Balık sezonu sorularla açıldı: Müsilaj, fiyatlar ve 'bir var, bir yok' sorunsalı!

Balık avı yasağı 1 Eylül itibarıyla balıkçıların "Vira Bismillah" diyerek denize açılmasıyla sona erdi. Balıkçılar, 4,5 ay sonra ilk ağlarını denizden çekerek kasalarını doldurdu. Yasak kalktı ancak en çok merak edilen konuların başında müsilaj felaketinin Marmara Denizi'deki balık avcılığına etkisinin ne olduğu gelmekte.

Haberglobal.com.tr olarak av yasağının kalkmasıyla birlikte balık tezgahlarındaki durumu yerinde inceledik. Tezgahlarda hamsinin kilosu 30-35 liradan satılırken, palamutun tanesi 25-30, istavritin kilosu 25-30, levrek ve çupranın tanesi ise 20-25 lira arasında satışa sunulmuş durumda. 

Müsilajın etkileriyle hakkında konuştuğumuz İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi, Balıkçılık Teknolojisi ve Yönetimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Firdes Saadet Karakulak, müsilajın deniz ekosistemi için bir felaket olduğunu ve bundan tüm canlıların etkilendiğini söyleyerek, "Felaketin etkilerini önümüzdeki balıkçılık sezonunda net olarak görebileceğiz" ifadelerini kullandı. 

"CEVAPLARI ZAMAN ALIR"

Bu konuda 9 ay sürecek bilimsel çalışmaların başladığını aktaran Karakulak, çalışmalarda, "Müsilaj oluşumunu ne etkiler? Hangi canlılar, nasıl olumsuz etkilendi? Rehabilitasyon için neler yapılması gerekiyor? Balık ve diğer su ürünlerinin gıda güvenliği açısından durumu ne?" gibi kritik soruların cevaplarını bulmanın zaman alacağını belirtiyor.  

Marmara'da 10 günlük bir araştırma yapan Karakulak, 10 ile 40 metre arasında müsilaj oluşumları olduğunu ve bu nedenle balıkların kıyıdan açık alanlara kaçtığını söylüyor. Karakulak, müsilaj sonrası Marmara'da "Yeni yavrular yumurtadan çıktıktan sonra beslenebildi mi? Hayatta kalma oranları ne oldu?" gibi soruların da hemen cevaplanamayacağını söylüyor.

"KARADENİZ'E KAÇTILAR"

İstanbul'daki balıkçılardan aldığı bilgiye göre balıkların İstanbul Boğazı'ndan Karadeniz'e kaçtığını aktaran Karakulak, "İzmarit gibi balıklar bile Boğaz'dan Karadeniz'e geçti" diyor. Prof. Karakulak ayrıca "Kış mevsimini normal yaşamazsak müsilajı tekarar yüzeyde göreceğiz" diyerek uyarıyor.

Aynı zamanda bütün balık türlerinin av miktarlarını incelediklerinde her yıl yaşanan dalgalanmanın üremeden kaynaklandığını söyleyen Karakulak "Üreme dönemlerine baktığınızda özellikle palamut, lüfer, hamsi, istavrit yaz aylarında üreme gerçekleştiriyor" dedi ve ekledi:

"Ama yaz aylarına baktığımızda son yıllarda iklim değişikliğinin etkisiyle aşırı seller oluyor. Su sıcaklıklarında ani değişimler söz konusu. Üreme periyodunda bu olumsuz şartlar balıkları etkiliyor." 

"BALIKÇILIK BASKI ÇOK"

"Balıkçılık baskısı çok" diyerek kaynaklarla orantılı bir balıkçılık yönetimi yapmadığımızı da vurgulayan Prof. Karakulak, avcılıkta kota sistemine geçmemiz gerektiğini söylüyor.

"UMUTLUYUZ"

Bu noktada balıkçılara dönüyoruz. Av sezonunun başlamasıyla birlikte tezgahını yeniden dolduran Beşiktaş Balık Pazarı esnafı Tahsin Sarıyaprak, yeni sezondan umutlu. Sarıyaprak, "Bu yıl bol balık olacağını düşünüyoruz" diyor.

Sarıyaprak, "Balıklar bol olursa hem bizim için hemde vatandaş için iyi. Her yerden balık geliyor bize. Şu an sular biraz sıcak. Sular soğumaya başlayınca balık artar diye düşünüyorum" diye ekliyor.

Balık fiyatları hakında da bilgi veren Sarıyaprak "Fiyatlar her gün değişir. Balık ne kadar bol olursa fiyatlar o kadar düşer. Şu an pek müsterimiz yok. Herkes okul telaşında" ifadelerini kullanıyor.

"FİYATLAR GELECEK BALIĞA BAĞLI"

Beşiktaş Balık Pazarı'ndaki bir başka balıçı Salim Cesur ise işlerin henüz hareketlenmediğini söylüyor ve hangi balığın bol olup olmayacağının 25 Eylül'den sonra belli olacağının altını çiziyor. Beşiktaş Çarşı'da balık lokantası işleten Mahsun Aktaş da şu an balık az geldiği için fiyatlar yüksek diyor. Müsilajın da etkisinin olacağını düşündüğünü belirten Aktaş, fiyatlarını belirlerken hangi balığın ne kadar yoğun olacağının fiyatları belirlediğini vurguluyor.

gokhan.kam@haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel