Belgelerle Kubilay'ın şehit edilmesi

Genç Cumhuriyet’i kuranları ve bütün kamuoyunu dehşete düşüren olay, Derviş Mehmet ile birkaç yardakçısının, ellerinde yeşil bayrakla Menemen’i basmalarıyla başlar. Derviş Mehmet mehdi olduğunu iddia eder; “yetmiş bin kişilik halife ordusunun da yakında geleceği”ni bildirir, salladığı yeşil bayrakla halkı ayaklanmaya çağırır. Kubilay, karşılarına tek başına dikilir ve elebaşı Derviş Mehmet’in yakasına yapışır. Onu önce tüfekle vururlar; bu sırada göreve koşan Hasan ile Şevki adlı iki bekçi de şehit edilir. Derviş Mehmet, Kubilay’ın başını kesip bir sırığa takar, bununla da yetinmez kanını içer. Olay, Alay komutanlığından gelen makineli tüfek birliğinin ateşiyle bastırılır. Derviş Mehmet ve iki adamı (Sütçü Mehmet, Şamdan Mehmet) olay yerinde öldürülür. Olayın “birkaç meczubun işi” olmadığı; Cumhuriyet rejimine karşı girişilmiş planlı bir ayaklanma olduğu anlaşılır. Ayaklanmanın ucunun İstanbul’daki Nakşibendîlere dayandığı ortaya çıkarılır. 31 Aralık 1930’da Menemen, Manisa ve Balıkesir’de sıkıyönetim ilan edilir. (Sıkıyönetim Menemen’de 7 Mart 1931’de; Manisa ve Balıkesir’de 28 Şubat 1931’de kaldırılır.) 1 Ocak 1931’de Mustafa (Muğlalı) Paşa başkanlığında Divanı Harp kurulur. 15 Ocak 1931’de biten yargılama sonunda idama mahkûm edilen 36 sanıktan 28’inin kararı 3 Şubat’ta Kubilay’ın şehit edildiği yerde infaz edilir. 

Kaynak: Ajans Bizim