette ki bu amaçlar iktidarın kendi siyasal ajandası üzerinden gerçekleştirilmek istenecektir." diye konuştu.

İktidarın, Suriye Milli Ordusu adı altında örgütlediği grupların bir kısmına Türkiye vatandaşlığı verdiğini, bu kişilerin bekçi yapılıp sokaklarda iktidarın muhafızları olarak kullanılacaklarına dair ciddi şüpheler bulunduğunu öne süren Oluç, "Bekçilik sisteminin kurumsallaşması ve yoğunlaşmasıyla birlikte toplum üzerindeki baskı artırılmak, iktidarın bekasını korumasının araçları oluşturulmak, Türkiye'de hukuk devleti daha fazla aşındırılmak, toplumsal taleplerin şiddetle bastırılması için zeminler yaratılmak istenmektedir." dedi.

 "28 BİN 266 BEKÇİNİN 70'İ KADIN" 

CHP Grubu adına bir konuşma yapan Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, bekçiler tarafından darp edilen vatandaşlar bulunduğunu savundu.

Kadın bekçi sayısının yetersiz olduğuna işaret eden Öztunç, "28 bin 266 bekçinin 70'i kadın. Akşam çevirdi, bekçi, hanımefendiyi arayacak üst araması yapacak, arayabilir mi? Olmaz. Kim arayacak kadın polis bulup getirecek?" değerlendirmesinde bulundu.

Öztunç, iktidarın seçim meydanlarında Emniyet teşkilatına 3600 ek gösterge sözü verdiğini belirterek, "Polislerin 3600'le ilgili sorunu ciddidir, bu sorunun çözülmesi gerekmektedir. Lütfen, 3600'le ilgili bizim verdiğimiz teklifleri kabul etmiyorsanız siz verin, bunu artık çözün." dedi.

Bekçilerle ciddi bir kolluk kuvveti oluşturulduğunu ifade eden Öztunç, "Şu anda 28 bin 266 bekçi var, her yıl ortalama 10 bin bekçi alınıyor, beş yıl sonra 70-80 bin belki de 100 bin olacak. Belki de 20 bin alınacak, bilemiyoruz. Bir çeşit kolluk kuvvetleri üzerinden rejim muhafızları oluşturulmak isteniyor. Rejim muhafızlarının yaşandığı ülkelerin hali ortada, rejim muhafızlarının neler yaptığı ortada. Bu uygulama yanlış." görüşünü savundu.

 "REJİMİN BEKÇİSİ MİLLETTİR" 

Şahsı adına söz alan AK Parti Antalya Milletvekili Kemal Çelik, Türkiye Cumhuriyeti'nde rejimin bekçisinin millet olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin dış güvenlikte ve terörle mücadelede önemli başarılara imza attığını vurgulayan Çelik, iç güvenliğin sağlanmasında bekçilerin önemli rol oynadığını anlattı.

Bazı milletvekillerinin bekçilere yönelik, "Rejimin polisi, AK Parti'nin bekçisi" şeklinde ifadeler kullanmasını eleştiren Çelik, "AK Parti döneminde özellikle 15 Temmuz'dan sonra Türkiye huzur ve güvene kavuşmuştur ama bundan huzursuz olanlar da vardır. Huzursuz olanlar da huzursuz olmaya devam edecek, biz de huzuru sağlamaya devam edeceğiz." diye konuştu.

Meclis Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç, teklifin tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından birleşime ara verdi. Komisyonun yerinde olmaması üzerine Bilgiç, birleşimi yarın saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı. AA

Sonraki Haber