Balıkesir'de çiftçinin yüzü gülecek
Balıkesir'de çiftçinin memleketini terk ederek şehre göçmemesi için pek çok çalışma yürütülüyor. Üreticinin tarıma ve toprağa küstürüldüğünü ve kentlere göç ettiği öğrenilirken, kent yoksulluğunun da tehlikeli boyutlara ulaştığı biliniyor. Kentte, turizm ve tarım alanında kalkınma hamlesi başlatılmış durumda.
Balıkesir'de çiftçi memleketini terk ederek şehre göçmemesi için pek çok çalışma yürütülüyor. Üreticinin tarıma ve toprağa küstürüldüğünü ve kentlere göç ettiği öğrenilirken, kent yoksulluğunun da tehlikeli boyutlara ulaştığı biliniyor. 2017 yılında Ticari Bakanlığı'nın verilerine göre Balıkesir, İllerarası Sosyoekonomik Gelişmişlik Bakımından 15. sıradayken, 24'üncü sıraya geriledi. Aynı zamanda turizmde de Edremit, Kazdağları, Alaçam Dağları gibi önemli lokasyonları olan Balıkesir için bu alanların geliştirilmesi adına da çalışmalar sürdürülmekte.
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi de bu anlamda çalışmalar sürdürmek için Planlama ve Kalkınma Şirketi kurdu. Devlet Planlama Teşkilatı’nı örnek aldıklarını belirten Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, ulusal ve uluslararası üniversitelerden akademisyenlerin ve iş dünyası temsilcilerinin bir arada çalışacağını ifade ederken, “Yerelden planlı bir şekilde büyük bir kalkınma hamlesi başlatıyoruz” diye konuştu.
SAĞLIK TURİZMİ DE VAR
Akın, şöyle devam etti:
"Bizim etimiz Türkiye'nin en lezzetli eti. Kuzu deyince Balıkesir'den başka hiçbir yer düşünmeye bile gerek yok. Turizm şu anda diğer turizm yerlerinde sıcaklıklar almış başını gitmiş. İklim olarak en rahat. Sağlık olarak agro turizm yapabiliyoruz. Kazdağlarımız var. Bakın, Kazdağları var. Marmara adalarımız var. Kapıdağ Yarımadamız var. Bir de adalarımız var. Şimdi bunları ayrı ayrı planlıyoruz.”
ÜRETİCİ DESTEKLENMELİ
Üreticinin toprakla barışmaya ve üretime teşvik edilmeye ihtiyacı olduğunu vurgulayan Akın, “Balıkesir nüfusunun daha önce yüzde 45’i tarımdaydı şuan yüzde 33-34’e düştü. Nüfus gidiyor. Terk ediyor şehre geçiyor. Kentlere gidiyor. Kent yoksulları oluşuyor ve büyük bir tehlike bu. Bamya, fasulye nohut gibi ürünleri değerlendiriyoruz. Domatesle salça... Salça makineleri dağıttım köylere. En azından evde kalan salçaları şey yapsınlar diye. Yapsınlar diye. Bunu dağıttık. Örneğin bamyanın en büyük üreticisi Gömeç. Gömeç üreticisi 70 liraya bunu satamıyor. 90 liradan biz aldık. Dedim ki bunu ne yapabiliriz? Çalıştık. Cips yapalım dedik. Oturduk cips yaptık. Bunun tuzlusu var, acılısı var, şekerlisi var” dedi.
Kaynak: Haber Merkezi